Siyasi partiler, emek örgütleri ve devrimci kurumlar, Cevahir AVM önünde "Vergide muaf asgari ücret" talebiyle kitlesel basın açıklaması yaptı. Açıklamada mücadele etmekten başka yol olmadığı vurgulandı.
İSTANBUL-ŞİŞLİ
"Sömürü, rant, talan, savaş, düzenine karşı birleşelim insanca yaşamaya yeten vergiden muaf asgari için mücadeleye" pankartının açıldığı ve "Herkese iş ve gelir güvencesi sağlansın", "Düşük ücret yüksek vergi politikasına son" dövizlerinin taşındığı açıklamaya HDP Milletvekilleri Dilşat Canbaz ve Musa Piroğlu katıldı.
Kurumlar adına ortak basın metnini Esra Soybir okudu. Konuşmasına “Sömürü, rant, talan, savaş düzenine karşı birleşelim”, İnsanca yaşamaya yeten, vergiden muaf asgari ücret için mücadeleye!” çağrısı yaparak başlayan Esra Soybir, asgari ücret tartışmalarının her yıl aralık ayında başladığına ama 2022’nin asgari ücret tartışmalarının erken başladığına ve kamuoyunda günlerdir tartışıldığına dikkat çekti. Esra Soybir, ülkemizi gerçeklerini “ %50’nin üzerindeki enflasyon, neredeyse otomatiğe bağlanmış zamlar, geçinemediği için, borçlarını ödeyemediği için intihar eden emekçiler olarak tanımladı. Soybir, asgari ücret görüşmelerinin erken başlamasını ise, bir göz boyama ve ucuz bir film olarak nitelendirdi.
Esra Soybir konuşmasında, “Öyle anlaşılıyor ki, ölümü gösterip sıtmaya razı etmenin hesabı içindedirler. Diğer ödenekleri hariç en az 30-40 bin TL maaş alan ve işçi-emekçiler adına masaya oturan sendikacılardan Türk-İş başkanı, 45 yılın acısını çıkaracağız diye üst perdeden konuşup Aralık’ın 10’una kadar bu işi çözelim diye yangından mal kaçırırcasına beyanlar verirken, geçinemeyen milyonların şimdilik kulaktan kulağa dillendirerek istediği rakamı alçaltmak adına hükümet sözcüleri asgari ücrete yapılacak yüksek zamdan söz etmekteler”dedi.
“Patronlar için ucuz emek cenneti, işçiler için cehennem”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomideki fırsatlardan söz ettiğini ancak Türkiye’nin Çin’deki ücretten daha düşük olduğunu, buna karşılık Avrupa’da çalışma süresi en yüksek olan ülke olduğunu vurgulayan Soybir, fırsat dediklerinin patronlar için ucuz emek cenneti, işçiler için cehennem olduğunu söyledi.
Esra Soybir açıklamasını şöyle sürdürdü: “Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), “Tüm tarafların refahını koruyacak bir asgari ücret için çalışmalarımız devam ediyor” açıklamasını yaptı. Kendilerine sormak lazım: Kimdir bu tüm taraflar? İşveren örgütleri mi, sarı sendikalar mı, patronların çıkarlarını koruyan devlet mi? Bu tarif edilen “tüm taraflar”ın içinde işçi-emekçilerin olmadığı kesindir. Çalışan nüfusun yarısı asgari ücret ile çalışırken, çok büyük bir kısmı da ya asgari ücretin altında ya da çok az üstünde bir maaş ile hayatta kalma mücadelesi veriyor. Kayıtlı çalışanların yüzde 54’üasgari ücret alıyor. Taban ücret belirlemesi olan asgari ücret sermaye düzeni tarafından milyonlarca insana ortalama ücret olarak dayatılıyor”dedi.
“Asgari ücret görüşmeleri ucuz bir film”
Asgari ücret komisyonun komisyon 5 hükümet yetkilisi, 5 patron temsilcisi, 5 işçi sendikaları temsilcisinden oluştuğunu, Komisyona işçileri temsilen ise, işçileri patronlar adına denetimde tutmakla görevli Türk-İş katıldığını, bunun ise ucuz bir film olduğunu vurgulayan Sözbir, asgari ücret görüşmelerinin canlı yayınlanması çağrısında bulundu. Soybir, “Maaşı 30 binden başlayan kişiler bizim ücretimizi belirliyor ve bizden çıkacak sonuca razı olmamız bekleniyor.”dedi.
“Bizler bu tabloyu kabul etmiyoruz”
Soybir, asgari ücret görüşmeleri aynı zamanda bütçe görüşmelerinin sürdüğü bir tarihte yürütüldüğünü, bütçenin en büyük gelir kaleminin ise, dolaylı ve dolaysız vergilerden oluştuğunu , işçilerin vergileri geliri eline geçmeden peşinen kesilirken, nüfusun %90’nını oluşturan emekçiler dolaylı vergilerin de en büyük kaynağını oluştururken,Cengiz’inden Sabancı’sına, Kalyon ’undan Koç’una, Eczacıbaşı’na hepsinin vergileri affedildiğini vurguladı.
“İstanbul’un havzalarında işçi ve emekçilerin taleplerini haykıracağız”
Özel mülkiyete dayanan ve sermaye sınıfının çıkarına kurulan bu sömürü, rant, talan ve savaş düzenine karşı mücadele etmek dışında bir yolun olmadığını dile getiren Soybir, ”Birçok işçi havzasında direnişler sürmektedir:İşçi sınıfı, emekçiler, bu ücretli kölelik düzenine karşı çıkışlarını, durdurmadılar. Bu direnişlerden, birleşik, ortak mücadeleden aldığımız güçle hiçbir sürecine dahil olamadığımız bu devranı tersine döndürmek için örgütlülüğü, mücadeleyi büyüteceğiz. Önümüzdeki günler boyunca bizler; söz, yetki ve karar hakkının işçilerde olduğu bir asgari ücret belirleme sürecini yaratmak için İstanbul’un havzalarında işçi ve emekçilerin taleplerini haykıracağız.”dedi.
“İnsanca yaşamaya yeten ücret istiyoruz”
Basın açıklamasında imzacı kurumlar adına “İnsanca yaşamaya yeten, vergiden muaf asgari ücret istiyoruz” başlığı altında şu talepler dile getirildi:
Ortak açıklamaya ise şu kurumlar imza attı:
4. Vardiya İşçi Platformu
Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu
Birleşik İşçi Kurultayı
Birleşik İşçi Zemini
DEV-TEKSTİL
Devrimci Hareket
Devrimci İşçiler
DİSK/ Devrimci Turizm İş Sendikası Marmara Bölge Temsilciliği
Dostluk ve Kültür Derneği
Ekmek ve Onur
Emekçi Hareket Partisi
ESP
İnşaat-İş
İstanbul KHK’lılar Platformu
İşçi Hareketi Koordinasyonu
İşçinin Kendi Partisi
Kaldıraç
Kırmızı GazeteProleter Devrimci Duruş
Partizan
SODAP
Sosyalist Kadın Hareketi
TEHİS (Turizm, Eğlence Ve Hizmet İşçileri Sendikası)
TOMİS
Ortak açıklamaya ise şu kurumlar imza attı:
4. Vardiya İşçi Platformu,
Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu,
Birleşik İşçi Kurultayı,
Birleşik İşçi Zemini,
DEV-TEKSTİL,
Devrimci Hareket,
Devrimci İşçiler,
DİSK/ Devrimci Turizm İş Sendikası Marmara Bölge Temsilciliği,
Dostluk ve Kültür Derneği,
Ekmek ve Onur,
Emekçi Hareket Partisi,
ESP,
İnşaat-İş,
İstanbul KHK’lılar Platformu,
İşçi Hareketi Koordinasyonu,
İşçinin Kendi Partisi,
Kaldıraç,
Kırmızı Gazete,
Proleter Devrimci Duruş,
Partizan,
SODAP,
Sosyalist Kadın Hareketi,
TEHİS (Turizm, Eğlence Ve Hizmet İşçileri Sendikası),
TOMİS