İHD İzmir Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon, "Devletin kaybettiği insanlarımızın akıbetleri açıklansın ve failleri yargılansın" dedi.
İZMİR
Alaçatı'da gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Metin Andaç, Neslihan Uslu, Hasan Aydoğan ve Mehmet Ali Mandal'ın akıbetini soran İHD İzmir Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon, "Devletin kaybettiği insanlarımızın akıbetleri açıklansın ve failleri yargılansın" dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon, bu hafta 31 Mart 1998 yılında İzmir'in Alaçatı ilçesinde gözaltına alındıktan sonra akıbetleri açıklanmayan Metin Andaç, Neslihan Uslu, Hasan Aydoğan ve Mehmet Ali Mandal için açıklama yaptı.
Covid-19 salgınından dolayı online düzenlenen açıklamanın metnini İHD İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Caner Canlı, okudu. Dönemin İçişleri Bakanı Murat Başeskioğlu'nun "Adı geçen şahısların örgüt üyesi olmaktan dolayı arananlar listesinde olduğu anlaşılmıştır" demekle yetindiğini hatırlatan Canlı, "Olayın üzerinden bir yıl kadar sonra kendisini JİTEM'e bağlı 03 Tim Görevlisi olarak tanıtan Turan Ünsal'ın basına itirafları yansıdı. İtiraflara göre; Neslihan Uslu ve arkadaşları önce Foça'da askeri alan içerisinde olan kontrgerillaya ait bir binada işkenceyle sorgulandı. Sonra İzmir'in Hatay Üçkuyular semtinde yine kontrgerillaya ait bir binada tutuldular. Sonrasında; Neslihan ve arkadaşları işkenceden çıkmış, kolları ve bacakları kırık, ilaçla uyuşturulmuş bir halde balıkçı teknesine bindirildiler ve tekne İzmir Seferihisar açıklarında bomba ile infilak ettirilerek batırıldı" dedi.
Olayın detaylarını anlatan Ünsal'ın, işkenceye katılanların eşkal bilgilerini ve isimlerini de verdiğini dile getiren Canlı, "Bu iddialar hakkında etkin bir soruşturma yürütülmedi. Neslihan Uslu, Metin Andaç, Mehmet Ali Mandal ve Hasan Aydoğan'ın akıbetleri karanlıkta bırakıldı. Ailelerin, 'kaybolan yakınlarımızla ilgili tüm başvurularımızı sonuçsuz bıraktınız, hiç olmazsa onların ölü veya diri olduklarını söyleyin. Öldülerse bize cenazelerimizi verin' talebi de bugüne kadar karşılıksız bırakıldı" diye belirtti.
"Bir kere daha; görmek istemeyen gözlere, duymak istemeyen kulaklara sesleniyoruz" diyen Canlı, "Devletin kaybettiği insanlarımızın akıbetleri açıklansın ve failleri yargılansın" diye seslendi.