Ekim devriminden günümüze sosyalizm üzerine görüşlerini ve yorumlarını paylaşan Çaralan’ın yanı sıra katılımcılar da görüş ve yorumlarıyla söyleşiye değerli katkılarda bulundular.

Ekim Devriminin 100.Yılı nedeniyle Devrimci Kültür ve Dostluk Derneği’nin Kadıköy’de düzenlediği Dostça Söyleşiler toplantısına konuşmacı olarak katılan Evrensel Gazetesi yazarı İhsan Çaralan, küreselleşmenin de kapitalizmin krizine çare olmadığını ifade ederek, dünya’da sosyalizme olan ihtiyaç hala yakıcı bir şekilde gerekliliğini koruyor”dedi.

HER YERDE  EKİM DEVRİMİ VE SOSYALİZM KONUŞULUYOR

Ekim Devriminin tarihsel gelişimi özetleyerek konuşmasına başlayan Çaralan, Ekim Devriminin ve sosyalizmin dünyada yoğun bir şekilde konuşulduğunu, il, ilçe ve kasabalara kadar en çok konuşulan ülkelerin başında ise Türkiye’nin geldiğini, bunun ise sosyalizm adına iyi bir şey olduğunu söyledi.

Ekim devriminin  kapitalizm karşısında ilk defa  yeni bir sistemi çıkarmanın ve proleteryanın kendi adına tarih sahnesine çıkması ve damgasını vurması anlamına geldiğine dikkat çeken Çaralan, “Ekim devrimi  bilimsel sosyalizm, işçi sınıfı ve proleterya partisi  arasındaki doğrudan ve güçlü bağın sonucu ve zaferidir”dedi.

EKİM DEVRİMİNİN DÜNYADAKİ ROLÜ

Çaralan,” Ekim devrimi  dünya sistemini ikiye ayırdığı gibi, işçi sınıfı eylemliliklerini ulusal çaptan ve sıkışıklıktan çıkarıp uluslar arası alana taşımıştır.Elbette daha öncede işçi sınıfı eylemlilikleri ve mücadelesi vardı ama Ekim Devrimi ile dünya çapında bir karakter kazandı” dedi.

Ekim devriminin yeni devrimlere yol gösterici olduğu gibi, çoğu ülkelerde  ekonomik, demokratik ve sendikal hakların tanınmasına ve bunun için iklim oluşmasına önayak olduğuna da vurgu yapan Çaralan,”kapitalizm keyfiyetinden değil, Ekim devrimi ve beraberinde gelişen mücadeleler sonucu kendini islah etmeye başlamıştır. Burjuva demokrasi ve bunun getirdiği bazı haklar bile ekim Devriminin yaratığı suçlar nedeniyle terbiye olmuştur”diye konuştu.

Emperylaim ve kapitalizmin Ekim devrimi ve yeni bir sistemin doğuşu karşısında, savaşını daha acımasız ve amansız boyuta taşıdığını, faşizm dahil tüm araçları kullanarak sosyalizme savaş açtığını  dile getiren Çaralan,”2 Dünya savaşı aynı zamanda sosyalizme karşı bir savaştır”dedi.

KÜRESELLEŞME ÇÖZÜM OLMADI

Küreselleşmenin sermayenin sınır tanımadan  dolaşımının sağlanması ve sosyalizmin vaatlerinin kapitalizm tarafından gerçekleştirilebileceği tezi üzerine oturtulduğuna dikkat çeken Çaralan, “Oysa küreselleşme barış, gelecek ve refah sağlayamamıştır. Aksine küreselleşme  savaşları, krizi, yoksul ülkelerden gelişmiş ülkelere doğru göçleri körüklemiş ve başlatmıştır. Küreselleşme kapitalim için çözüm olmamıştır. Küreselleşme çökmüştür. Burjuva ütopyasıdır. Kapitalizmin ideologları küreselleşmeninin insanlığın  sorunlarına çözüm olamayacağını kabul etmiş durumda. ”diye konuştu.

Ekim Devrimi üzerine açıklamalarını sürdüren Çaralan, geçmişte Ekim devrimi, sosyalizm ve kazandığı uluslararası etkisine karşı savaş, soğuk savaş  ve faşizm uygulamalarının bugünde çeşitlenerek sürdüğünü, halkların talepleri karşısında müdahaleler, savaşların birbirini izlediği söyledi. Çaralan, “Emperyalizm yönetemez durumda. Her yere müdahalelerde bulunuyorlar. Krizleri başka krizlerle atlatmaya çalışıyorlar.Ama çözüm bulamıyorlar.”dedi.

GELECEK SOSYALİZMDE

Çaralan konuşmasını şöyle tamamladı: “Sosyalizmin insanlık için kurtuluş olmaya devam ettiğini, Ekim devriminden çıkarılacak en önemli dersin ise bilisel sosyalizm ile işçi sınıfı ve işçi sınıfı partinin bağının birbirini tamamlayacak şekilde kurulmasıdır. Bu üçlüyü bir araya getirdiğinizde ve her ülkenin koşullarına uygun mücadelelerle sosyalizme ulaşabiliriz. Bugün görünen o ki, işçi sınıfı ağırlıkla Ekim devriminin  ana gövdesi dışında kalıyor.Ancak, inatla ve ısrarla bilimsel sosyalizme sarılmalıyız. Çünkü, insanlığın geleceği oradadır.”dedi.

Konuşmacılar ise, dünyada yaşanan devrimlerden örnekler vererek çeşitli değerlendirmelerde bulundular. Ekim devriminin insanlığa kurtuluş yolu açtığına dikkat çeken konuşmacılar, insanlığın geleceğinin sosyalizmde, sosyalizme geçişinde her ülkenin koşullarına uygun metodlarla olabileceğine vurgu yaptılar.

Öte yandan, Ekim devriminin yanısıra  Çin, Vietnam ve Küba devrimleri ile ilgili değerlendirmelere yer verildi.