NECDET ÖZSAYGIN

Açıklama şöyleydi;

Son haftalarda Rosa Kadın Derneğine ve Kürt kadın hareketine yönelik artan baskılara hukuksuzluğa endişe ve öfkeyle tanıklık ediyoruz.Cezaevlerinden kadınlara ve çocuklara şiddet uygulayanların tedbirsiz salıverilmesiyle boşaltılan yerler kadınların özgürlüğü için hakları için şiddetten uzak yaşamaları için dur durak bilmeden çalışan kadınlarla dolduruluyor.Bu kadınların böbrek hastası bir çocuğu olması veya Barış annesi Makbule Özbek 70 yaşın üstünde olmaları bile hukuksuzca tutuklanmalarına virüs ile baş başa bırakılmalarına engel olmadı.Pandemi koşullarında dahi kadınlara adres olmuş olan Rosa Kadın Derneğini Kürt kadınların örgütlülüğünü kriminalize etme çabalarına cevabımız kadın dayanışması.

Gözaltılar yetmedi.Birde geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da gözaltı sırasında kadınlara çıplak arama yapıldığını,gözlerinin bağlanarak çıplak fotoğraflarının çekildiğini,bir önceki dönem Van Edremit Belediyesi Eş Başkanı ve TJA aktivisti Sevil Rojbin Çetin’e kendi evinde köpeklerin saldırtıldığını,yasadışı şiddet nedeniyle hastane kontrolüne tekerlekli sandalyeyle gitmek zorunda kaldığını duyuyoruz.İşkencenin,cinsel işkencenin insanlık suçu olduğunu hatırlatıyoruz.

Üstünün örtülmesine,faillerin cezasız kalmasına izin vermiyoruz.Pazartesi Ankara’da Salı İzmir’de olduğu gibi bu günde İstanbul’da sokaktayız.Sesini çıkartan kadınlara yönelik işkenceyi olağanlaştırma çabalarına karşı susmuyoruz.

Sessizliğin sonucunun işkencenin yaygınlaşması olacağını iyi biliyoruz.Hep birlikte soruyoruz.Rojbin’e ve diğer arkadaşlarımıza şiddet uygulayan, yürüyemez hale getirerek suç işleyen polisler kim?Bir soruşturma başlatıldı mı?Unutmayın,failleri korumak suça ortak olmaktır.Kadınlara yapılan işkenceyi belgeleyen avukat değil,failler ifadeye çağrılmalı,yargılanmalı.Biz kadınlar birbirimizin güvencesiyiz,sonuna kadar takipçisi olacağız.