Deniz Poyraz'ı katleden Onur Gencer'in yargılanacağı davanın ilk duruşması için yüzlerce kişi Adliye önünde buluştu.
Deniz'in katledilmesiyle bir kaos yaratılmak istendiğinin altını çizen HDP Eş Genel Başkanı Buldan, "Türkiye halkları buna izin vermedi" dedi.
Faşist tetikçi Onur Gencer'in yargılanacağı dava başlıyor. HDP İzmir İl binasına yönelik silahlı saldırı düzenleyerek Deniz Poyraz'ı katleden tetikçi Onur Gencer'in İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek duruşması için birçok kentten yüzlerce kişi İzmir Adliyesi önünde buluştu.
"Deniz Poyraz isyanımızdır" yazılı pankart ile Deniz'in fotoğraflarını taşıyan yüzlerce kişi adliye önünde açıklama yaptı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldun, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Esengül Demir, Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Sözcüsü Çiçek Otlu, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, SODAP Eş Sözcüsü Sevtap Akdağ, Yeşiller ve Sol Parti Eş Sözcüsü Ayşe Erdem, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur, EMEP, Halkevleri, DİSK, TÖP, Devrimci Parti, Alevi Bektaşi Dernekleri, Kadınlar Birlikte Güçlü ve Barış Annelerinden temsilciler, HDP, CHP ve TİP milletvekilleri, birçok kentten baro yönetimleri, demokratik kitle örgütleri, siyasi parti temsilcisi katıldı.
BULDAN: TÜRKİYE HALKLARI KAOSA İZİN VERMEDİ
Söz alan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, 17 Haziran'da gerçekleşen katliamın arkasındaki güçlerin, emri verenlerin, faşist Onur Gencer'in tetiği çekmesi için yönlendirenlerin hala açığa çıkmadığını kaydetti. Buldan, "Deniz'i katlederken büyük kaos planladılar, bu ülkenin barışına aynı zamanda kurşun sıktılar. Deniz'e sıkılan kurşun elbette bu ülkede birlikte yaşam umuduna da sıkılan kurşundu. Deniz'e sıkılan kurşun aynı zamanda barış ve demokrasiye sıkılan kurşundu. Bu kurşunu sıkmak için katili partimize gönderenler bir kaosun peşindeydiler. Ama Türkiye halkları bu kaosun yaşanmasına izin vermedi" dedi.
'FAİLLER ORTAYA ÇIKMADIKÇA CİNAYETLER DEVAM EDECEK'
İktidarın dili, nefreti ve öfkesinin HDP'yi her gün hedef göstermesinin Deniz'in öldürülmesi ve katillerin yönlendirilmesine neden olduğunu kaydeden Buldan, "O günkü atmosfer, iktidarın dilinden asla bağımsız ele alınamaz. Roboski Katliamının katilleri ortaya çıkmadığı sürece, Ankara Garı'nın, Suruç'un katilleri ortaya çıkmadığı sürece, Deniz'in katillerinin arkasındaki güçler ortaya çıkmadığı sürece bu ülkede ne yazık ki cinayetler devam edecek gibi görünüyor" diye belirtti.
Bu saldırının bir benzerinin İstanbul Bahçelievler İlçe Örgütü'ne yönelik bir kez daha denendiğine dikkat çeken Buldan, "Türkiye halkları sizin faşizminize, ırkçılığınıza, sizin insanları birbirine düşürmenize asla izin vermeyecek. Bugün İzmir Adliyesinde bir katil yargılanacak. Ancak bu katilin arkasındaki güçler yargılanmadığı sürece ve onlar hesap vermediği sürece bu iş bitmeyecek. Katilin olayı gerçekleştirmeden önce Mınbiç'e gidip eğitim aldığını herkes biliyor. Orada eğitim aldıktan sonra buraya tekrar geldiğini ve bu cinayeti işlediğini hepimiz biliyoruz. Minbiç'te eğitim alıp milli ve yerli bir katil haline gelerek, bir IŞİD'li pozisyonuna bürünerek Türkiye'ye gönderilmesi onu tam bir kaos planını hayata geçirmek için uygun bir zemin haline getirdi" ifadelerini kullandı.
'AĞABABALARININ ORTAYA ÇIKMASIYLA BU İŞ BİTER
Buldan, şöyle devam etti: "Bu katil İzmir Emniyet Müdürlüğünü 27 kez aramasına rağmen kiminle görüştüğünü, kimlerle görüştürüldüğünü halen açığa çıkarmayan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Emniyet Müdürlüğünde kimlerle görüştü, bunu sorgulayacağız. Olayın üzerinden 7 ay geçti. Bu 7 ay süresince katilden başa hiç kimse tespit edilmedi. Telefon kayıtlarının incelenmesine, görgü tanıklarına rağmen bu katilden başka kimse tespit edilemedi .Bu katil sadece tetiği çeken katil değildir, bu katil arkasındaki güçlerle yani ağababalarıyla beraber tetiği çeken bir katildir. Bunun için siz sorgulamazsanız elbette biz sorgulayacağız. Bugün bu duruşma başta olmak üzere bundan sonraki bütün duruşmalarda hukukçularımız bu soruşturmayı en iyi şekilde yapacak. Bu katilin ağababalarının da ortaya çıkmasıyla bu iş biter.
'SANA SÖZ DENİZ YOLDAŞIM, KATİLLER HESAP VERECEK'
Sana söz veriyoruz Deniz yoldaşım, yattığın yerde gözün arkada kalmasın. Daha senin kanın kurumadan Bahçelievler'de saldırı girişiminde bulunanlara sesleniyoruz: Deniz'in katilleri hesap verecek, yönlendirenler hesap verecek, arkasındaki güçler bu ülkeye, kadınlara ve partimize hesap verecek. Biz bu ülkeye barışın, demokrasinin, adaletin gelmesi için büyük çabalar sarf ederken, bu ülkede kaos yaratmaya çalışanlar ve savaş yanlısı olanlar bilsin ki asla demokratik yönetimden, hukuktan ve adaletten vazgeçmeyeceğiz."
TANRIKULU: TETİKÇİLERE SAHİP ÇIKIYORLAR
Cumhuriyet Halk Partisi (HDP) milletvekili Sezgin Tanrıkulu da Deniz'in katledilmesini, öncesi ve sonrası yaşananlarla değerlendirmek gerektiğinin altını çizdi. Süreci katliamın organize işlendiğine kanıt olduğunu kaydeden Tanrıkulu, "Çok yakın zamanda gerçekleşen iki mahkeme kararı önümüzdeki süreç bakımından da bizlere işaret sunuyor" dedi. Umut Kitabevine bomba atan sanıkların suç üstü yakalanmasına rağmen haklarında verilen beraat kararı ve Cizre JİTEM davasında sanıkların beraat ettirildiğini vurgulayan Tanrıkulu, "Bu beraat kararları bize, ‘bakın tetikçiler ne olursa olsun, dönem değişir ama biz sizlere sahip çıkarız' mesajı veriyor" diye konuştu.
BAŞ: FAİLLER HESAP VERENE KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş da, "Bütün bu katliamların failleri açığa çıkartılana kadar, hepsi halka hesap verene kadar, Kürt halkı özgürleşene kadar hep birlikte bu ülkede barışı kurana kadar dayanışmamız, mücadelemiz devam edeceğiz" ifadelerini kulandı.
KBG: BU DAVA ÖLDÜRÜLEN BİNLERİN DAVASIDIR
Konuşmaların ardından Kadınlar Birlikte Güçlü (KBG) açıklama yaptı. Basın metnini okuyan Didar Gül, şu ifadeleri kullandı: "Bugün burada başlayan bir cinayet davası değildir. Bugün burada memleketimizde kadın olmanın, yoksul olmanın, Kürt olmanın ve haksızlığa, adaletsizliğe, eşitsizliğe, erkek egemen düzene isyan etmenin susturuluşunun davası başlamakta. Bu yüzdendir ki bu dava Kürtlerin, kadınların, yoksulların, yok sayılanların, öldürülen binlerin davasıdır."
"Deniz Poyraz ölümsüzdür", "Erkek adalet değil gerçek adalet" sloganlarıyla açıklama sona erdi.
Etha