Berkin Elvan, katledilişinin 4’üncü yıldönümünde İstanbul Feriköy‘de bulunan mezarı başında anıldı.
Haber/foto: Kerim Eren
Berkin Elvan, katledilişinin 4’üncü yıldönümünde İstanbul Feriköy‘de bulunan mezarı başında anıldı.
Berkin Elvan’ın mezarının başına, 16 Haziran 2013 sabahı evden çıkıp alamadan ağır yaralandığı ekmek konuldu. Mezar başında çocuklarını kaybetmiş annelerin yaktığı ağıtlar herkesi duygulandırdı. Çiçeklerle donatılmış çocuğunun mezarı başında gözyaşlarına boğulan Gülsüm Elvan, “Yavrum, yaralı kuzum seni duyamadım, annem benim, yavrum, Berkin’in seni göremedim” diyerek ağladı. Çocuğunun mezarına sarılan ve baygınlık geçiren Gülsüm Elvan, kadınların kucaklarında taşındı.
Gezi’de polis tarafından öldürülen Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfi Sarısülük, Cumartesi Anneleri , Gülsuyu Mahallesi’nde uyuşturucu çeteleri tarafından katledilen Hasan Ferit Gedik’in annesi Nuray Meray Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan’ı yalnız bırakmadı.
Anmada ilk konuşma Elvan ailesi avukatı Can Atalay tarafından yapıldı. “14 yaşında bir çocuğun kasten, hedef gözetilerek öldürülmesi ve ondan sonrada o çocuğun ve ailesinin miting meydanlarında yuhalatılmasının 4’üncü yılı” diyerek sözlerine başlayan Atalay, “Kimse ama kimse 14 yaşında bir çocuğunun hesabını düşmanlaştırarak görmesin. Bir delikanlıdan, bir çocuktan, bir fidandan bahsediyoruz” dedi.
Atalay mezarın girişinde kurulan polis ablukasına ise şöyle tepki gösterdi: “Bugüne kadar hiçbir zaman böylesi bir polis kuşatması yaşanmadı. Hiçbir zaman polis ablukasından geçerek mezarımızın başına gelmemiştik; kapının önünde gençlerimiz gözaltına alınmamıştı, bugüne kadar annemiz, babamız aranmaya çalışılmamıştı. Bir çocuğun cenazesi üzerinden yalan söylemeye çalışanlar utanmalıdırlar; bir çocuğun cenazesini düşmanlaştırmaya çalışarak iktidara tutunmaya çalışanlar utanmalıdır. Bugün utanmayacaksalar, tarihe utanç ile geçeceklerini biliyoruz. Bu insanların talepleri basit, sadece kendi çocukları için değil, Ceylan Önkol için ve öldürülen tüm çocuklar için adalet istiyorlar.”
Polis ablukası altında gerçekleşen anmada konuşan Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan, 4 yıldır gelmeyen adalete, “Herkes biliyor, herkes görüyor, katilin kim olduğu belli, en büyük katil en büyük koltukta “ diyerek feryat etti.
Elinde tuttuğu basın açıklaması okumayan Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan, konuşmasını 4 yıldır niçin buraya geldiğini sorusunu bir devlet yetkilisine soramadığını vurgulayarak başladı.
“Boş koltuklarda duran insanlar o koltukları meşgul etmesinler. Gerektiği şeyleri gerektiği gibi yerine getirsinler. Diyorlar ki, bizim ülkemizde adalet var, biz bizim üzerimizdeki adaleti görüyoruz. Hem getirdiler benim çocuğumu burada toprağa verdiler, hem evimin önüne defalarca geçerek beni tarik ediyorlar ve ayrıca mezarlığa gelmişler barikat kurmuşlar; bu insanlık mı? Ben 5 yıldır bu acıyı yaşıyorum, 5 yıldır bugüne kadar hiç kimseyi incitmedim. Bizden ne bekleniyor? Başka bir çocuğumuz daha mı ölmesi gerekiyor? Bunun bedeli nedir? Bu ülkede bedel ödemekse, ödedik. Biz istiyoruz ki bu ülkede başka bedeller olmasın; başka Berkin’ler olmasın. Bu bakımdan hem buradakilere hem Ankara ‘daki yetkililere bir kez daha sesleniyorum; bugün “adalet” sarayına gidiyorum bomboş bir sarayla karşılaşıp, her gün geri dönüyorum. 5’inci duruşmayı yaşadık. Herkes biliyor, herkes görüyor, katilin kim olduğu belli, artı en büyük katil en büyük koltukta. “benim polisim destan yazdı” dedi. Benim çocuğum katili budur. Emri sen verdiysen, sensin katil. Ne zaman yargılanacak bu kişiler? Yeter benim çektiğim acı. Artık dayanacak gücümüz kalmadı. Çocuklar büyüsün, çocuklar öldürülmesin, çocuklar şeker de yesin.” Sami Elvan konuşmasının sonunda basın mensuplarına Berkin'in yiyemediği şekerleri dağıttı
Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan ise hükümet yetkililerine şöyle feryat etti: “Bu kim o zaman, çocuk değil mi? Rabia için ağladı benim çocuğumu “terörist” ilan etti. Soruyorum ben ona, 14 yaşında bir çocuk, çocuk değil mi? İsrail tarafından gözaltına alınan 17 yaşında çocuğu örnek gösteriyor, peki bu kaç yaşındadır? Bizim ülkede öldürülen çocukların sayısı artık söylenemiyor. Çocuğumun katilini versin bana, yargılasın çocuğum katilini, başka çocuklar öldürülmesin. Ama şunu unutmasın 14 yaşındaki bir çocuğu 16 kiloya düşürerek, onların omuzlarından , onların adaletine öyle bir ağırlık koydu ki, tartamazlar onlar o ağırlığı.”
Son olarak söz alan yazar ve şair Ataol Behramoğlu, “Dökülen kanın hesabı sorulacak, dökülen kan ilelebet yerde kalmayacaktır” diyerek Berkin Elvan’a atfen “Bir çocuğun rüyası için” adlı şiirini okudu.
Feriköy Mezarlığı girişleri ve etrafındaki polis ablukası dikkat çekti. Tüm tepkilere rağmen anmaya gelen herkesin üzerini arayan polis, döviz taşıyan Kaldıraç üyesi İbrahim Halil Elmas’ı gözaltına aldı.