Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, kayyum rektör Melih Bulu'nun yerine getirilen Naci İnci'nin, Can Candan'ın görevine son vermesini protesto etti.
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, kayyum rektör Melih Bulu'nun yerine getirilen yardımcısı Naci İnci'nin, Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Görevlisi Can Candan'ı görevden uzaklaştırmasına tepki gösterdi. Üniversitenin Güney Kampüsü Meydanı'nda açıklama yapan akademisyenler, üniversite ve bileşenlerine danışılmadan rektör atanmasının akademik özgürlük ve özerkliğe müdahale olduğunu vurguladı.
İLK İCRAAT GÖREVDEN ALMA
Kayyum rektör Melih Bulu'nun görevden alınmasının ardından yerine getirilen Naci İnci'nin ilk icraatının Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü'nde 14 yıldır ders veren öğretim görevlisi Can Candan'ı akademik usule uymayan bir tavır ve hukuksal olarak sorunlu bir şekilde asılsız gerekçeler görevden alındığını hatırlatan akademisyenler, "Aynı gün Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne aday olduğunu açıklayan İnci, bundan önce de sekiz yıldır Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü'nde ders veren öğretim görevlisi Feyzi Erçin'in yaz ve güz dönemlerinde vereceği dersleri onaylamamış ve sonrasında Erçin'in üniversitemizde ders vermesinin uygun olmadığını ifade ederek işine son vermişti. Üniversitemizde ders verecek akademisyenler, ilgili bölüm ve fakültelerin detaylı inceleme ve değerlendirmeleri neticesinde belirlenir. Akademisyenlerimizin bu şekilde görevden alınması, ne hukukla ne de üniversite senatomuzun 2012 yılında belirlediği ilkeler ile bağdaşmaktadır" dedi.
'TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ'
Görevden almanın demokratik üniversitenin ruhuna aykırı olduğu ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Tek amaçları üniversitemizin kurumsal özerkliğini ve bilimsel özgürlüğünü korumak olan, bunu yaparken meşruiyet zemini dışına çıkmayan ve anayasal haklarını kullanan Can Candan ve Feyzi Erçin hocalarımız hakkında verilen kararların; liyakati, demokratik katılımı ve rızaya dayanan esasları hiçe sayan bir yönetim anlayışının tezahürü olduğunu düşünüyor ve demokratik üniversite ruhuna aykırı olan bu yönetim anlayışının kurumsal yıkımı derinleştireceğine inanıyoruz. Üniversite senatomuzun 2012 ilkelerinden vazgeçmeyen Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri olarak, bu haksız uygulamaları kabul etmiyor, hocalarımızın yanında olduğumuzu ve sürecin yasal takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz."