AİHM, 147 gündür açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ile Semih Özakça için yapılan acil tedbir talebine ret kararı verdi. AİHM, Gülmen ve Özakça’yı şimdilik hayati bir tehlikede görmediğine hükmetti. Avrupa İnsan Hakları Mahkem
AİHM, 147 gündür açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ile Semih Özakça için yapılan acil tedbir talebine ret kararı verdi. AİHM, Gülmen ve Özakça’yı şimdilik hayati bir tehlikede görmediğine hükmetti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM), açlık grevlerinin 147’nci gününde olan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça için yapılan acil tedbir talebine ret kararı verdi. AİHM verdiği kararda, devletin Gülmen ve Özakça’ya gayet iyi baktığını, dosya içerisindeki 24 uzman hekimin raporuna rağmen, şimdilik hayati bir tehlikede görmediğine hükmetti.
AİHM kararına gerekçe olarak, Gülmen ve Özakça'nın muayenelerinin ardından yazılan 28 Temmuz tarihli Numune Hastanesi raporu gösterildi. Söz konusu raporda, şu an açlık grevinin 147'inci gününde olan tutuklu eğitimcilerin, "28 Temmuz'da cezaevi hastanesine nakledildikleri" ve bu hastanenin diğer hastanelerle "benzer" koşullara sahip olduğu belirtiliyordu. Raporda ayrıca, Gülmen ve Özakça'nın hayati tehlikesinin bulunduğu da bildirilmişti.
'GERÇEK VE ACİL RİSK OLUŞTURMUYOR'
Mahkeme, Numune Hastanesi'nin raporunu dayanarak göstererek, Gülmen ve Özakça'nın Sincan Cezaevi Kampüsü Devlet Hastanesi'nde tutulmalarının, "yaşamlarına ya da organlarına telafi edilemez zararlar verecek gerçek ve acil bir risk oluşturmadığına" karar verdi.
İki eğitimcinin 29 Haziran'da yaptıkları acil talepli serbest bırakılma başvurusunu bu nedenle reddeden AİHM, Türk hükümetinden Gülmen ve Özakça'ya gerekli tüm desteğin sağlanmasını ve istedikleri doktorlar tarafından muayene edilmelerine olanak tanınmasını talep etti.
AİHM, iki eğitimcinin, açlık grevlerine son vermeleri için yaptığı çağrıyı da yineledi.
‘UTANÇ VERİCİDİR’
AİHM'in verdiği karara, Nuriye Gülmen ile Semih Özakça'nın avukatı Ebru Timtik, tepki gösterdi. Timtik, şunları söyledi: "AİHM'in, bugün verdiği kararla, devletin Nuriye ve Semih’e gayet iyi baktığını, dosya içerisindeki 24 uzman hekimin raporuna rağmen, şimdilik hayati bir tehlike de görmediğine karar verdi. Mahkemenin bu kararı, temsil ettiği varsayılan ‘Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ (AİHS) değerleri açısından utanç vericidir. Gülmen ve Özakça tedbir kararı, eğer bir gün bu çürümüşlükten kendisini kurtarabilirse, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) tarihinde utançla ve payandası olduğu şeyle birlikte anılacaktır. Yahut bir mahkeme olarak tarihin çöplüğüne gidişini tescil edecektir." (Kaynak: Evrensel)