Necdet Özsaygın

KESK üyesi olup, Kanun Hükmünde Kararname’ ile işlerinden ihraç edilen kamu emekçileri dün Kadıköy’de üyesi oldukları  sendika önünde bir basın açıklaması yaptılar.

Açıklamalarında şunları söylediler;

Bizler İstanbul KHK’ile haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilmiş KESK’li kamu emekçileriyiz.AKP iktidarı 15 temmuz darbe girişimini fırsata çevirerek laik,bilimsel,parasız,anadilin de eğitimden yana olan öğretmenleri eşit ve parasız kamusal hizmetini savunan kamu emekçilerini yani bizleri ihraç etti.Mahkeme yollarının kapatıldığı,çalışma hakkının tümden gasp edildiği,emeğimiz ve hakkımız olan mesleğimize dönmemizin OHAL komisyonu denilen ucube bir kurumun hukuk dışı kararlarına terk edildiği bu sürece  karşı KESK İstanbul Şubeler platformu çatısı altında 70 hafta boyunca Bakırköy, Kadıköy ve Kartal meydanlarında direniş gerçekleştirdik.İki arkadaşımız her hafta Pazartesi günü Bakırköy meydanında eylemlerini sürdürmektedir.

Bizler 70 haftalık direnişimiz bitmiş olsada yan yana gelemeye çeşitli etkinlikler düzenlemeye ve mücadelemizi  sürdürmeye devam ediyoruz. Bu 70 haftalık direnişi gerçekleştiren emekçiler olarak ihraç edilen kamu emekçilerini bir araya getirmek yaşadıkları sorunları tartışmalarını sağlamak ve hukuki alanda ki gelişmeler hakkında bilgi edinmelerini sağlamak amacıyla panel yapmaya karar verdik.Panel kararını aldıktan sonra kararımızı paylaşmak ve destek istemek için öncelikle KESK İstanbul şubeler platformu dönem yürütmesinden görüşme talep ettik.Şubeler platformu dönem yürütmesi  ne konuşacağımızı dahi bilmeden görüşme talebimizi reddetti.Bizler KESK üyesi emekçiler olarak şubeler platformunun kendileri ile görüşmek isteyen üyelerinin görüşme talebini dahi reddettikleri bir durumla ilk kez karşılaşıyoruz.Şubeler platformu dönem yürütmesinin bu tutumu 70 hafta boyunca KESK önlükleri ve İstanbul şubeler platformu çatısı altında sürdürdüğümüz direnişe saygısızlık,üyeler ile sendikalar arasında ki hukukun ayaklar altına alınması ve sendikalarımızın demokratik işleyişine-tüzüğüne aykırı bürokratik bir işleyişin göstergesidir..

Şubeler platformunun görüşme talebimizi reddetmesi ve çalışmalarımıza destek vermeyeceğinin anlaşılması üzerine,Eğitim Sen 2 nolu şube,BES 3 nolu şube ve Yapı Yol Sen Marmara bölge şubesi tarafından kullanılan Kadıköy binası salonunun panel için tahsis edilmesi amacıyla çeşitli görüşmeler gerçekleştirdik.Bu kapsamda BES İstanbul 3 nolu şube ile yaptığımız görüşmede önce ‘’Böyle bir etkinlik çok iyi olur,yer konusu sorun olmaz’’denmiş.Fakat ne hikmetse kısa bir süre sonra Şube yönetim kurulunun panel yeri verilmemesi  yönünde karar aldığı bildirilmiştir.Ardından yazılı dilekçe ile şube üyesi arkadaşlarımızca başvuru yapılmış,yaptığımız başvuruya karşılık gerekçe yazılmasına dahi ihtiyaç duyulmaksızın Eğitim Sen,BES ve Yapı Yol Sen Kadıköy şubelerinin ortak kararı ile ‘’Salon tahsisi konusunda ki talebimizin karşılanmayacağı’’yazılı olarak bildirilmiştir.

Bizler KESK’in büyümesi ve gelişmesi,kamu emekçilerinin özlük ve ekonomik haklarının geliştirilmesi, toplantı,gösteri,yürüyüş ve emekçilerin örgütlenme hakkının önündeki  engellerin aşılması için büyük emekler vermiş ihraç edilerek büyük bir bedel ödemiş olan kamu emekçileriyiz.Bizler böylesi zor bir dönemde bürokratik işlemlere dahi gerek kalmaksızın sendikanın kurumlarının bize açık olmasını beklerdik.Bir taraftan örgütlenme,toplantı,gösteri ve yürüyüş hakkını savunacaksınız diğer taraftan üyelerinizle görüşmeyi dahi reddedecek panel gibi son derece meşru bir toplantı için yer vermeyeceksiniz.Bir taraftan demokratik değerleri savunduğunuzu söyleyeceksiniz diğer taraftan bırakın başka kurumları kendi üyelerinize dahi sendikanın kapılarını kapatacaksınız.Bir taraftan ihraçlara karşı mücadele ediyoruz diyeceksiniz diğer taraftan ihraç edilmiş ve 70 hafta boyunca KESK önlükleri ile en zor koşullar altında direniş gerçekleştirmiş kamu emekçilerinin yapmak istedikleri panel için yer talep etmelerini en kaba biçimde reddedeceksiniz.

Sendikalarının kapılarını üyelerine kapatan, görüşme taleplerini reddeden bu tutum KESK’in ve kamu emekçilerinin mücadele tarihine dikilmiş bir utanç abidesidir.Bu utancı KESK’e yakıştıramayan ve bu utanca ortak olmayan tüm KESK üyesi emekçileri ve demokratik kamuoyunu bu bürokratik tutuma tavır almaya davet ediyoruz.

Sendika kapıları üyelere kapatılamaz. Sendika örgütlenme ve faaliyet alanlarımızdır.Hiç kimsenin sendika salonlarını üyelerine kapatma hakkı ve yetkisi yoktur.Bizim sendikalarımızda böyle bir işleyiş de söz konusu olamaz.

Bizler ihraç edilen, onurlu bir direniş ateşinde yan yana gelen ve onlarca hafta sürdürdüğümüz direnişle KESK’in fiili-meşru mücadele bayrağını yükseklerde tutan emekçiler olarak bu gerici ve anti demokratik tutumu kabul etmiyoruz.

Her ne kadar sendika salonunun fiilen kullanılması bizim doğal hakkımız olsa da içinden geçmekte olduğumuz dönemin özgünlükleri ve kamu emekçi hareketinin çok ciddi sorunlarla karşı karşıya olmasından kaynaklı bu yola başvurmadık ve panel yerini değiştirdik. Sendikaların üyelerine karşı gösterilen bu yasakçı tutumu kamu emekçilerinin ve demokratik kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz. Başta KESK üyesi kamu emekçileri olmak üzere tüm devrimci demokrat yurtsever kurum ve örgütleri KESK İstanbul Şubeler platformu dönem yürütmesi ile salonları üyelerine yasaklayan şubelerin bu tutumuna karşı ses çıkarmaya davet ediyoruz.

Yaşasın onurlu, örgütlü mücadelemiz!