DİSK Basın İş, Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde İstanbul Adliyesi önünde açıklama yaparak tutuklu gazetecilere dikkat çekti.
Kerim EREN
DİSK Basın İş 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde hapishanelerdeki gazetecilere özgürlük istemek için Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.
"Gazetecilere Özgürlük" pankartının açıldığı açıklamada, "Ahmet Şık'a adalete özgürlük", "Özgür basın özgür ülke" dövizleri taşınarak "Özgür basın susturulamaz" sloganı atıldı. DİSK Basın İş Başkanı Faruk Eren, Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde açıklama için İstanbul Adliyesini seçmelerinin sebebini şu sözlerle dile getirdi: "Zamanımızın çoğu adliyelerde geçtiği için burada açıklama yapma gereği duyduk. Basın ve ifade özgürlüğü önündeki engellemelerin kalkmasını istiyoruz."
Karan "Gazetecilik savcılara değil, tarihe tanıklık etmektir. Gazeteci kamuoyunu ilgilendiren konuları haberlerinde anlatır. Meslek örgütleri ise baskıların bu denli arttığı bir dönemde en az iktidar kadar cüretkar olmalı, statükolara değil özgürlüklere sahip çıkmalıdır. Basın kuruluşlarının kapatılmadığı, gazetecilerin baskıya maruz kalmadığı bir ülke için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz."
'TUTUKLU GAZETECİLER TECRİT KABUL EDİLEMEZ'
Hapishanedeki gazeteciler adına ise Ertuğrul Mavioğlu konuştu. Adliyeyi mezbahaya benzeten Mavioğlu, "İnsanları tutuklamaktan, halkın haber alma özgürlüğünü ve haber alma hakkını ellerinden almaktan bıkmadılar, yorulmadılar" diye başlayan Mavioğlu, tutuklu Gazeteci Ahmet Şık'ın 5 sene önce tutuklandığını da hatırlatarak şimdiki koşulların çok daha ağır olduğunu söyledi. Mavioğlu, tutuklu gazetecilerin kitap, mektup haklarından yoksun olduklarını ve tecrit koşullarında tutulduklarını kaydederek, "Okuma ve yazma hakları ellerinden alındı. Bir gazeteciye verilecek en ağır ceza verildi. Bunun karşısında hukukun kalmadığı arkamızdaki adliyeden hiçbir beklentimiz kalmamış durumda. Biz esas itibariyle Türkiye'de halkın haber alma hakkına sahip çıkan insanlardan güçlü bir savunma bekliyoruz" dedi.