Dolar kurundaki artış ve TL’deki hızlı değer kaybının ardından DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK’in iki acil talebini şöyle açıkladı: “Asgari ücret başta olmak üzere tüm ücretlerin yeniden güncellenmeli ve işten atmalar yasaklanmalı.” Ekonomide önceki gün yaşanan hızlı erimenin ardından Evrensel'e konuşan Çerkezoğlu, yaşanan krizin hükümetin uyguladığı ekonomi politikalardan kaynaklandığını kaydetti.

‘DOLAR YÜKSELMİYOR TL DEĞER KAYBEDİYOR’

Türkiye’nin yaşadığı borç krizinin, alınan borçların döviz üzerinden olması sebebiyle döviz krizi halini aldığını ifade eden Çerkezoğlu, “Aslında dolar yükselmiyor esas olarak Türk Lirası çok ciddi bir biçimde değer kaybediyor. Bu kriz dışa bağımlı, dış borca bağımlı, üretime değil tüketime dayanan ekonomi politikaların bir sonucu olarak yaşanıyor” dedi. Yüksek enflasyon oranlarının ve yükselen döviz kurunun olumsuz sonuçları olacağına dikkat çeken Çerkezoğlu, “Son 15 yılın en yüksek enflasyonu yaşanıyor. Enflasyon ve dövizdeki bu yükselme sebebiyle önümüzdeki süreçte işsizliğin artması, iş yerlerinin, fabrikaların kapanması gündeme gelecek. Ancak bu noktada bugün ülkeyi yöneten siyasi iktidarın, yaşanan bu krize ilişkin herhangi bir çözüm önerisi yok. Var olan bu krizi çözmek açısından yine patronları, sermaye sahiplerini kurtarmaya dönük birtakım politikalarla bu krizin bütün yükü işçilere, emekçilere, üretenlere, ücreti ile geçinenlere yüklenmeye çalışılacak.” açıklamalarında bulundu. Krizin çözümü için ülke ekonomisinin temel yapısal sorunlarının ortadan kalkmasına ihtiyaç olduğunu kaydeden Çerkezoğlu, “Özetle tercihlerin değişmesine ihtiyaç var. Sermayeden değil işçi sınıfından, toplumdan, halktan yana tercihlerin öne çıkmasına ihtiyaç var.” dedi. 

‘YENİ EKONOMİ MODELİNDE ÇÖZÜM ÖNERİSİ YOK’

Ekonomi Bakanı Berat Albayrak’ın önceki gün sunumunu yaptığı Yeni Ekonomi Modeli’ne ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Çerkezoğlu, söz konusu modelde var olan sorunların çözümüne ve yaşanan ekonomik krize ilişkin herhangi bir çözüm önerisi olmadığını belirtti: “Tıpkı 3 Ağustos günü Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı Başkanlık Rejimi’nin 100 günlük acil planında olduğu gibi Berat Albayrak’ın açıkladığı modelde de var olan sorunları çözecek herhangi bir politika ya da yaklaşım söz konusu değil. Yine aynı politikalarda ısrarı görüyoruz. Dolayısıyla yapılması gereken Türkiye ekonomisinin bu temel yapısal sorunlarını ortadan kaldıracak, üretime dayalı, ürettiğimizi halkla paylaşacağımız, sermayeye, patronlara değil işçi sınıfını, emekçileri, halkı ve toplumsal çıkarları önceleyen ekonomi politikaların hayata geçirilmesidir.”

‘KRİZİN BEDELİNİ İŞÇİ, EMEKÇİ ÖDEMEMELİ’

İşçi ve emekçilerin değil krizin gerekçesini oluşturanların bedel ödemesi gerektiğini söyleyen Çerkezoğlu, “DİSK olarak çok net bir biçimde krizin bedelini ödemeyeceğimizi söylüyoruz. Çünkü bu krizi biz yaratmadık, krizin sebebi biz değiliz uygulanan ekonomi ve sermaye politikalarıdır. O nedenle işçi sınıfı, emekçiler bu krizin bedelini ödemeyecektir, ödemeyi asla kabul etmeyecektir. Öncelikle krizden nemalananlar, krizin gerekçesini oluşturanlar bunun bedelini ödemelidir.” diye konuştu.

DİSK’İN 2 ACİL TALEBİ VAR

Çerkezoğlu konuşmasında DİSK’in acil taleplerini şöyle sıraladı: “Türkiye’de asgari ücret başta olmak üzere tüm ücretlerin yeniden güncellenmesi, yıl sonu beklenmeden asgari ücretin revize edilmesi ve enflasyon karşısındaki bu kayıpların giderileceği biçimde tüm ücretlerin revize edilmesi ve arttırılmasıdır. Önümüzdeki süreçte işten çıkartmaların olabileceği, iş yeri kapatmalarının olabileceğini öngörüyoruz. Bu anlamda işten çıkarmalar yasaklanmalı ve böylelikle de krizin bedelinin işçi sınıfına, emekçilere yüklenmesi engellenmelidir. Bütün bu kriz koşullarında işçi sınıfı açısından yaşanacak olumsuz sonuçlara ilişkin DİSK tüm sınıf örgütleriyle ve tüm demokrasi güçleriyle birlikte bu politikaları ortadan kaldıracak, işçiden, emekçiden, halktan yana bir ekonomi modeli hayata geçirecek. Önümüzdeki günlerde sendikalarımızla birlikte DİSK’in yapacağı toplantılar ve alacağı kararlarla birlikte eylem biçimleri şekillenecek. Diğer sendikaları, konfederasyonları ve tüm demokrasi güçlerini emeğimize ve geleceğimize sahip çıkmak için ortak bir mücadeleye davet ediyoruz.”