CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, 6 yıl önce yaptığı bazı sosyal medya paylaşımları nedeniyle bugün hâkim karşısına çıktı. Cumhurbaşkanı'na hakaret, Türkiye Cumhuriyeti devletini alenen aşağılama, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek ve terör örgütü propagandası yapmak iddiasıyla 37. Ağır Ceza Mahkemesinde 17 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Kaftancıoğlu'nun duruşması, 18 Temmuz'a ertelendi. Hâkim, Kaftancıoğlu'nun avukatlarının ek savunma süresi talebini ilk olarak kabul etmezken; daha sonrasında ise bu talebi kabul ederek duruşmayı erteledi. 

Duruşma çıkışında adliye önünde bir açıklama yapan Kaftancıoğlu, "6-7 yıl önce attığım tweetlerden dolayı ve en önemlisi 31 Mart zaferinden hemen sonra suçlanıyorum. Yıllar sonra bu söylemlerimin dava konusu edilmesinin tek bir sebebi var: O kaybetti, biz kazandık ve biz mevsimi başladı" dedi. 'Bir insan, kadın, anne ve hekim olarak toplumsal olaylara ilişkin tepkiler vermesinden daha doğal bir durum olamayacağını' ifade eden Kaftancıoğlu, "Meselenin özü şudur: İstanbul’dan yanan umut ışığı birini rahatsız etti. O biri halktan, sandıktan karşılık bulamadığı için şahsım üzerinden toplumsal muhalefete gözdağı vermek istiyor" diye ekledi. 

Kaftancıoğlu’nun duruşmasını Çağlayan Adliyesi önünde bekleyen çoğunluğu CHP’li bir grup da takip etti. Birkaç yüz kişilik grup ara ara “Hak, hukuk, adalet” sloganları attı.

Kaftancıoğlu: Hukuk sistemine geçmiş olsun

Duruşma salonundan alkışlar eşliğinde çıkan Kaftancıoğlu, kendisine "Geçmiş olsun" diyenlere "Hukuk sistemine geçmiş olsun" yanıtını verdi. Daha sonra adliye önünde bir açıklama daha yapan Kaftancıoğlu, şunları söyledi:

"Bu sıcağın altında destek için gelenlere teşekkür ediyorum. Herkesin yapacağı daha önemli işleri varken bu davada biz bir araya gelmek zorunda kaldık. Soruşturma aşamasından, iddianamenin oluşturulmasına kadar baştan sona hukuksuz bir süreçle karşı karşıyayız. Öncelikle kamuoyunun böylesine bir meseleyle meşgul edilmesinden vicdanen rahatsızlık duyduğumu ifade etmek istiyorum.

"O kaybetti, biz kazandık ve biz mevsimi başladı"

Hakkımda hazırlanan iddianamedeki suçlamaları asla kabul etmiyorum. Burada yargılanması gerekenler yargıya emir ve talimat  verenlerdir. 6-7 yıl önce attığım tweetlerden dolayı ve en önemlisi 31 Mart zaferinden hemen sonra suçlanıyorum. Yıllar sonra bu söylemlerimin dava konusu edilmesinin tek bir sebebi var: O kaybetti, biz kazandık ve biz mevsimi başladı.

Benim öncelikle bir insan, bir kadın, bir anne, bir hekim ve bir siyasetçi olarak toplumsal olaylara ilişkin tepkiler vermemden daha doğal bir durum olamaz. İstanbul'dan yanan umut ışığı birilerini rahatsız etti. Ben yazdıklarımın ve söylediklerimin bir suç olmadığını tam tersi bu suçu işleyenleri kamuoyu önünde açık, net göstermek ve teşhir etmek olduğunu düşünüyorum. Bunun da asli siyasi ve toplumsal sorumluluğum olduğunu savunuyorum.

Soruşturma dosyası İl Başkanı olmamdan hemen sonra, iddianame 31 Mart'tan sonra hazırlandı. 23 Haziran seçimlerinin hemen ardından hâkim karşısına çıktım. Tüm hukuki haklarımı sonuna kadar savunacağım. Ek süre talep ettik. Her ne kadar zorlansak da... Yine yargı hızlı çalışarak 18 Temmuz'a gün verdi. Ben bu yüzden bu mevsime biz mevsimi diyorum."