Avon’un Gebze’deki deposunda sendikaya üye oldukları için 19 Mayıs’ta işten çıkarılan sekiz işçi geri dönüş için işyeri önünde direniş başlattı.
Kozmetik şirketi Avon’un Gebze’deki deposunda işten atılan 8 kadın işçi işyeri önünde direnişe başladı.
Avon Türkiye’nin Gebze’deki deposunda çalışan sekiz kadın işçi, sendikal faaliyet yürüttükleri gerekçe gösterilerek işten çıkarılmalarının ardından depo önünde talepleri kabul edilene kadar direnişe geçme kararı aldı. İşçiler, sosyal medya üzerinden destek kampanyası başlattı.
Avon yönetimi, yazılı bir açıklamayla işçilerin sendika üyesi olmaları nedeniyle işten atıldığını, işçilerin birbirinden farklı ve münferit sebeplerle işten çıkarıldığını savunup işçilere uzun yıllar sürdüğü bilinen iş mahkemesinin yolunu göstermesine DGD-SEN’den tepki geldi.
Depo, Antrepo, Gemi Yapımı ve Deniz Taşımacılığı İşçileri Sendikası’ndan (DGD-SEN), Avon’un işten çıkardığı işçiler arasında ‘en iyi çalışan’ ödülü alan işçiler olduğunu ve işverenin uydurma gerekçeler ürettiğini ifade ederek, “İşten çıkarmanın arkasında performans, işyeri kuralları gibi çeşitli nedenler sayılmış. Sendikalaşarak anayasal haklarını kullanan işçileri bu nedenle işten attığını söyleyen bir sermaye kuruluşuna henüz rastlanmış değildir zaten” dedi.
Anayasal hakların açıkça çiğnenmesine rağmen Avon’un işçilerine zaman alacağı bilinen mahkeme yolu gösterildiğine dikkat çeken sendika şunları vurguladı: “Bu konuda hukuki tavsiye alacağımız en son merci AVON’dur.Üstelik bu hatırlatmanın arkasında çok açık bir ‘Uğraşın durun’ mantığı vardır. Zira işçileri aylarca mahkeme kapılarında masraflar, duruşmalar, tanıklıklar ile uğraştırmak işverenlerin tipik yıldırma stratejisidir.”
Şirketin açıklamasında, işçi sağlığı ve güvenliği yönünde iyileştirmeler yapıldığı yönündeki açıklamalara da yanıt veren sendika, Avon’un ayakta çalışanların mesai saatlerinde ve çalışma koşullarında yapıldığı söylenen iyileştirmelerin ne olduğunu açıklamasını istedi.
Direnişe geçen işçilere destek ziyaretleri devam ederken, Kağıthane’deki Avon Genel Müdürlüğü önünde de emek ve kadın örgütleri tarafından protesto yapıldı.
AVON’un açıklamasına yanıt veren işçilerin yaptığı açıklama şöyle:
Bu “zarif” görünümlü, bir o kadar da yukarıdan ve “çok bilmiş” açıklamanın altındaki gerçekleri kısaca özetlemek isteriz.
1- İşten çıkarmanın arkasında performans, işyeri kuralları gibi çeşitli nedenler sayılmış. Sendikalaşarak anayasal haklarını kullanan işçileri bu nedenle işten attığını söyleyen bir sermaye kuruluşuna henüz rastlanmış değildir zaten. Bu nedenle, işçilerin sendikalaşma haklarına saygı duyduğunu açıklayan AVON’u bu konuda ciddiye almak eşyanın tabiatına aykırı olur. “Birbirinden farklı ve münferit” nedenler üretilerek, “en iyi çalışan” ödülleri almış işçileri işten çıkarmaları meseleyi yeterince ortaya koyuyor.
2- İşçilerin iş mahkemesine başvurarak haklarını arama fırsatlarının olduğu hatırlatılmış. Bu konuda hukuki tavsiye alacağımız en son merci AVON’dur. Üstelik bu hatırlatmanın arkasında çok açık bir “uğraşın, durun” mantığı vardır. Zira işçileri aylarca mahkeme kapılarında masraflar, duruşmalar, tanıklıklar ile uğraştırmak işverenlerin tipik yıldırma stratejisidir.
3- Açıklamada işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili bazı iyileştirmelerin yapılmış olduğu söylenmiş. Ayakta çalışanların mesai saatlerinde ve çalışma koşullarında neyi iyileştirdiğinizi açıklamaya gerek görmemişsiniz. Hiçbir şeyi açıklamayan bir açıklama yapabilme becerisi nedeniyle AVON’u tebrik ederiz. Ama bizim karnımız bunlara tok!
Misyonunu “milyonlarca insanın hayatını güzelleştirmek” olarak açıklayan AVON, işçilerinin haklarını gasp etmeyeceğine bizleri inandırmaya çalışıyor. Tüm sosyal sorumluluk imajını “kadınları güçlendirme” misyonu üzerinden oluşturan AVON’un, başlattığımız direnişin daha ilk gününde imajını kurtarma kaygısına kapıldığını anlamak çok zor değil.
Bizler biliyoruz ki, şirketler milyonlarca insanın hayatını güzelleştirmek için kurulmaz; az sayıda sermayedarın hayatını güzelleştirmek için kurulur. 130 yıllık bir şirketin devleşmesi, dünyanın 100’den fazla ülkesindeki binlerce çalışanını kendisine en az maliyet getirecek şekilde, yani olumsuz çalışma koşullarında, düşük ücretlerle, güvencesiz şekillerde çalıştırması sayesindedir. Geçmiş yıllarda çalışma koşullarının iyileştirilmesinde ısrar eden işçi arkadaşlarımızın ve sendikal süreçlere önderlik eden işçilerin, sadece Türkiye’de değil başka ülkelerde de işlerinden edildiğini biliyoruz. Ama bazen herşey planladığınız gibi gitmez. Bizlerin haksızlığa direneceğimizi, korkmadan sesimizi yükselteceğimizi ve depolarda çalışmaya devam eden arkadaşlarımız için cesaret ve ilham kaynağı olacağımızı tahmin edemezdiniz.
Tebrikler AVON-Türkiye. Bizi güçlendirdin.