Güncel

ACININ EN DERİNİ, ÖFKENİN EN BÜYÜĞÜ I BAYRAM BENİM NEYİME OĞUL!

Bir acının özeti: ‘Oğul, oğul artık kapımı çal. 59 bayram geçirdim sensiz. Bir ramazan ayı idi seni karakola götürürken. Herkes bayram ederken, sen kaybedildin oğul. Ben neyleyim bayramı’

30 Mart 2025 Saat: 17:33
ACININ EN DERİNİ, ÖFKENİN EN BÜYÜĞÜ I BAYRAM BENİM NEYİME OĞUL!
ACININ EN DERİNİ, ÖFKENİN EN BÜYÜĞÜ I BAYRAM BENİM NEYİME OĞUL!

TÜRKER DEMİRCİ


Cumartesi Anneleri’nin, herkesin ona seslendiği sekliyle Hanife Annesi, ‘bayram gelmiş neyime’ diyerek, gözaltında kaybedilen 19 yaşındaki oğlu Murat Yıldız için bugün bir mektup kaleme almış. Mektubu bana da gönderdi. Mektubun her satırı bir annenin acısını, hüznünü, öfkesini yüreklere işliyor. O gün bugündür ne gözyaşı dindi, ne boyun eğdi, ne kimseye yalvardı ne de alanları terketti. Dile kolay bir evlat peşinde 30 yıl. Galatasaray Meydanı Hanife annenin ONUR meydanı oldu.Adalet çığlıkları devam ediyor.

 Fotoğraf açıklaması yok.

 Hanife Yıldız'ın mektubu


Murat Yıldız’a ne oldu?

1 kişi ve yazı görseli olabilir

19 yaşındaki Murat Yıldız İzmir'de annesi ile birlikte yaşıyordu. İddiaya göre Bir kafede otururken silahla havaya ateş ederek olay yerinden uzaklaştığı için polis tarafından aranmaya başladı.

Annesi Hanife Yıldız'ı karakola götüren polisler 'Murat hemen gelip teslim olursa ifade vererek serbest kalacak' dedi. Bunun üzerine 23 Şubat 1995 tarihinde Murat Yıldız, avukatı, kuzeni ve annesi ile birlikte, İzmir Bornova Özkanlar Asayiş Şubesi'ne giderek Komiser Ramazan Kaya ile polis memuru Tahir Şerbetçi'ye teslim oldu.

Aradan üç gün geçtiği halde Murat eve dönmeyince anne Hanife Yıldız, Bornova Özkanlar Asayiş Şubesi’ne gitti ancak sorularına net yanıtlar alamadı. Çelişkili açıklamalar karşısında Hanife Yıldız ısrarını sürdürünce yetkililer, Murat’ın emniyette verdiği ifadesinde silahı İstanbul Kartal’da sakladığını söylediği için onu polisler Tahir Şerbetçi ve Şah İsmail Öztürk nezaretinde İstanbul’a gönderdiklerini, yolda Murat’ın feribottan denize atlayarak kaçtığını ve tüm aramalara rağmen bulunamadığını iddia ettiler.

Anne Hanife Yıldız’ın 'Oğlum kendi isteğiyle teslim oldu. Hapis cezasını bile gerektirmeyen bir suç isnadı karşısında neden kaçsın?' itirazı boşlukta kaldı. Murat’tan bir daha haber alınamadı. Hanife Yıldız, Bornova ve Gebze Cumhuriyet Başsavcılıklarına başvurdu. Gebze 2. Asliye Ceza Mahkemesi, beş yıl süren yargılama sonucunda Murat Yıldız'ın feribottan atladığını gören tanık olmamasına rağmen sanık polislerin beyanını esas aldı ve onlara yalnızca 'görevi ihmal'den günümüz parasıyla 1 lira 18 kuruş para cezası verdi.

İHD avukatı Gülseren Yoleri 2015 yılında Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak Murat Yıldız için yeniden soruşturma açılmasını talep etti. Açılan soruşturma iki yıl sonra takipsizlikle sonuçlandı. Takipsizlik kararına yapılan itiraz da reddedildi. Bunun üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapıldı. Kamu görevlilerinin sorumlulukları altında meydana gelen ölümler veya kaybetmelerde suça karışanların hesap vermelerini sağlamak devletin görevidir.

Murat Yıldız'ın gözaltında kaybedilmesi ile ilgili yürütülen adli süreç maddi gerçeği açığa çıkarmadı, faillerin cezalandırılmasını sağlamadı. Mahkemenin verdiği karar yaşam hakkını koruyan ulusal ve uluslararası hukukun ihlali suretiyle verildi. Bu yüzden Anayasa Mahkemesi dosyada devam eden ihlali ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yolunu açmalıdır.

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız