Türkiye’nin farklı illerinde “Ölümden değil, yaşamdan yanayız!” diyerek barış kampanyası yürüten binlerce kadın, barış için attıkları 10 bin imzayı Meclis Başkanı İsmail Kahraman’a gönderdi.
Türkiye’nin farklı illerinde “Ölümden değil, yaşamdan yanayız!” diyerek barış kampanyası yürüten binlerce kadın, barış için attıkları 10 bin imzayı Meclis Başkanı İsmail Kahraman’a gönderdi.
“Ölümden değil, yaşamdan yanayız!” diyerek hedefledikleri 10 bin imzaya ulaşan kadınlar dün imzaları TBMM’ye göndermeden önce Ankara Yüksel caddesinde basın açıklaması yaptı.
Kadınlar, bölgede süren katliamlara sessiz kalmayacaklarını belirterek, teşhir edilen çıplak bedenlere ilişkin de “Onlar bizim onurumuzdur” dedi.
Barış için Kadın Girişimi’nin çağrısıyla başlatılan kampanyada 165 kadın ve LGBTİ örgütlenmesi, 10 binden fazla imzayı TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a gönderdi. Bu kampanyanın bir bileşeni olan Ankara Kadın Platformu adına basın açıklamasını Pelin Kalkan okudu. Kalkan, “‘Barış ve hakkikat bizim hakkımız, bunu hiç bir zaman kaybetmeden tesis etmek meclisin görevidir, müzakerelerin yeniden başlatılmasını ve kalıcı bir barış için çözüm yolları oluşturulmasını istiyoruz” dedi. Abluka altında katliamların yoğunlaştığını, hiçbir söze ve hukuka güvenlerinin kalmadığını belirten Kalkan, kadınların öldürüldükten sonra çıplak bedenlerinin teşhir edilmesine tanık olduklarını dile getirdi. Yalan ve katliam üzerine kurulu bir ülkede yaşatılmaya tahammülü kalmayanlar olarak hakikat ve barışın peşini bırakmayacaklarını söyleyen Kalkan, “Ancak gerçek bir barış ortamında güvende ve özgürce yaşayabileceğimizi biliyoruz” dedi. Kalkan; Cizre’ye, Silopi’ye, Sur’a, ablukaya, zorla göçe, yersiz yurtsuz kılınmaya, mahallelerinde kalmakta direnenlerin hain ilan edilmesine tanık olduklarını ifade etti. Kalkan, katledilen kadınların onurlşarı olduğunu belirterek, susyamayacaklarını ve itaat etmeyeceklerini söyledi.
KADINLAR BARIŞ SÜRECİNDE YER ALMAK İSTİYOR
Yapılan basın açıklamasından sonra söz alan Barış İçin Kadın Girişimi üyesi Nimet Tanrıkulu, “Ne yazık ki biz kadınlar savaşta ganimet olarak görülüyoruz” diyerek barış sürecinde yer almak istediklerini ve barış görüşmelerinin şeffat, cinsiyetçi yaklaşımlardan uzak olması gerektiğinin altını çizdi. Tanrıkulu, ‘’Gelinen bu savaş ortamının failini hep birlikte soracağız ve barış mücadelesini halka halka öreceğiz’’ dedi.
İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı ise, savaşa tanıklık etmenin bile zor olduğu bu günlerde şiddeti belgelemeye çalıştıklarını söyledi. Bodrum katlarından çıkarılan 82 cenazenin utancı içerisinde olduklarını ve cenazelerin bir kısmına da hala ulaşamadıklarını belirten Fincancı, barış bildirisine imza atan akademisyenlerin çoğunun kadın olduğuna dikkat çekti. Fincancı, “Barış gelene kadar mücadelemiz bitmeyecek” dedi.