11'inci Büyükelçiler Konferansı'nda konuşan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, yargı sisteminde yaşanan değişimleri ve yenilikleri anlattı. Daha güçlü bir yargı sistemi inşa etmenin çabası içinde olduklarını belirten Bakan Gül, yargı sisteminin dürüstlük ve adalet gibi değerler üzerinde yükselmesi için sürekli çaba içinde olacaklarını söyledi.

'MECLİSİN İLK GÜNDEM MADDESİ OLACAK' 
Temel önceliklerinin yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı olduğunu belirten Bakan Gül, "Bizim vizyonumuz, güven veren ve geliştirilebilen adalet vizyonu. Güven veren adalet sistemi dediğimizde insanı merkeze alan adalet politikalarını anlıyoruz ve sistemin merkezine adaleti, hak ve hakkaniyet eksenini merkeze alıyoruz. Adaleti sağlama amacı önündeki bütün engelleri kaldırmak temel hedefimizdir. Kanun gerektiren, kararname gerektiren, uygulamaları masaya yatırdık. Kanun gerektiren konularla ilgili meclis Ekim ayında açıldığında ilk gündem maddesi Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin hayata geçmesi olacaktır. Bu konuda paketler halinde bir takım düzenlemeler elbette gündeme gelecektir, en büyük takipçisi olacağız" dedi.

'101 BİN VATANDAŞIMIZ 'LEKELENMEME HAKKI' İLE KORUNDU' 
Daha sonra FETÖ ile mücadeleye değinen Bakan Gül, "Bu davalarda bir anlamda kuru ile yaşın ayrılmasından rahatsız olanlar iftira mekanizması kullanıyordu. Hemen iftira mekanizması devreye giriyor ve o kişi lekeleniyordu. Lekelenmeme hakkı kapsamında bunu önlemek için bir düzenleme yaptık savcılık gelen şikayeti değerlendiriyor. Vatandaş lekelenmiyor, vatandaşın kapısına artık polis gitmiyor. Türkiye'de yaşayan herkes için savcılıkta bariyer sistemi getirdik. Bu çerçevede 101 bin vatandaşımız 'lekelenmeme hakkı' ile korunmuştur. Eğer bu kanun olmasaydı 101 bin vatandaşımız şüpheli olarak savcılıkta hakkında soruşturma başlatılmış olacaktı" dedi.

'TERÖRLE MÜCADELE İNSAN HAKLARI MÜCADELESİDİR' 
15 Temmuz hain darbe girişiminde Türkiye'nin bağımsızlığını, özgürlüğünü, ortadan kaldırmak isteyen hainlerin bugün bağımsız, tarafsız Türk yargısı önünde hesap verdiğini vurgulan Gül, şöyle konuştu: 
"Bu mücadeleyi verirken asla hukuktan, anayasadan, uluslararası hukuktan taviz vermedik.Türkiye terörle mücadeleyi etkin bir şekilde kullanırken bizi yalnız bırakanlar oldu. Kırmızı bülten ile arananların çıkarılması özellikle terör ile arananların çıkarılması kabul edebilmek mümkün değil. Yargımız bağımsız ve tarafsız olarak görevini yapmaktadır. Terörün çözümü ulusal sınırları aşan bir sorundur, terörle etkin mücadele ancak uluslararası planda etkin işbirliği ve etkin diplomasi gerektirmektedir. Kırmızı bültenle aranan terör örgütü mensuplarının INTERPOL aramalarından çıkarılması asla kabul edilemez. Terörü dini, dili, ırkıyla, milletiyle kategorize etmek kabul edilebilir değildir. Terör politik seçiciliğe kurban edilemeyecek kadar önemli bir konudur. Terörle mücadele insan hakları mücadelesidir, biz Ankara’nın güvenliğini Paris’in güvenliğinden ayırt etmiyoruz. Biz bunun ayrımını yapmıyoruz"

'BÜYÜK HAVALİMANLARINA MAHKEME KURACAĞIZ' 
Önümüzdeki süreçte büyük havalimanlarına adeta mahkeme kuracaklarını ifade eden Gül, "Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla vatandaşların hem konsolosluklarda hem de büyük havalimanlarında yargılama hizmetlerinin yapılmasını planlıyoruz. Vatandaşlarımız ya da yabancılar SEGBİS gibi çağdaş bir yöntemle ifade verebilecek bu da hem yargıya hem de Türkiye'ye güveni arttıracak" diye konuştu.