Güncel

Ankara'da mültecilere yoğun hak ihlali I Hapishanelerde hak ihlalleri

2021 yılında Ankara'da yapılan hak ihlalleri raporunu kamuoyuyla paylaşan İHD Ankara Şubesi, mültecilere yönelik yoğun hak ihlallerinin sürdüğünü vurguladı.

18 Ocak 2022 Saat: 10:02
Ankarada mültecilere yoğun hak ihlali I Hapishanelerde hak ihlalleri
Ankara'da mültecilere yoğun hak ihlali I Hapishanelerde hak ihlalleri

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, 2021 yılı Ocak-Aralık ayları arası derneğe yapılan başvurulardan Ankara'da yaşanan hak ihlallerini raporlaştırdı.

Ankara'nın kadın hakları ihlalleri raporunun Türkiye'nin geneli ile uyum içinde
ve oldukça fazla olduğu belirtilen raporda, İstanbul Sözleşmesi'ne duyulan ihtiyacı bir kez daha görüldüğü sayısız vaka yaşanan Ankara'da kadınların uğradığı hak ihlalleri şöyle aktarıldı:
???? "İstanbul Sözleşmesi'nin feshedildiği yıl olarak anılacak olan 2021 yılı içerisinde; İstanbul Sözleşmesi'ni savundukları için 33 kadının yargılandığı dava Ankara 28. Asliye Ceza'da devam ediyor.
???? Azra Gülendam Haytaoğlu ve Emine Gökkız'ın öldürülmelerine karşı Ankara'da yapılan eylemde 15 kadın sürüklenerek gözaltına alındı.
???? Reyhan Korkmaz, evli olduğu Zeynel Korkmaz tarafından Ankara'da 4 çocuğunun gözü önünde bıçaklayarak öldürdü.
???? Altındağ'da Tuğçe Ünsal, evinde başından vurulmuş şekilde bulundu.
???? Mamak'ta bir kadın, evli olduğu erkek tarafından sokak ortasında dakikalarca dövüldü, mahalle sakinlerinin müdahalesine karşın şiddet devam etti. 5 yaşındaki çocukları olaya ağlayarak tanık oldu, kadın şikâyetçi olmadığı için son durumu bilinmiyor.
???? Dr. Zeynep Erdoğan'ı öldüren ve 14 yaşındaki çocuğunu ve Zeynep'i bağlayarak uzun süre işkence eden, Zeynep'in kızının beyin kanaması geçirmesine sebep olan Mehmet Erdoğan, mahkemede 'Bana yakışıklı olmadığımı söyledi' diyerek kendisini savunma cüretini gösterdi.
???? Aleyna Çakır'ın baş şüphelisi olduğu halde sadece 'uyuşturucu kullanımı özendirme' suçundan tutuklu olan Ümitcan Uygun, Temmuz ayında salıverildi.
???? Niğde-Ankara otoyolunda, Gölbaşı civarında bir kadın arabadan indirilerek dakikalarca dövüldü, olay yoldan geçenler tarafından videoya alındı, ancak 'korna çalmak' dışında müdahale eden olmadı.
???? Ayşe Atasayar'ı öldüren Murat Akar'ın yargılandığı davada, yıllardır gitgide azaltılan ceza bu yıl itibariyle tahliye ile sonuçlandı, Murat Akar tahliyesinin ardından firar etti. Halen sokaklarda, aramızda dolaşıyor.
???? Yenimahalle'de Meryem Layıker, boşandığı erkek Ömer D. Tarafından öldürüldü.
???? Kazan'da Himmet A. adlı erkek evli olduğu kadını 2 çocuğunun önünde tabanca ile yaraladı. Eril yargı sistemimiz, elindeki raporlarla uğradığı fiziksel ve cinsel şiddeti belgeleyip şikâyetçi olan kadını değil, 'beni silahla tehdit etti' beyanında bulunan Himmet A.'yı dikkate aldı, kadına uzaklaştırma kararı verdi ve şiddete maruz bırakılan kadın, çocuklarına bakıcılık ettiği avukatının evine taşınmak zorunda kaldı. Şiddete maruz bırakılan kadın, boşanma davası sürerken tehditlerine devam eden Hikmet A. hakkında her ay 2 kez uzaklaştırma kararı çıkartmış olmasına rağmen boşanma davası sonuçlandırılmadı ve bu süreçte koruyabilecek başka hiçbir önlem alınmadı.
???? Bir kadın, hakkında uzaklaştırma kararı çıkarttırdığı eski sevgilisi tarafından, bindiği taksinin önü kesilerek taksicinin önünde dakikalarca şiddete maruz bırakıldı. Şiddet faili erkek, kadını evine bırakarak kaçtı. Başka bir taksi ile hastaneye giden kadın, parmaklarında sayısız kırık ve yüzü dahil tüm vücudunda darp izleri ile işlemeyen uzaklaştırma kararından başka bir koruması olmadan yaşamaya devam etmeye çalışıyor.
???? Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nde davası süren Aysel Tuğluk, yaşadığı sağlık sorunlarına ve demans teşhisine rağmen tek kişilik hücrede tutuluyor ve tahliye edilmiyor. Ve Aysel Tuğluk sağlığa erişim hakkı engellenen yüzlerce hasta mahpustan sadece biri.
???? Nadira Kadirova'nın baş şüphelisi Şirin Ünal, Ak Parti milletvekili olarak Ankara'da, TBMM'de yer almaya devam ediyor."
 

LGBTİ+'LARA YÖNELİK HAK İHLALLERİ
LGBTİ+'lara yönelik her alanda yaşanan ihlallerin Ankara'da da yoğun şekilde devam ettiği kaydedilen raporda, 2006 yılında trans kadınlara yönelik gerçekleşen ve Esat-Eryaman davası olarak bilenen davanın erteleme furyasıyla devam ettiği söylendi.

Ankara Onur Yürüyüşü'nü gerçekleştirmek için Seğmenler Parkı'nda buluşmak için yapılan çağrı sonrası, saatler önce parkın ablukaya alındığı hatırlatıldı. Raporda, yaşanan polis saldırısında cinsiyetçi ve fobik söylemlerle uygulanan işkenceye dikkat çekildi. Şiddete tanık olan ve engellemek isteyen iki kişinin de işkenceye maruz kaldığı belirtilen raporda, "Gözaltına alınan 20 kişi otobüste ters kelepçeli olarak 3 saat boyunca bekletildikten sonra serbest bırakıldı" denildi. 

Raporda, "Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde 10 Mayıs 2019 yılında dokuzuncusu düzenlenen Onur Yürüyüşü'ne polis plastik mermi ve biber gazı kullanarak saldırdı; 1 akademisyen ve 18 öğrenci gözaltına alındı. Gözaltına alınan öğrencilerin KYK bursları ve kredileri kesildi. Olay sonrası Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dava açıldı. 8 Ekim 2021 tarihinde görülen davada 19 kişi beraat etti. LGBTİ+'lar toplumsal eylemlerde polis ile karşı karşıya gelirken toplumsal alanlarda da LGBTİ+fobik kişiler ile karşı karşıya geliyor. 2021 yılı boyunca en az 16 kişi LGBTİ+ olduğu için işinden atıldı, mobbinge maruz bırakıldı, eğlence alanlarından atıldı. Birçok mekan LGBTİ+'ları dışlayan tutumlar sergiledi" ifadeleri yer aldı. 

GENÇLERE YÖNELİK HAK İHLALLERİ
Zamlar, artan pahalılık, politik baskı ve bunların ortaya çıkardığı geleceksizlik ile mücadele etmek zorunda kalan gençlik, anayasal ve toplumsal haklarını kullanmalarına karşın birçok hak ihlali ile karşı karşıya bırakıldığı belirtilen raporda, Boğaziçi Üniversitesine kayyum atamalarına yönelik protestoların Ankara'da da sürdüğü 30 kişinin bu eylemlerde işkenceyle gözaltına alındığı dile getirildi.

Yıl içerisinde öğrencilerin örgütlenme ve eylem hakları çerçevesinde de birçok ciddi hak ihlalinin meydana geldiği açıklanan raporda, "Ankara Emniyeti 40'ı aşkın öğrencinin ailesini arayarak katıldıkları eylemleri kriminalize etmeye çalıştı. Yine eylemlilikleri sebebiyle 1 Emek Gençliği üyesi, 2 TİP üyesi, 2 Öğrenci Kolektifleri üyesi, 1 HDP Gençlik Meclisi üyesi olmak üzere toplam 6 öğrenci devletin kolluk güçleri tarafından kaçırılarak ajanlık teklif edildi. Öğrencilerin örgütlenme hakkına dönük saldırılar devam ediyor. Yine öğrencileri eylem ve örgütlenmeden uzaklaştırmanın bir diğer mekanizması olarak KYK burs ve kredilerin kesilmesi yıl boyunca devam etti. Boğaziçi eylemlerine katılan, Ankara Onur Yürüyüşü'ne katılan ve buna benzer birçok eyleme katılan 20'den fazla öğrencinin KYK burs ve kredileri kesildi" denildi.

Barınma hakkı için yapılan eylemlere yönelik saldırılar sonrası öğrencilerin takip edildiği, ajanlık dayatmasına maruz kaldığı hatırlatıldı. 

"Yıl boyunca üniversitelerde çeşitli faaliyetlerde bulunan öğrenciler üniversite yönetimi tarafından disiplin soruşturması ile karşı karşıya bırakıldı" denilen raporda, şu ifadeler yer aldı: "Başlıca örnekler bunlarken onlarca başka öğrenci Ankara'da ve okullarında gerçekleştirdikleri eylem ve faaliyetlerinden soruşturmaya maruz bırakıldılar. 20 Temmuz 2015 tarihinde Suruç'ta yaşamını kaybeden 33 kişi için her sene gençlik örgütleri tarafından anma için gerçekleştirilen her faaliyet her sene engelleme ile karşılaşıyor. 4 Temmuz 2021'de Suruç anmasına çağrı yapmak için Dikmen Ahmed Arif Parkı'nda bildiri dağıtan gençler polis saldırısı ile karşı karşıya kaldı. Dağılmaya başladıkları sırada bir polisin biber gazı sıkması üzerine halk ve gençler tepki gösterdi. Bir polis çocuk parkında 10 el ateş etti. Birçok genç darp edildi. Ankara il yöneticimizin de aralarında olduğu 4 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan gençler Dikmen Şehit Ahmet Yetiş Karakolu'na götürüldü. Burada gençler fiziksel ve sözlü şiddete maruz kalırken avukatlar karakola alınmadı. Darp raporu almaya giden ve hastanedeki arkadaşlarını görmek için hastaneye giden 5 kişi de hastane önünden gözaltına alındı. Gözaltına alınan 4 genç daha sonra Ankara Emniyeti'ne götürüldüler. Saatlerce ters kelepçeli bekletilen gençler burada fiziksel şiddete maruz kalmıştır. Mevcutlu tutulan 9 kişinin ifadesi sabah alındıktan sonra mahkemeye çıkarıldılar. 9 kişiden 3 kişiye il sınırından çıkış yasağı verilirken geri kalanlara adli kontrol verildi. 20 Temmuz'da Kızılay'da Suruç anması için bir araya gelen gençler polisin müdahalesi ile karşılaştı. Eylemde 21 kişi gözaltına alındı. Gözaltı sırasında 1 kişinin kafasına telsiz ile vurulmuş ve 10 dikiş atılmıştır. Anmaya katılan birçok genç çeşitli şekillerde fiziksel şiddete maruz bırakılarak yaralandı."

MÜLTECİLERE YÖNELİK HAK İHLALİ 
Birçok mülteci çocuğun okullarında ayrımcılığa maruz bırakıldığının altı çizilen raporda,  Türkiyeli ailelerin dahi karşılamakta zorlandığı yardım adı altında toplanan paraları ödeyemedikleri için çocukların dışlandığı kaydedildi.

"Çalışma izni çıkarılması tamamen işveren inisiyatifine bırakılmış olduğu için birçok yetişkin mülteci ya çalışamamakta ya da yakalandıklarında sınır dışı edileceklerini bilerek ve açlıktan ölmemek için bu riski kabul ederek çalışmak zorunda kalmaktadır. Ankara'da yaşayan 3 göçmen kadının 'Dünyaya sığamadık' ifadesi durumlarının özeti niteliğinde" denilen raporda, mültecilere yönelik hak ihlali şöyle aktarıldı: "Ankara'da 6-7 Ekim'i aratmayan Altındağ saldırısıyla 2021 yılının en büyük hak ihlali yaşandı. Ankara'nın Altındağ ilçesinde mahallede toplanan yüzlerce kişi Suriyelilerin ev ve iş yerlerini taşladı. Bölgede yoksulluk sebebiyle yoğun şekilde yaşamakta olan mülteciler bir gecede evlerini, yaşam alanlarını yeniden terk etmek zorunda bırakıldı, onlarca mülteci yaralandı, sayısı tam olarak bilinmeyen çok sayıda mülteci ise başka illere 'sürgün' edilerek, sürmekte olan eğitim ve sağlık hakları ellerinden alındı.

10-11 Ağustos tarihlerinde gerçekleşen bu pogromun hemen ardından, Eylül ayının başında, İçişleri Bakanlığı bünyesindeki İl Göç İdaresi tarafından Altındağ bölgesindeki evler  'uyuşturucu ticaretine yataklık eden metruk binalar' oldukları gerekçesiyle yıkıldı. Bölgede hiçbir mültecinin kaydının olmasına izin verilmedi, önceden kaydı bölgede olan mültecilerin başka bir yere taşınmaları ve ikametlerinin değiştirilmesi konusunda baskı yapılarak bu süreçte zaten çok kısıtlı olan sosyal yardımlara ulaşmaları engellendi. 11 yaşındaki Suriyeli mülteci Muhammed Hattabi, Ankara'nın Altındağ ilçesinde, 28 Ekim'de kayboldu ve 30 Ekim tarihinde boş bir gecekonduda öldürülmüş olarak ailesi tarafından bulundu. Mültecilere yönelik başta ayrımcılık olmak üzere yoğun hak ihlalleri devam ediyor."

ÇOCUK HAK İHLALLERİ
Ankara'da yaşanan çocuk hak ihlalleri şöyle aktarıldı: "Ocak ayında Altındağ'da, 10 yaşındaki bir çocuk 35 yaşında bir erkeğin saldırısı ile ağır yaralandı. Misafirliğe gittiği evde tanıştığı 16 yaşındaki kız çocuğunu kandırarak evden kaçıran yetişkin Berkant Şimşek, kızın polislerden yardım istemesi üzerine yakalandı ama tutuksuz yargılanıyor. Ağustos ayında 15 yaşında bir kız çocuğu iki yetişkin tarafından darp edildi, olay videoya alındı, videonun yayılması üzerine şahıslar tutuklandı. Eylül ayında 12 ve 13 yaşlarındaki 2 çocuğa şiddet uygulayan ve cinsel istismarda bulunan Mustafa Saydam ve Dilek Ece Aydemir tutuklandı. Aralık ayında Aile Sağlığı Merkezinden çıkar çıkmaz, engelli çocuğunu tekmeleyen babanın görüntüleri, ASM'nin kameralarında tespit edildi.

Keçiören Şehit Ahmet Kabukçu İlkokulu 1. sınıf öğrencisi 7 yaşındaki Mert Yağız Köksal'ın, 10 Aralık 2019'da okul kantininden aldığı şırınga şeklinde çikolatanın kapağının nefes borusuna kaçması sonucu yaşamını yitirdiği dava halen devam ediyor. İHD Ankara Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu olarak, davaya suçtan zarar gören çocuk adına müdahil olma talebimiz reddedildi. Davayı takip etmeye devam ediyoruz.

Bunların yanı sıra, halen çok sayıda çocuğun cezaevlerinde büyümek zorunda bırakıldığı bir ülkedeyiz. Sincan Cezaevi'nde tutulan bir çocuk, cinsel ve fiziksel istismara maruz bırakıldıktan sonra evine gönderildi. Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) heyetinin ziyaretinin ardından yazılan raporda, istismarın, 'tutulanların bahsettiği düzeyde bir cinsel istismar olmadığı' ifade edildi. Bu 'düzey belirleme' girişiminin kendisi, Türkiye'de çocuk haklarına, çocuğa yönelik şiddete ve istismara bakışı kendi başına ortaya koyuyor. Çocuk haklarından bahsederken, 2021 yılının yalnızca ilk 6 ayında en az 6 çocuk işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğinden bahsetmeyi önemli buluyoruz.

Bütün bu hak ihlallerinin yanı sıra ihmal yüzünden de 6 çocuk yaşamını yitirdi. 2 yaşındaki bir çocuk balkondan düşme sonucunda, 7 yaşında bir çocuk minibüsün çarpması sonucunda, 2 yaşında bir çocuk yaşadığı binada meydana gelen bir patlama sonucunda, 4 yaşında bir çocuk besi çiftliğinin 4 metre derinliğindeki yem haznesine düşerek, 9 yaşında bir çocuk serinlemek için girdiği Ankara Çayı'nda boğularak yaşamını yitirdi."

Rapor şu verilerle devam etti: 
İÇ ANADOLU BÖLGE HAPİSHANELERİ HAK İHLALLERİ

"2021 yılı içinde şubemize İç Anadolu Bölge kapsamında olan 32 hapishaneden toplam 314 başvurucu tarafından hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine dair başvuru yapıldı. Yapılan bu başvurular doğrultusunda sorunların giderilmesi ve hak ihlallerinin sonlandırılması için ilgili resmi kurumlara yazılar yazıldı. Türkiye hapishanelerinde yaşanan hak ihlallerinin sonlandırılması, ağırlaşan infaz koşullarının düzeltilmesi ve İmralı Hapishanesi'nde uzun zamandır sürdürülen ağır tecrit ve izolasyona son verilerek aileler ve avukatları ile görüşmelerin sağlanması talepli olarak, mahpuslar tarafından 27 Kasım 2020 tarihinde başlatılan süresiz- dönüşümlü açlık grevi 12 Eylül 2021 tarihinde, 290. Gününde sonlandırıldı. İç Anadolu Bölge Hapishanelerinde 2021 yılında 9 mahpus yaşamını yitirdi.
???? Ercan Dağhan: Sincan Kapalı Hapishanesi, 05 Kasım 2020'de kanser hastalığı nedeniyle tahliye edildi, 4 Ocak 2021'de tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.
???? Hayrettin Yılmaz: Afyonkarahisar 1 Nolu Tipi Kapalı Hapishanesi, şartlı tahliyeden yararlanması gerekirken tahliye edilmedi ve 14 Mart 2021'de ağır hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirdi.
???? İsmi Bilinmiyor: Çorum L Tipi Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 24 Nisan 2021'de intihar sonucu hayatını kaybettiği iddia edildi.
???? Ali Orhan: Afyon Bolvadin Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 05 Mayıs 2021'de Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi.
???? Suat Berkay: Eskişehir T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 07 Mayıs 2021'de Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi.
????  Mustafa Okşen: Konya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 18 Ağustos 2021'de kalp krizi nedeniyle yaşamını yitirdi.
???? Mehmet Ali Çelebi: Sincan Ceza İnfaz Kurumu, 4 Eylül 2021'de tahliye edildikten 10 gün sonra yoğun bakımda tutulduğu hapishanede yaşamını yitirdi. 4. Evre kanser hastasıydı.
???? Kenan Özcan: Afyon/Bolvadin Ceza İnfaz Kurumu; 20 Ağustos 2021'de vefat etmiş. Vefatından 4 gün önce hastaneye kaldırılmış ancak nedeni açıklanmamış.
???? M.B.: Gültepe Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 28 Eylül 2021'de Covid-19 intihar sonucu hayatını kaybettiği iddia edildi."

SAĞLIK HAKKI İHLALLERİ
İHD'nin verilerine göre, hapishanelerde (en az) 604'ü ağır olmak üzere en az bin 605 hasta mahpus bulunuyor. İç Anadolu Bölge Hapishaneleri'nde ise 41'i kadın olmak üzere en az 264 hasta mahpus bulunmakta. Bunların 85'i ağır hasta. Komisyonumuza yapılan başvurular ve avukat görüşmeleri sonucunda belirtilen hapishanelerde yaşanan sağlık hakkı ihlalleri:
???? Tek kişilik, sağlıksız nakil araçları ile sevkler yapılıyor; bu durum özellikle kalp, astım, epilepsi hastalarının sağlıklarını kötü etkiliyor.
???? Mahpuslar kelepçeli muayene ediliyor, kelepçeli halde hastane sevkleri yapılıyor.
???? Korona riskine rağmen mahpuslara yeterli miktarda hijyen malzemeleri ve maske verilmiyor, tedbirlere uyulmuyor.
???? Bazı cezaevlerinde; 15'er günlük vardiya sistemi ile çalışan infaz memurlarının, vardiya sisteminin 7'şer güne indirilmesinden sonra Covid vakaları artış gösterdi.
???? Adli Tıp Kurumu politik tutum izleyerek cezaevinde kalamaz raporu vermiyor, tam teşekküllü hastane ve üniversite hastanelerinin cezaevinde kalamaz raporları kabul edilmiyor ve ağır hasta mahpusların infazları ertelenmiyor.
???? Diyet yemeği ihtiyacı olan mahpusların diyet yemeği talepleri karşılanmıyor.
???? Kendi öz bakımını yapamayacak düzeyde psikolojik rahatsızlıkları (şizofreni vb.) olan mahpuslar tahliye edilmiyor.
???? Mahpusların diş tedavileri yapılmıyor, parasını ödemiş olmalarına rağmen implant tedavilerinin de yarım bırakılıyor.
???? Afyon 1 Nolu T Tipi Kapalı Hapishanesinde kalan ve sürekli felçli olan mahpusun tedavileri yapılmıyor, engelli küçük çocuğu olmasına rağmen ailesine yakın yere sevki kabul edilmiyor ve kendisinin ağır hastalıklarından kaynaklı denetimli serbestlik talebi kabul edilmiyor.
???? Bel fıtığı ve kireçlenme sorunu olan bir mahpusun ortopedik yatak ihtiyacı karşılanmıyor.
???? Kayseri Kadın Ceza İnfaz Kurumundan mahpuslar, hastaneden getirildikten sonra 14 gün karantina koğuşunda kaldıklarını, 7 mahpusun karantina koğuşunda Covid-19 testi olduğunu, 2 mahpusun testinin pozitif çıktığını, diğer 5 mahpusun da 14 gün daha karantina koğuşunda kalmak zorunda kaldığını ancak 8 mahpusa tekrar test yapılmadığını aktardılar.
???? Hasta mahpuslar revire geç çıkarılmakta, hastane sevkleri ya geç yapılmakta ya da hiç yapılmıyor. Ayrıca rutin yapılması gereken test ve kontroller de aksamaktadır. Afyon 1 Nolu T Tipi Ceza İnfaz Kurumunda, revire çıkmak isteyen hastaların, mazgaldan bakan memurun onay vermesiyle revire çıkabildiği aktarıldı.
???? Epilepsi hastaları sağlık durumlarına rağmen tek kişilik hücrelerde tutuluyorlar.
???? Astım hastalarının sigara içilmeyen odalara geçme talepleri kabul edilmiyor.
???? Hasta mahpusların sürekli kullanmış oldukları ilaçlar yerine muadil ilaçlar veriliyor, bu ilaçlar da yan etkilere neden oluyor.
???? Karantina koğuşları yeterli olmadığı için bir hapishanede mahpuslar çok kalabalık koğuşlarda tutuluyor ve koğuşa dışarıdan gelenler tarafından Covid bulaştırıyor. Bir başka hapishanede ise karantina odası iki kişilik olarak işlem yapılıyor, diğer hastalar uzun zaman sıra beklemek durumunda kalıyorlar.
???? Bir mahpus hastaneye 8 aydır sevk edilmediği için ve diğer yaşanan sorunlardan kaynaklı olarak açlık grevi başlattı."

İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE
"Belirlemelerimize göre, 2021 yılında İç Anadolu Bölgesi'nde bulunan hapishanelerde en az 77 mahpus işkence ve/veya kötü muameleye maruz bırakıldı. Ancak Adalet Bakanlığı'nın bu konudaki verileri paylaşmaması, hapishanelerle haberleşmenin sürekli olarak engellenmesi, haberleşmenin sıkı bir biçimde denetlenmesi, özellikle taşra hapishanelerinden haber alma konusunda yaşanan güçlükler, adli mahpusların yaşadıklarını basına, yetkili makamlara ve insan hakları örgütlerine (çoğunlukla) iletmemesi nedeniyle işkence ve kötü muameleye maruz kalan mahpus sayısının belirtilen sayının çok üzerinde olduğunu biliyoruz:
???? Mahpuslar çıplak arama uygulamasına maruz bırakılıyor.
???? Mahpuslar darp ediliyor ve kötü muameleye maruz bırakılıyor.
???? Mahpuslar hakaret ve tehditlere maruz bırakılıyor.
???? Bazı mahpuslar "ağırlaştırılmış müebbet" hükümlüsü olmadıkları halde tekli koğuşlarda tutuluyorlar.
???? Bazı hapishanelerde mahpuslar kendilerini 'MİT' olarak tanıtan kişiler tarafından ajanlaştırma dayatmasına maruz kalıyorlar."

DİSİPLİN CEZALARI VE İNFAZ
"Hapishanelerde her türlü hak talebine ya da ihlallere karşı verilen tepkilere hapishane idareleri tutanak tutarak ve disiplin soruşturması başlatarak karşılık veriyorlar. Üstelik bu uygulamalar mahpusların birbirleriyle selamlaşmaları ya da hal-hatır sormaları gibi son derece keyfi gerekçelere de dayanabiliyor. Hapishane yaşanan hak ihlallerini ve baskıları dışarıya bildirmek de disiplin soruşturmasına gerekçe olabiliyor. Disiplin soruşturmaları neticesinde mahpuslara haberleşme hakkı cezaları, hücre cezaları verilebiliyor. Ancak daha önemlisi bu soruşturma ve cezalar bahane edilerek infazları yakılıyor. Disiplin soruşturmaları ve cezalar nedeniyle iyi halden denetimli serbestlik hakkı ve koşullu salıverilme hakları mahpuslara kullandırılmıyor."

BASKILAR, İLETİŞİM YASAKLARI, DİĞER SORUNLAR
"Doğrudan kişi güvenliği hakkını ve sağlık hakkını ihlal eden uygulamalar dışında hapishane yönetimleri çok çeşitli yöntemlerle mahpuslar üzerinde baskı kurmaya çalışarak, çeşitli hak ihlalleri yaşatıyor. Bu açıdan hapishanelerde mahpusların son üç ayda en çok karşılaştığı sorunlar şöyle sıralanabilir:
???? Sosyal faaliyetler (spor, sohbet, kurs) tamamen durduruldu.
???? Yeni Yaşam, Evrensel, Birgün vb. gazeteler Basın İlan Kurumu'ndan resmi ilan ve reklam yayınlama hakkı bulunmayan gazetelerin hapishanelere alınmadığı gerekçesiyle verilmiyor.
???? Ailelerinden uzak hapishanelerde bulunan mahpusların sevk talepleri kabul edilmiyor.
???? Mektuplar genelde geç teslim edilmekte ya da gönderilmemekte, özellikle Kürtçe mektuplar tercüman yokluğu gerekçe gösterilerek aylarca bekletilip geri gönderiliyor.
???? Mahpuslar yazdıkları roman, öykü vb. taslakları yayımlamak üzere dışarı kargo ya da mektup olarak göndermek istediklerinde hapishane idaresi bu çalışmalara propaganda içerdiği gerekçesiyle el koyarak engellemeye çalışılıyor.
???? Temizlik için kullanılan paspas ve fırça boyları kesilmekte, talep edilmesine rağmen normal standart boydaki malzemeler verilmiyor.
???? Kantinde satılan ürünler hem çeşit olarak az hem de fiyatları oldukça yüksek.
???? Mahpuslara çelik veya tahta kaşık verilmiyor, sağlıksız plastik malzemeler veriliyor.
???? Korona tedbirleri uygulanmıyor.
???? Mahpusların oda değişim talepleri karşılanmıyor.
???? Özel hayatın gizliğini ihlal eden yaşam alanlarına takılan kamera ile izlenme uygulaması devam ediyor.
???? Hapishanede mahpusların ellerindeki kitaplar değiştirilmemekte, dış kantinde satılan kitaplar verilmiyor.
???? Kürtçe kitaplar hapishanelerde tercüman olmadığı gerekçesiyle verilmiyor.
???? İdareye ve savcılığa yazılan dilekçelere işlem numarası verilmiyor.
???? Havalandırma kapıları geç açılıp erken kapatılıyor.
???? Mahpusların kullandığı radyolar toplatılarak geri iade edilmiyor. İdarece belirlenen kanallar dışında hiçbir TV kanalına izin verilmiyor, TRT 6'nın bile yasaklandığı aktarılıyor.
???? Yemek porsiyonları çok küçük, besin değeri ise düşük.
???? Kurum odalarında kapasitesinden fazla mahpus bulunuyor.
???? Kapalı görüşler de sadece 1 kişi ve 30 dakikalık bir süre ile sınırlandırılmış durumda."

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız