Birleşik Metal-İş açıkladığı seçim manifestosunda sendikal, ekonomik taleplerden iş cinayeti ve kreş talebine kadar işçilerin taleplerini sıraladı.
DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası seçim manifestosunu açıkladı. Birleşik Metal-İş Bilim ve Danışma Kurulu üyesi birçok akademisyenin katkısıyla hazırlanan ve Taksim’de bulunan bir otelde duyurulan manifestoda sendikal, ekonomik taleplerden, iş cinayeti ve kreş talebine kadar işçilerin birçok talebi sıralandı.
Türkiye’nin 24 Haziran 2018 tarihinde cumhuriyet döneminin en kritik seçimlerinden birine gideceğini hatırlatan Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, seçime giren parti ve adaylara taleplerini özetle şöyle sıraladı:
- Zorunlu ara buluculuk uygulaması derhal son bulmalıdır.
- Emeklilik yaşı kademeli olarak düşürülmeli ve emekli maaşları insanca yaşanabilir bir düzeye yükseltilmelidir.
- Asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır.
- Emekçinin ödediği dolaylı vergiler yerine, kâr, rant ve servetten alınan dolaysız vergilere ağırlık verilmelidir.
- İş güvencesinin kapsamı genişletilmeli, esnek ve güvencesiz çalışmayı kolaylaştıran taşeron çalıştırma, kiralık işçilik ve sözleşmeli personel düzenlemeleri uygulamalara son verilmelidir. Özel istihdam büroları kapatılmalıdır.
- Başta grev hakkı olmak üzere sendikal haklar önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.
- Grev yasakları kalkmalı, bu çerçevede bakanlar kurulunun grev erteleme yetkisine son verilmelidir.
- Sendikanın bir işyerinde toplusözleşme yapabilmesi için işçinin irade beyanı yeterli olmalıdır. Sendikalar arası uyuşmazlık durumunda yetki meselesi referandumla çözülmelidir. İşyeri ve iş kolu barajı gibi işçi ile işveren arasındaki ilişkilere devletin doğrudan müdahalesine olanak tanıyan düzenlemeler kaldırılmalıdır.
- Özelleştirme uygulamalarına son verilmeli, geçmişte özelleştirilmiş kurumların kamuya kazandırmanın yolları aranmalıdır.
İŞÇİ ÖDEMESİN, KAMUYA YIKILMASIN
- Krizin maliyetinin kamuya yıkılmasının önüne geçilmelidir.
- Kamu kaynaklarının, şirketlerin borçlarının üstlenmesinin önüne geçilmelidir.
- Kriz sürecinde ihtiyaç kredilerini ve kredi kartı borçlarını ödemekte güçlük çeken halka da borçların yeniden takvimlendirilmesi borç yüklerinin azaltılması sağlanmalıdır.
- Şirketlerin iflası halinde, üretim ve istihdamın devam etmesinin koşulları aranmalı ve farklı kolektif mülkiyet biçimleri altında emekçilerin yönetim ve denetimde etkin kılınması sağlanmalıdır.
İNSANİ ÇALIŞMA YAŞANABİLİR ÜCRET!
- İşsizlik fonu amacı dışında kullanılmamalı
- Ülkemizde her gün 5-6 işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiği gerçeği çerçevesinde, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda etkin önlemler alınmalı, denetimler artırılmalı, yaptırımlar ve cezalar caydırıcı hale getirilmeli.
- Kadının istihdama katılımında en büyük engellerden olan çocuk bakımı kamusal bir hizmet olarak sunulmalıdır.
- Asgari ücret, işçinin ailesi ile birlikte insanca yaşayabileceği bir ücret düzeyine yükseltilmelidir.
Demokratik bir anayasa bu ülkenin 1980 askeri darbesinden bu yana en büyük özlemi olduğu belirtilen açıklamada, “Tüm hak ve özgürlüklerin tanındığı, yasama yürütme ve yargının eşit ve dengeli bir biçimde yapılandırıldığı, yargının bağımsızlığının güvence altına alındığı laik, demokratik ve sosyal bir anayasa hayata geçirilmelidir” denildi.