Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde çalışan asistan hekimler ‘eşit işe eşit ücret’ talebiyle yurt genelinde dün iki günlük iş bırakma eylemi başlattı. Asistan hekimler, talepleri karşılanmazsa eylemlerini belli aralıklarla sürdürecek.

Sağlık Bakanlığı’nın çıkardığı Yeni Ek Ödeme Yönetmeliği dışında bırakılan üniversitelerdeki asistan hekimler "eşit işe eşit ücret istiyor" diyerek dün yurt genelinde iki günlük iş bırakma eylemi başlattı. Asistan hekimler, talepleri yerine getirilmediği takdirde belirli aralıklarla iş bırakma dahil tüm hak arayışlarının ve mücadelelerinin süreceklerini vurguladı.

İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Bursa gibi yurdun dört bir yanındaki üniversite hastanelerinde çalışan asistan hekimler, dün görev yaptıkları kurumların önünde bir araya gelecek açıklamalar yaptı.

GÜVENDE DEĞİLİZ

Üniversite Asistan Hekimleri adına yapılan ortak açıklamalarda, İstanbul Esenyurt Devlet Hastanesi’nde önceki gün hasta yakını tarafından katledilen güvenlik görevlisi Tuğrul Okudan anıldı. Açıklamalarda, asistanların ağır çalışma şartlarına dikkat çekilerek “Ağır çalışma ve eğitim şartları, can güvenliğimizin olmaması, 5 dakikada bir hasta bakma dayatmasıyla kalitesiz sağlık hizmeti verilmesi, 36 saatlik nöbetler, izinlerimizin verilmemesi, 30 gün/24 saat ücretsiz icap nöbetleri, malpraktis davalarında haksız ve orantısız rücular, normal mesainin yarısı kadar ücrete zorunlu nöbetler, adil olmayan ücret dağılımı ve emekliliğe yansıyan tek kalemde maaş verilmemesi gibi birçok özlük hakkımız ısrarla görmezden gelinmekte ve emeğimiz sömürülmektedir” denildi. “Güvende hissetmiyoruz, her geçen gün artan şiddet karşısında çaresiz hissediyoruz” denilen açıklamalarda,özetle şu ifadelere yer verildi: “12 Ağustos’ta emeğimizin karşılığı olarak Beyaz Reform olarak lanse edilen yönetmelik yayınlanmış, ekonomik haklarımızda kısmen iyileştirme yapılmıştır. Fakat hekimler gelir getiren ve getirmeyen olarak sınıflandırılmış, birçok gruba bölünmüş ve maaşımız tek kalemde verilmediği için emekliliğe yansımayan düzenlemeler yapılmıştır. Çıkan bu yönetmelik, 1 Ağustos 2022 tarihinden itibaren kapsayıcı olup, 1 aylık hak kaybı oluşturmuştur. Israrla karşı çıktığımız 'gelir getirmeyen' tanımı burada da kullanılmış, ayrımcılığa devam edildiği görülmüştür. Performansa dayalı teşvik sistemini reddediyoruz. Yayınlanan yönetmeliğin tarafımıza yansımasının, taban ve teşvik ödemesinin dağılımının takipçisi olacağımızı belirtiriz. Sayıları bin 500 civarında olan yabancı uyruklu asistan hekimler, özlük haklarıyla ilgili yapılan hiçbir iyileştirmelerden faydalanamamış, görmezden gelinmişlerdir. Yeni yönetmelik kapsamına alınıp alınmadıklarını takip edecek, daha fazla görmezden gelinmelerine sessiz kalmayacağız. İş bırakma kapsamına acil servis ve poliklinikleri, doğum salonu, elektif hariç ameliyatlar, Covid, onkoloji, hematoloji poliklinikleri ve tüm yatan hasta servis çalışanları dahil edilmemiştir. Bundan sonraki süreçlerde de hak arayan ve talepleri yeteri kadar karşılanmayan tüm sağlık emekçisi arkadaşlarımızın mücadelesini destekliyoruz ve dayanışma içinde olacağımızı, iş barışımıza sahip çıkacağımızı belirtiyoruz. Taleplerimiz yerine getirilmediği takdirde belirli aralıklarla iş bırakma dahil tüm hak arayışlarımıza devam edeceğimizi ve mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi bildiririz.”

EŞİTSİZLİK GİDERİLSİN

İstanbul’daki eylemde konuşan İstanbul Tabip Odası Asistan Hekimler Komisyonu’ndan Dr. İlyas Kavak ise Beyaz Reform olarak duyurulan iyileştirmelerin hayata geçirilmesi konusunda da hiçbir uygulama yapılmadığını belirterek “Söylendiği gibi etkili bir sağlıkta şiddet yasası çıkarılmamış, güvenli ve sağlıklı çalışma koşulları oluşturulmamıştır. Sağlıkta artarak devam eden şiddetin sorumluları sağlıkta yanlış politikaları sürdürmeye, bizleri hasta ve yakınları ile karşı karşıya getirmeye devam etmektedir” dedi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ndeki eylemde söz alan Antalya Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Metehan Akbulut ise özetle şunları söyledi: “Ülkemizde her alanda olduğu gibi sağlık alanında da haksızlıklar, hukuksuzluklar, eşitsizlikler artarak devam etmektedir. 20 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarı bu durumun birinci derecede sorumlusudur. Sanki böyle bir durum yokmuş gibi sorunlarını çözdüğünü iddia edebilmektedir. AKP iktidarına bir kez daha sesleniyoruz. Sorunları yaratan sizsiniz. Algı yönetimini bırakın.”