Ali Aktaş: “Aman ha… Aman Mavişim, karamsarlık yok… Her karanlığın bir aydınlığı, her zorluğun çıkacağı bir düzlük vardır, kuşkusuz… Haydi hoşçakal, gözlerinden öperim. Mavişim.”
Ali Aktaş 12 Eylül darbesinin ardından tutuklandı ve Adana 1 No’lu Sıkıyönetim mahkemesinin kararıyla, 23 Ocak 1983 gecesi Adana Cezaevi’nde idam edildi. Doğum gününde, idam edilen Ali Aktaş, idam sehpasına marş ve sloganlarla gitti.
12 Eylül faşist darbesinin ardından idam edilen sosyalist Ali Aktaş’ın ailesine yazdığı mektup ise, 12 Eylül den bugüne kadar saklandı. Doğum gününde idam edilen Aktaş’ın ailesine yazdığı veda mektubu, 25 yıl boyunca ailesine gönderilmedi. Yıllar sonra mektup İskenderun’da oturan Aktaş ailesine iletildi.
72 yaşındaki anne Ganime Aktaş, “Bu mektupla yüreğime bir yumruk saplanmış gibi oldu” derken gözyaşlarını engelleyemedi. Anne Aktaş, oğlu Ali Aktaş’ın yazdığı mektubun, infaz sonrası kendilerine verilmediğini, ama Adana 1 No’lu Sıkıyönetim Mahkemesi’nde görevli bir hâkimin, mektubun bir bölümünü, yaşamını yitiren eşi Abbas ve kendisine okuduğunu söyledi.
Uzun bir mektup kaleme alan Ali Aktaş mektubunun bir bölümünde inancını, "Ben yakalanabilirim ama halkımın mücadelesi hiçbir zaman ölmez öldürülemez. Halk bağrında nice tohumu, tohumları türetmiş ve türetecektir. Evet ben ölüme giderken hayata erken veda etmekte olmama yanmaktayım. Yoksa öleceğime değil. Her gün her zaman ölümden korkmadım. Korkmayacağım da."diyerek dile getiiriyordu.
Sevgisini, sevgi dolu yüreğini ise kağıda şöyle döküyordu: "Ben şuan yazdığım ve yazamadığım nice dost ve akranlarımın tümünü yüreğimde taşıyarak, bilincimde taşıyarak gidiyorum. Evet Ganime analar, Hatun analar, Hüsne nineler Zehra nineler Hamit amcalar. Abbas babalar, Nursel bacılar, Yusuf kardaşlar ve daha bilmem kimler kimler. Ben sizden gelmiş, ben bağrınızdan türemeş biri olarak sizleri düşünmeksizin nasıl giderim hiç mümkün mü? Evet sevgili analarım, babalarım. Ben gidiyorum. Giderken serefimle gidiyorum. Ama onlar sömürücüler sömürü soygun düzeninin sahipleri komprador patron ağa devletinin savucuları şerfsizlikleriyle her gün ölecekler."
Ali Aktaş, dünyada belkide doğum gününde idam edilen tek sosyalist olarak hafızalara kazındı.