Güncel

Ayşe Nur Zarakolu mezarı başında anıldı

İnsan hakları savunucusu ve yayıncı Ayşe Nur Zarakolu'nu yaşamını yitirişinin yıldönümünde mezarı başında anıldı.

28 Ocak 2018 Saat: 22:21
Ayşe Nur Zarakolu mezarı başında anıldı
Ayşe Nur Zarakolu mezarı başında anıldı

İnsan hakları savunucusu ve yayıncı Ayşe Nur Zarakolu'nu yaşamını yitirişinin yıldönümünde mezarı başında anan arkadaşları, "Baskılara, tutuklamalara, hakkında açılan davalara rağmen sözünü hiç sakınmadı, cesaretle söyledi. O bizim cesaret annemiz oldu. O'nun insan hakları mücadelesini, cesaretini rehber edindik" dedi.

İnsan Hakları Derneği'nin kuruluşunda yer alan,  bir dönem yöneticiliğini de yapan  insan hakları savunucusu, yayıncı Ayşe Nur Zarakolu, Eski Kozlu Mezarlığı'nda bulunan mezarı başında anıldı. Anmaya İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri, Belge Yayınları Yöneticileri Sinan Zarakolu, Mehmet Ali Varış ve arkadaşları katıldı. Saygı duruşu ile başlayan anmada ardından konuşmalara geçildi.

‘O bizim cesaret annemiz oldu’

İlk konuşmayı İHD İstanbul Şubesi Sekreteri Leman Yurtsever yaptı. Leman, Ayşe'nin mücadelesi ve direngenliği ile cesaretin sembol isimlerinden olduğunu belirterek, Ayşe Zarakolu'nun yıllarını DGM'lerde, cezaevi kapılarında geçirdiğini kaydetti. Leman, "Bütün baskılara, tutuklamalara, hakkında açılan davalara rağmen sözünü hiç sakınmadı, cesaretle söyledi. O bizim cesaret annemiz oldu. O'nun insan hakları mücadelesini, cesaretini rehber edindik insan savunucuları olarak" dedi.

'En cesur yayıncılığı yaptılar'

Ardından Ayşe Nur Zarakolu'nun yol arkadaşı Hulusi Zeybel söz aldı. Zeybel, Ayşe Nur ve Ragıp Zarakolu'nun kurmuş olduğu Belge Yayınları'nın 12 Eylül sonrasının baskıcı, zor koşullarında en cesur yayıncılığı yaptığını, tüm ülke sorunlarına tesbit ve öngörüleri olduğunu ifade ederek, "Herkesin susturulduğu bir dönemde Belge Yayınları susturulan, sesi kesilen herkesin adına yayın yaptı. Sessizliğe bir ses olmaya çalıştı" dedi. Bu cesur ve mücadeleci yayıncılığın aynı zamanda bir bedeli olduğunu da söyleyen Hulisi, Ayşe Nur ve Ragıp Zarakolu'nun yıllarını hem cezaevleri ile hem de ekonomik zorluklarla geçirdiklerini kaydetti. Ayşe Nur Zarakolu'nun aynı zamanda cezaevlerindeki tutsakları "Ayşe ablası" olduğunu sözlerine ekledi.

Ayşe bir can'dı

Ayşe Zarakolu'nun arkadaşı Vahip Tulis de kısa bir konuşma yaparak, "Bir insanın en güzel tarafı benlikten kurtulup biz diye bakabilmesi. Ayşe de öyle bir insandı. Yunus Emre'nin şu sözünü çok severim; 'Ölürse ten ölür, canlar ölesi değil', Ayşe bir 'can'dı" diye konuştu.

Son olarak İHD Üyesi Nezir Erdemci söz aldı. Nezir, "Ayşe'yi biz insan hakları savunucusu olarak tanıdık. O'nun gibilerden öğrendik insan hakları  savunuculuğunu.  Bu anlamda borçluyuz O'na,  onları hep savunacağız, mücadelelerini sürdüreceğiz" dedi. 

 Anma konuşmaların ardından sona erdi.

AYŞENUR ZARAKOLU KİMDİR?

1946 yılında Antakya’da dünyaya geldi. Zarakolu’nun dedesi ise bugün türküleri hala çalınan halk ozanı Kemal Sarısözen. Annesi Lamia Çataloğlu İngilizce öğretmenliğinin yanı sıra çevirmenlik de yapan aydın bir kadındı. Babası Muhittin Sarısözen ise tarih öğretmeniydi. 16 yaşında İstanbul Hukuk Fakültesi’ni, daha sonra 1982 Anayasası’nın mimarı olacak olan Doç. Orhan Aldıkaçtı ile Türk Ceza Kanunu’nun 141 ve 142. maddelere ilişkin giriştiği bir tartışma nedeniyle terk etmek zorunda kaldı.

Yayıncılığın yüzakı: Belge Yayınları

Edebiyat Fakültesi sosyoloji bölümünü bitirdi, doktora çalışmasını yarım bıraktı. Öğrencilik yıllarında Yol-İş sendikasında, Türkiye İşçi Partisi (TİP) gençlik kollarında çalıştı, Fikir Kulüpler Federasyonu (FKF) kurucularındandı. 1968-1969 yıllarında Varlık Yayınları’nda çalıştı. 1970-1977 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Maliye Enstitüsü Kütüphanesi yönetmenliğinde bulundu. 1975 yılında Devrimler ve Karşı Devrimler Ansiklopedisi’nin birçok maddesini kaleme aldı. Demokrat Gazetesi’nde Türkiye işçi sınıfı tarihine ilişkin sözlü tarih çalışmasını yayımladı. 1977 yılında Belge Yayınları’nı kurdu.

İHD’nin kurucularından

1986’daki kuruluşundan itibaren İnsan Hakları Derneği (İHD) içinde çalıştı. Cezaevlerindeki koşullar ile ilgili  çok sayıda rapor hazırladı. 1982 yılında Türkiye solunun tarihine ilişkin bir kitabı yayınlandığı için askeri rejim tarafından, 1984 yılında muhalif kitapların dağıtımını yaptığı için tutuklandı ve bir süre cezaevinde kaldı. 1990-1998 yılları arasında hakkında açılan 33 dava nedeniyle yargılandı. Bu nedenle 1994 ve 1996 yıllarında iki kez 5’er ay hapis yattı.

Vahakn Dadrian’ın “Ulusal ve Uluslararası Hukuk Açısından Soykırım” adlı kitabından dolayı açılan dava, 1997 yılında yapılan güçlü savunmalar sonucu beraatle bitti. 1987 yılında başlattığı Yeni Sesler dizisi ile cezaevindeki genç yazarlar ile dayanışma içine girdiği, bu dizide yayınladığı 30’u aşkın kitapla kamuoyunun dikkatinin bu alana çekilmesine olanak sağladı. Hazırladığı “Mare Nostrum” dizisinde Akdeniz ve Anadolu kökenli edebiyata yer verdi, ayrıca azınlık hakları ve genel olarak insan hakları ile ilgili yayınlar yaptı.

Onur ödülleri aldı

Çeviriyle Türk-Yunan dostluğuna yaptığı katkı nedeniyle yöneticisi olduğu yayınevine, Yunanistan’daki Abdi İpekçi Komitesi tarafından özel ödülünü, 1995’de Türkiye Yayıncılar Birliği’nin, 1996’da Human Rights Watch’un düzenlediği Hellman/Hammett,1997’de Amerikan PEN’inin, 1998’de Dünya Yayıncılar Birliği’nin “Düşünce, Yazma, Yayınlama Özgürlüğü” ödüllerini aldı. 2001 yılında ise, İtalya’daki Padova Kent yönetimi ona “Dürüstlük Ödülü” verdi.

Ayşenur Zarakolu 8 Ocak 2002’de kanser hastalığı nedeniyle yaşamını yitirdi ve sonradan kadınlar için bir gelenek haline gelen kadınların omuzlarında son yolculuğuna uğurlandı.

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız