"Hali hazırda cezaevlerinde 253 bin 535 kişi bulunmaktadır. Üstelik cezaevlerinin fiziki yetersizlikleri, kapasitelerinin aşınma ve aşılması pek çok sorunu da beraberinde getirmektedir."
Partisinin şartlı ceza indirimi kanun teklifi ile ilgili konuşan Bahçeli, şunları söyledi:
"Hali hazırda cezaevlerinde 253 bin 535 kişi bulunmaktadır. Üstelik cezaevlerinin fiziki yetersizlikleri, kapasitelerinin aşınma ve aşılması pek çok sorunu da beraberinde getirmektedir. Türkiye tutuklu ve hükümlü sayısı itibariyle Avrupa'nın ilk sırasında, dünyanın yedinci ülkesi durumundadır. Bu tablo hepimiz adına vahimdir, kaygı vericidir. Suç ve suçlu her toplumda, her devlette vardır ve olacaktır. Tarihin hiçbir döneminde suç ve suçlu tam olarak sıfırlanamamıştır. Önemli olan bir suçlunun işlediği suçtan dolayı ıslah olması, rehabilite edilmesi, pişmanlık duyması, cezasını çektikten sonra toplumla buluşup bütünleşmesidir. Cezaevlerinde bulunan tutuklu ve mahkûmlar insandır. Onların da en temel insan haklarından istifadeleri şarttır. Herkesin özgür yaşama hakkı vardır. Bu temel bir ilkedir. Ancak bazı suçlar vardır ki, af veya ceza indirimi olması halinde adalet müessesi deprem geçirecek, sosyal neticeleri ağır olacak, gelecek kuşaklara da ihanet sayılacaktır. Bunlardan birisi terör suçlarıdır. Bir diğeri çocuk ve kadın katliamcıları, cinsel istismarcı canilerdir. Bir başkası da kasten insan öldüren, bunu da hiç vicdanı sızlamadan yapan katillerdir."
'BİZ TEKLİFİMİZİN HER YÖNÜYLE TARTIŞILMASINI İSTİYORUZ'
"Şu anda cezaevlerinde hükümlü ve tutuklu itibariyle; 45 bin 706 terör suçlusu, 28 bin 274 adam öldürme ve öldürmeye teşebbüs suçu işleyen, 16 bin 566 cinsel saldırı suçuna karışmış şahıs bulunmaktadır. Bunlar bizim hedef kitlemizin dışındadır" diyen Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
“Biz bir defalığına infaz sürelerinde şartlı olarak beş yıllık ceza indirimi öneriyoruz. Bu önerimizin dayandığı asıl amil ve esaslar şu şekildedir: İç barış ve huzur ortamına katkı sağlamak, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişte sosyal, ekonomik ve toplumsal kucaklaşmayı bir nebze de olsa sağlamlaştırmak, cezaevlerinde insani olmayan birikme ve yığılmaları sadeleştirmek, FETÖ'cü hakim ve savcıların adalet ve hukuka vermiş olduğu tahribatları gidermek, kader mahkumu diye tarif ettiğimiz tutuklu ve mahkumları şartlı da olsa sağduyuyla sahiplenmektir. Teklifimiz ne genel, ne de özel aftır. Türk Ceza Kanunu'nun 65'inci maddesini dillendirenler, havanda su dövenlerdir. Maksatlı ve yanlı değerlendirmeler yapanlar, insanlık vicdanını yok sayanlardır. 'Rahşan affı tekerrür ediyor, Çakıcı affı geliyor, nitelikli çoğunluk gerekir, Anayasa Mahkemesi kanunun niteliğine bakar, eşitlik ilkesi doğrultusunda kapsamını emsal kararlarda olduğu üzere genişletir' diyenler, acele ve ezbere konuşanlardır. Biz teklifimizin her yönüyle tartışılmasını istiyoruz. Tartıştıkça daha makul ve müstesna neticelere ulaşacağımızı düşünüyoruz. Bizim şartlı ceza indirimi teklifimizin kapsamında terör suçundan hüküm giyenler, kadın, çocuk ve insan kasapları, tecavüz ve istismar suçluları yer almamaktadır. Biz teklifimizin her yönüyle tartışılmasını istiyoruz. Bunların haricinde şartlı ceza indirimi teklifimizin muhatabı cezaevlerindeki 162 bin 989 kişidir. Diyorlar ki, 'uyuşturucu tacirleri de kapsam içinde.' Diyorlar ki, 'çete ve organize suç örgütlerine de ceza indirimi getiriliyor.' Bir defa, uyuşturucu konusunda hiç kimse bize ayar veremez, söz söyleyemez. Milliyetçi Hareket Partisi zehir tacirleriyle, uyuşturucu baronlarıyla kıyasıya mücadeleyi öneren, kıran kırana uğraşmayı öngören, bunun için her faaliyet ve girişimde bulunan ahlaki bir zihniyete, milli bir zekaya haizdir."