ABD hapishanelerinde mahkumların başlattığı açlık grevleri ve kitlesel hapishane grevleri sürüyor. İşçi örgütleri ve ırkçılık karşıtı hareketlerin destekleriyle örgütlenen grevlere katılım giderek artıyor. 

24 eyalette 20 binin üzerinde mahpus, hapishane koşullarının iyileştirilmesi ve tutuklu ve hükümlülerin köle gibi çalıştırılmasına karşı greve çıktılar. Attica Hapishanesi direnişinin 45’inci yıl dönümünde başlayan grevler, 3. haftayı geride bırakmasına rağmen ana akım medya kuruluşlarında yer almadı. 

‘GREVLER İNKAR EDİLİYOR?’

AlterNet’ten Adam Johnson imzalı habere göre, 24 üzerinde eyalette binlerce tutuklunun başlattığı grev daha iyi koşullar ve sağlık hakkı talebi, sendikalaşma ve örgütlenme hakkı talepleriyle başladı. ‘ABD’de köleliğe son’ diyerek başlayan grev ise ABD medyasında yer almıyor. Johnson’a göre grev New York Times, Washington Post, NBC News, ABC News, MSNBC, Fox News, CNN, ve NPR gibi medya kuruluşlarında yer almadı. 

Johnson’a konuşan grev örgütleyicilerin birisi olan Tutuklu İşçiler Komitesi Sözcüsü Azzurra Crispino “Ben barış yanlısıyım. Şiddetsiz bir grev görmek istiyorum. Ana akım medyanın bakış açısına göre, hapishanelerde ne zaman bir mahkumun kanı aksa, gardiyanların çok kaba olduğu yönlü haberler oluyor. Ancak grevler inkar ediliyor” diyor. 

KAÇ MAHKUM GREVDE?

Motherjones’ten Kanyakrıt Vongkıatkajorn imzalı haberde şimdiye kadar 24 binden fazla mahkumun greve çıktığı belirtiliyor. Theintercept’den Alice Speri’ye göre ise 24 eyaletten 40 ila 50 hapishaneden mahpus greve katıldı. Şu an grevde olan muhtemelen en az 20 bin mahpus olduğu, bunun tarihteki en büyük hapishane grevi olduğunun ifade edildiği belirtildi.

Grevin örgütleyicileri ve dışarıdaki destekçileri, protestoların raporlarını onaylamak için çalıştıklarını söylüyorlar. Mahkumların ise telefon ve ziyaret erişimi yok. Bu yüzden rakamlara ulaşma konusunda sıkıntı çekiliyor. Yine Speri’ye göre, “Ülke çapındaki grevi, diğer cezaevlerindeki mahkumlar kaçak yoldan içeri sokulan cep telefonları ile sosyal medyadan takip ediyorlar. Bilgi karartması olmasına rağmen grevcileri desteklemek için onlarca ABD şehrinde ve birkaç yabancı ülkede küçük yürüyüşler ve gösteriler düzenlendiği de eklendi. Virginia, Ohio, California ve Güney Carolina’daki hapishane liderlerinin tek kişilik hücreye konduğuna dair haberler de bulunuyor. “  

ÇALIŞMA KOŞULLARI

Greve çıkan mahkumların kölelik koşullarında çalıştırıldıklarına dikkat çekiliyor. Vongkıatkajorn’a göre  “Eyalet ve federal cezaevlerinde birçok farklı türde iş yapmak mümkün. Mahkumlar, temizlik ve mutfak görevleri gibi zorunlu işlerde çalıştırılıyor. Bu isler için mahkumlara saat başı 12 ila 40 cent arasında bir ücret ödeniyor. Ancak Texas, Arkansas’ta mahkumlara ücret ödenmiyor.”  

Mahkumların daha iyi ücretler veya çalışma koşulları için düzeltilmesi için herhangi bir hak talebinde bulunma hakları yok. Mahkumlar ülkenin asgari ücret yasasından da yararlanamıyor. ABD’deki mahkemeler mahkumları genellikle ‘işçi’ statüsünde görmüyor. Sonuç olarak, mahkumların asgari ücret için açığı davalar başarısız oluyor. 

9 Eylül 1971 tarihinde, New York’taki Attica Cezaevinde direniş, siyasi haklar, daha iyi cezaevi koşulları ve mahkumların köleleştirilmesine karşı başlatılmıştı.

Ayrımcılığın, ırkçılığın, insanlık dışı muamelelere karşı çıkan mahkumlar cezaevi şartlarının iyileştirilmesi ve politik haklarının verilmesi için isyan etmiş, New York Valisi Nelson Rockefeller’’in emriyle operasyon başlatılmıştı. Operasyon sona erdiğinde ölenlerin sayısı, 10’u görevli, 33’ü tutuklu olmak üzere 43 olmuştu. (Evrensel)