Gözaltına alınan akademisyenlere KESK, DİSK, TTB ve TMMOB’dan destek geldi. Sınıf mücadelesinin bilim ile sokağın buluşmasıyla yapılması gerektiğini belirten DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, “Siyasal iktidarın hedef aldığı akademisyenler işçi sınıfının en önemli yoldaşlarıdır” dedi

 “Barış için akademisyenler inisiyatifi”nin bildirisine imza attıktan sonra gözaltına alınan Kocaeli Üniversitesi hocalarına destek devam ediyor. KESK, DİSK, TTB ve TMMOB bileşenleri önce Kocaeli Üniversitesi’ne giderek bir basın açıklaması yaptı. Aynı bileşenler daha sonra da Mimarlar Odası Taş Bina’da bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında KESK Genel Başkanı Lami Özgen, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı ve TTB İkinci Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel konuştu. Basın açıklamasına çok sayıda dernek, STK temsilcisi ve üniversiteli hocalar da katıldı.

İŞ VE CAN GÜVENLİĞİ

İlk olarak konuşan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, akademisyenlerin barış bildirisine katıldıklarını belirterek, “Akademisyenlere karşı bir linç kampanyası başlatılmış durumda. Bununla da kalmadı, iş güvenlikleri ve can güvenlikleri de tehlikededir. Biz KESK alarak sadece bildiriyi desteklemiyoruz, pratik olarak savaş politikalarının da karşısındayız. Siyasal iktidar kendi hayal ettiği savaş politikalarını acımasız bir şekilde uygulamaya başladı. İşte barışta ısrar eden akademisyen arkadaşlarımız gibi insanlar susturulmaya çalışılıyor. Biz de sembolik olarak o arkadaşlarımızı ziyarete geldik. Yanlarında olduğumuz bir kez daha anlattık” dedi. Çatışmaların yaşandığı bölgelerde de incelemeler yaptıklarını belirten Özgen, “Savaş vahşettir. Sivil yurttaşları öldürülüyor. Biz emekçiler bu zulüm karşısında sessiz kalmadık, bundan sonra da sessiz kalmayacağız” diye konuştu.

BİLİM VE SOKAK

Sonrasında konuşan DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu ise “Siyasal iktidarın hedef aldığı akademisyenler biz işçi sınıfının en öneli yoldaşlarıdır. Onlar işçi sınıfının yolunu aydınlatan insanlardır. Sınıf mücadelesi bilim ile sokağın buluşmasıyla olan bir mücadeledir. Bu anlamda bizim sesimiz olan akademisyenler çok önemlidir. Siyasal iktidar sürekli olarak kendisini dayatıyor. 7 Haziran’dan bu güne baskıyla, kanla kendisini kabul ettirmeye çalışıyor. Doğruyu söyleyen herkesi hapse tıkıyor. Baskıya, kana, siyasal iktidarın savaş politikalarına karşı barışa omuz vermeye devam edeceğiz. Omuz omuza mücadele edeceğiz. Bu ülkede barışı savunan herkesin sesi olacağız” dedi.

CİDDİ BASKILAR

Sonrasında konuşan TTB İkinci Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel, “11 Ocak’ta o bildiriye imza atan akademisyenler çatışma ortamına karşı barışı savunan insanlardır. Bu insanlar imzalarının hemen arkasından çok ciddi bir baskıya maruz kaldılar. Soruşturmalar ardı ardına geldi. Bizler de baskılara karşı dayanışma duygusuyla hareket ediyoruz. Barışta ısrarcıyız. Biz TTB olarak akademisyenlerin yanlarındayız. Akademisyenler bilimsel çalışma yapar, bilimsel çalışma ise ifade özgürlüğünün olduğu yerlerde yapılabilir. Akademik özgürlük gerektirir. Emir ve dayatmalarla insanların susturulduğu yerlerde bilimsel çalışma olmaz. Baskılara karşı duracağız, TTB olarak barış isteyenlerin yanındayız” diye konuştu.