Nuriye ve Semih ile Dayanışma Platformu, 128 gündür açlık grevinde olan Gülmen ve Özakça’nın taleplerinin kabul edilmesi için Süreyya Operası’ndan Khalkedon Meydanı’na yürüdü.
Nuriye ve Semih ile Dayanışma Platformu, KHK ihraçlarına karşı 128 gündür açlık grevinde olan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın taleplerinin kabul edilmesi için Kadıköy Süreyya Operası’ndan Khalkedon Meydanı’na yürüdü. Çok sayıda sanatçının ve tiyatrocunun katıldığı yürüyüşte hükümete seslenen şair, yazar Ataol Behramoğlu, “Bu inattan vazgeçin. Sizi adalete ve vicdana uymaya çağırıyorum” dedi.
Nuriye ve Semih ile Dayanışma Platformu üyeleri, hukuksuz bir şekilde tutuklu bulundukları cezaevlerinde KHK zulmüne karşı açlık grevlerinin 128 gününü geride bırakan ve sağlık durumları gün geçtikçe kötüye giden eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın taleplerinin derhal kabul edilmesi için yürüdüler. Kadınların ön saflarda yerini aldığı yürüyüşte, Gülmen ve Özakça’nın resimleri yanı sıra “ Nuriye ve Semih yaşasın”, “ Açlık grevi 128 gününde” yazılı dövizler taşındı. Sık sık, “ Nuriye, Semih onurumuzdur”, “ KHK’lar gidecek biz kalacağız”, “ Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz” , “ Faşizme karşı omuz omuza”, “ Direne direne kazanacağız” , “ Emekçiyiz haklıyız kazanacağız”, “ Her yer Yüksel her yer direniş” sloganlarını atan kitle, Kadıköy ‘ün ara sokaklarında 5 dakikalık oturma eylemi yaparak hep bir ağızdan, “ Çav Bela” şarkısını söyledi.
Khalkedon Meydanı’na varıldığında, üzerinde Gülmen ve Özakça’nın resimlerinin yer aldığı, “ Açlık grevi 128. Gününde. Nuriye ve Semih’in talepleri kabul edilsin” pankartını açan kitle adına bu haftaki açıklamayı şair, yazar Ataol Behramoğlu okudu. KHK ‘lara Kahrolsun Hukuksuzluk Kararnameleri diye adlandıran Behramoğlu, OHAL rejimi ile birlikte hayatları kangrene dönüştüren KHK faşizmin, yüz binlerce emekçiyi işsiz bıraktığını; zaten açlık sınırı rekorlarına koşan ülkenin emekçilerini AKP’nin tekçi ve emek düşmanı anlayışına kurban ettiğini vurguladı. Nuriye ve Semih’in haklı taleplerinin toplumun tüm kesimlerinde bu denli karşılık bulmasını hazmedemeyen siyasi iktidarın bu kez de direniş dostlarını ev hapsi ile durdurmanın peşinde olduğunu belirten Behramoğlu, 6 Temmuz’da evleri basılarak gözaltında alınan Yüksel Caddesi direnişçileri Esra Özakça, Nazife Onay, Nazan Bozkurt, Acun Karadağ ve Erdoğan Canpolat’ta ev hapsi cezası verildiğini hatırlattı. Behramoğlu, bunlar yetmezmiş gibi Nuriye ve Semih’in avukatlığını üstlenen Selçuk Kozağaçlı’nın da kriminalize edilerek iki eğitimcinin savunmasız bırakılmak istendiğine işaret etti.
‘GARDİYANLAR ÖLDÜ MÜ YAŞIYOR MI DİYE KONTROL EDİYOR‘
Gülmen ve Özakça’nın giderek kötüleşen sağlık durumlarına ilişkin bilgi veren Behramoğlu, “Nuriye ve Semih’in artık yürüyemiyor. Nuriye görüşe tekerlekli sandalyeyle gidiyor, mide ve böbreklerinde sorunlar var, bacağında morarma var. Nuriye her gece kadın gardiyanlar tarafından uyandırılıyor. Bunun neden yaptıklarını sorduğunda verdikleri cevap da, “ Öldün mü, yaşıyor musun diye kontrole geldik” şeklinde oluyor. Yine Semih hücresine de akşamları gidip dokunmadan, uzaktan bakıyorlarmış. Ayrıca son tahliye talepleri de, “Hapishanede kalmaya uygun” diye reddedildi” diye aktardı.
‘BU CİNAYETE ENGEL OLUN!’
Nuriye ve Semih’in yaşam haklarının, direnme haklarının gasp edilmesine izin vermeyeceklerini vurgulayan Behramoğlu, Nuriye ve Semih’in derhal serbest bırakılmasını , iki eğitimci başta olmak üzere KHK’larla haksız bir şekilde ihraç edilen tüm emekçilerin işlerine geri iade edilmesini ve OHAL ve KHK ‘lara son verilmesini istedi.
Açıklamanın ardından Erdoğan ve hükümet yetkililerine seslenen Behramoğlu, “ Bu inattan vazgeçin. Sizi adalete ve vicdana uymaya davet ediyorum” derken, uluslararası arenaya da, “ Bu cinayete engel olun” çağrısında bulundu.
MEHMET GÜVEL MEYDANA GELDİ
Ataol Behramoğlu’nun konuşması sonrası meydana Nuriye ve Semih’in talepleri kabul edilmesi için 14 gün önce süresiz açlık grevine başlayan TAYAD Genel Sekreteri Mehmet Güvel geldi. Yürümekte zorlanan ve zafer işareti yapan 71 yaşındaki Güvel, Nuriye ve Semih’e destek mesajı verdi. Nuriye ve Semih’in haklı taleplerinin herkes tarafından kabul gördüğünü ifade eden Güvel, “ Onlar hiçbir şart altında taleplerinden vazgeçmediler. Onları hapsederek eylemi bitireceklerini sandılar; yanıldılar Nuriye ve Semih’in dostları Yüksel Caddesi’ni yalnız bırakmadılar. Ben de onların açtığı yoldan gideceğim dedim; aç kalacaklarsa ben de aç kalacağım, sakat kalacaklarsa ben de sakat kalacağım, öleceklerse ben de öleceğim” dedi.
Konuşmaların ardından eylem “ Bıçak kemikte” şiirinin seslendirilmesiyle sona erdi.
Zeynep KURAY(BirGün)