Cumartesi Anneleri, 46 kişi hakkında açılan davanın duruşması öncesi Çağlayan'daki İstanbul adliyesi önünde yaptığı açıklamada, "Galatasaray Meydanı'ndan vazgeçmeyeceğiz" dediler.
Cumartesi Anneleri'nin Galatasaray Meydanı'nda 700. hafta eylemine yönelik polis saldırısında gözaltına alınan 46 kişi hakkında açılan davanın ikinci duruşması İstanbul 21. Asliye Ceza Mahkemesinde görülüyor. Duruşma öncesi adliye önünde açıklama yapıldı.
Basın açıklamasına HDP Milletvekilleri Züleyha Gülüm, Oya Ersoy, Musa Piroğlu, Dilşat Canbaz, Hüda Kaya, CHP Milletvekilleri Ali Şeker, Mahmut Tanal, Turan Aydoğan, Sezgin Tanrıkulu, Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, Van Barosu, İstanbul Barosu, İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan'ın yanı sıra çok sayıda insan hakları savunucusu katıldı.
Eylemde konuşan Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, "Cumartesi Anneleri ile dayanışmak için geldik. Bu onurlu mücadeleyi, bu adalet talebini Diyarbakır Barosu her koşulda destek verecek ve davayı da takip edecek. Cumartesi Anneleri'nin bu onurlu mücadelesini kutluyorum, mücadelelerinde yanındayız" diye kaydetti.
İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ise "Bugün bu davanın derhal beraatle sonuçlanması gerekiyor. Bu dava hak arayan, adalet arayan, hakikat arayan anneleri, kayıp yakınlarını, insan hakları savunucularını yıldırmak için açılan bir davadır. Fakat unutulan bir şey var. Her zaman adalet ve hakikat arayışı kazanır ve meşrudur. Bu tarz davalarla insan hakları savunucularıyla, Cumartesi Annelerini kimse yıldırmaya kalkmasın, çünkü bu davanın hiçbir şekilde açılma koşulu yoktur. Bu davayı açtıranlar aslında Türkiye'de olup bitenleri baktığımızda kendilerinin sanık sandalyesinde yargılanması gerekiyor" dedi.
Basın açıklamasını gözaltında kaybedilen Ferhat Tepe'nin kardeşi Ayşe Tepe okudu. "Kimiz biz? Neden buradayız?" diye soran Tepe, "Biz evlatları, yakınları güvenlik görevlileri tarafından kaybedilenleriz. Yıllardır kayıplarını arayanlarız. Yıllardır Galatasaray Meydanı'nda 'evlatlarımızın hiç olmazsa kemiklerini verin' diye haykıranlarız. Sevdiklerimizin mezarlarına bırakamadığımız karanfilleri göğsümüzde taşıyanlarız. Biz, 850 hafta boyunca dünyanın en barışçıl, en haklı mücadelesini yürüten anneleriz, evlatlarız, kardeşleriz, hak savunucularıyız.Biz, taleplerimize kulaklarını tıkayanlar tarafından yaka paça gözaltına alınan, şiddet görenleriz. Biz, Anayasal hakkımızı kullandığımız, 'evlatlarımız nerede' dediğimiz için mahkeme mahkeme süründürülmek istenen, yıldırılıp sesi kısılmak istenenleriz. Ama biz aynı zamanda asla yılmayanlarız. Biz susmayanlarız. Biz vazgeçmeyenleriz. Kaybedilen her bir evladımızın akıbetini öğrenene kadar pes etmeyecek olanlarız. Bugün burada yargılanan bu pes etmeyen irademizdir" diye belirtti.
Bugün burada yargılananın anayasal hakları olduğunu vurgulayan Tepe, "Anayasal haklarımızı kullanmaktan vazgeçmeyeceğiz. Bu hakkımızı kullanmak için seçtiğimiz ve 700 hafta boyunca bizden kaynaklanan tek bir olay çıkmadan oturduğumuz Galatasaray Meydanı'ndan vaz geçmeyeceğiz. Bir değil bin dava da açsanız biz asıl davamızdan, 'evlatlarımız nerede' diye haykırmaktan asla ama asla vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.