Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın müzayedede satışa çıkartılan 'idam hükmü'nü yırtmak için satın alan Mehmet Özgür Boza, gelen öneriler üzerine yeni bir karar aldı. Boza, hükmü tıpkıbasımlarla çoğaltıp maddi değer biçilemez hale getirecek.

Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam kararı, 18 Kasım’da Pera Mezat Müzayedecilik tarafından 5 bin liradan açık arttırmaya çıkarıldı. Bir eğitim danışmanlığı şirketinin sahibi Mehmet Özgür Boza, o müzayedeye katıldı ve 47 bin 500 lira ödeyerek Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ile Hüseyin İnan’ın idam hükmünün orijinal belgesini satın aldı.

Boza, önce sosyal medyadan belgeyi yırtıp atacağını ilan etti. Ancak gelen öneriler üzerine bu fikrinden vazgeçti. Öneride bulunanlar arasında eski Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ile hukukçu Prof. Dr. Turgut Tarhanlı da vardı. Günay “Ankara Ulucanlar Cezaevi 2010’larda yaşanmış bütün acılara saygılı biçimde bir yüzleşme müzesine dönüştürüldü. Bu belge, orada darbeli demokrasi tarihimizin acı bir belgesi olarak saklanabilir” önerisi getirdi.

Tarhanlı da, “Tarih Vakfı’na bağışlayın” çağrısında bulundu.

Şarkıcı Suavi ise “Bu belgenin yeniden Denizlerin arşivine konması, ülkenin devrimci tarihi ve 68 kuşağı açısından çok önemli” dedi. Bunun üzerine Mehmet Özgür Boza, 130 sayfalık belgeyi yırtmaktan vazgeçti.

100 ADET TIPKIBASIM

Boza, “Elimde biraz para vardı, sırf o belgeyi almak için oraya gittim ve alıp çıktım” dedi. Belge, önceki gün Boza’nın eline ulaştı ve hemen bir banka kasasına konuldu.

Ancak önce Deniz Gezmiş’in ailesini ziyarete gitti Boza. Belgeyi yırtıp atmayı hâlâ çok istediğini, ancak bu kararı tek başına veremeyeceğini anladığını söyledi: “Şimdi o belgeyi maddi değer biçilemez, alınıp satılamaz hale getireceğim. İnsanların ölümleri üzerinden kazanç sağlanmamalı. Bu ülkede gencecik üç fidan idam edildi. Kim bu kararın yanında olabilir ki? Ben devlete vergisini veren, Atatürkçü aileden, sol gelenekten gelen bir adamım. Ancak sosyal medyada sağcısı-solcusu herkes destek verdi. Belgenin bin tıpkı basımını yaptıracağım ve başta Ulucanlar Cezaevi Müzesi ve Deniz Gezmiş Vakfı olmak üzere kopyasını isteyenlere de dağıtacağım. Bu kararın artık maddi bir değeri kalmadığı bilinsin.”
(Kaynak: Banu Tuna/Hürriyet)