Yıldırım, "DEAŞ'le mücadele için bölgenin yapısının zorla değiştirilmemesi için Türk varlığı orada kalmaya devam edecek" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Başika'daki TSK unsurlarının Irak'tan çekilmeyeceğini söyledi. Yıldırım, "DEAŞ'le mücadele için bölgenin yapısının zorla değiştirilmemesi için Türk varlığı orada kalmaya devam edecek" dedi.
İşte Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından notlar;
* Hainlere en güzel cevabı verdiniz. Herkesin Allah yar ve yardımcısı olsun. Türkiye tarih boyunca herkesin gözünün üzerinde olduğu bir ülke olmuştur. Türkiye'nin doğu ve batı medeniyetleri arasında bir geçiş noktasında olması.
* Türkiye ülkesini geleceğini inşa etmekle kalmıyor, farklı ülkelerde de barış sağlamaya devam ediyor. Etrafımızda istikrarsızlıklar var; Suriye, Irak, Karadeniz kuzeyinde yaşananların en başta etkilenen ülkesi Türkiye'dir. Türkiye birçok bakımdan bunun bedelini ödüyor.
* Mülteciler öncelikle Türkiye'nin yolunu tutuyor. Biz kapımıza geleni geri çeviremeyiz. Bütün kardeşlerimizi bağrımıza bastık, ekmeğimizi paylaştık. Biz bize yakışanı yaptık. Türkiye olarak aktif bir şekilde çabalarımızı sürdürüyoruz. Bütün bölgedeki paydaşlarla yakın temaslarımız devam ediyor.Türkiye sadece bölücü terörle uğraşmıyor aynı zamanda DEAŞ terör örgütüyle de amansız bir mücadele veriyor. Fırat Kalkanı'nı başlattık. Bunun amacı hudut güvenliği ile bölgedeki vatandaşlarımızın can vemal kaybını önlemek. Bin kilometrekarelik alan terör unsurlarından temizlenmiş, asli unsuru olan Suriyeli mülteciler yerleşmeye başladı. Cerablus 200 sivil varken, 2 bin - 2 bin 500 sivil hayatını yaşamaya başladı. Okullar açıldı. Biz için bir yerinden başladık. Suriye'nin normalleşmesi için işin bir yerinden başladık. Diğer ülkelerin de başlaması gerekiyor. Olumsuzluklara rağmen olumlu bir durum yaşarız umarım.Rusya, İran ve ABD ile temaslarımız sürüyor.
* Irak'ta Türk varlığı orada kalmaya devam edecektir. Bizim amacımız daha fazla insanlık dramının yaşanmaması, bölgedeki oldu bittilerinin önüne geçilmesidir. Irak hükümetinin haddi değildir. Bölücü terörle amansız bir mücadelemiz var. Terörle mücadelede yeni bir safhaya geçtik. Çukur siyaseti ile şehirlerimiz bölgelerimiz işgal edildi.
* Terör örgütünün Kürtlerle ilgili sorunu vardı. Bütün bu sorunu köklerini kazıyarak devam edeceğiz. Bunlar ne Kürtleri ne de Türkleri temsil ediyor. FETÖ de BETÖ de aynı merkezden kumanda ediliyor.Bunların iplerinin aynı yerde olduğunu gördük. Maksat Türkiye'yi oyalamak, ama başaramayacaklar. 15 Temmuz'da FETÖ'cüler dersini aldı, şimdi de BETÖ'cüler dersini almaya devam ediyor. Güvenlik güçlerimiz ensesinde. Hedef Türkiye'yi terörle anılan bir ülke olmaktan çıkarmak. Başarılı bir operasyon yürüyor, kırsal ve hudut boylarında. 12 ana merkezde polisimiz, askerimiz, korucularımız hepsi müthiş bir mücadele ediyor, ve bu mücadeleyi millet kazanacak.
* Şu anda bölgede terörle mücadeledeki destek yüzde 90'lara ulaşacak. Milletin dediğini yapmak zorundayız. Milletin dediğinin tersini yapanların neler yaşadığını görüyorsunuz. Zayıf bir hükümetle 15 Temmuz'u yaşasaydık bunların hiçbirini konuşamayacaktık. Ama baştacı bir Cumhurbaşkanı, 79 milyon kahraman halkıyla o gece destanlar yazdı bütün dünyayı ters köşe yaptı. Bazı dost bildiklerimiz birbirini tebrik ediyordu. Ama gün aydınlandığında mosmor oldular. O gece halkın gücü tankın gücünün üstüne çıkmıştır. Hesaplar alt üst olmuştur. Hepimiz ne kadar gurur duysak azdır.
* Ticaretin canlanması talebin artması için tedbirler alınması gerekiyor. Bazı tedbirler aldık biliyorsunuz. Bazı kararlar aldık, 15 milyar liralık piyasalarda ilave canlanmayı sağlayacak paketi yürürlüğe koyduk. Taksit sayısının 36'dan 48'e çıkarılması gibi, tüketici kartlarının 72 aya kadar yeniden yapılandırması konularını karara bağladık.Bankaların ticaret erbabımıza sanayicilerimize gerektiği kadar yardımcı olmadığı. Yaşatmak yerine tökezleyenlere bir tekmede ben vurayım konusu olmaz. Bir FETÖ meselsi var. İş alemi için ölçümüz çok nettir. Biz şirketleri değil, sorumlu şahısları cezalandıracağız.Şirketin ne kabahati var. İş aş evlerine ekmek götürüyorlar. Şirket çalışmaya devam edecek, ama şirket içinde mensup birileri varsa tabii ki onları ayıplamak bizim görevimiz. Ölçü bu. Mahkemeler her yerde kayyum atıyorlardı. Değişiklik yaptık. Dedik ki tüm şirketlere tek kayyum olacak TMSF olacak. TMSF bu konuda uzman, yıllardır bu işi yapıyor. Halka açık şirketlerin birden bire değerleri artmaya başladı. Şunu unutmayalım türkiye hukuk devleti. Biz işin icraat yürütme tarafındayız. Yasama da Meclis de işini takip edecek. Ama vatandaş onlara hesap sormaz. Önce bize sorar. Eğer FETÖ mücadelesinde ortada keyfi karar veren varsa bunları tek tek ele alıp gereğini yapacağız.