Ağır iş kollarından biri olan tersane iş kollarında iş güvenliği yetersizliği ve etkin önlemler alınmaması nedeniyle iş kazaları yaşanmaya devam ediyor. Dün de bunlardan biri İstanbul, Tuzla İçmeler Kuzey Star Tersanesinde yaşandı ve iki işçi ağır
DİSK/Limter-İş Sendikası, bu sabah Kuzey Star tersanesi önünde iş güvenliği tedbirlerinin yetersizliği nedeniyle iki kişinin vinçten düşerek yaralanmasını tersane önünde protesto etti.
Genel Sekreter Hakkı Demiral, Yönetim Kurulu üyeleri ve İnşaat-İş Sendikası, Emekçi Koordinasyonu ve DİP’in katıldığı protesto eyleminde konuşan DİSK/Limter-İş Sendikası Genel Başkanı Kamber Saygılı şöyle seslendi.
“Kuzey Star tersanesi iş cinayetlerinde başı çekiyor. Daha önce 5 arkadaşımız alınmayan iş güvenliği önlemleri nedeniyle karbondioksit gazından zehirlenmişti. Dün ise, vinç kopması sonucu iki arkadaşımız ağır bir şekilde yaralandı ve hastanede. Kuzey star tersanesinde yaşanan iş cinayetine davetiye çıkarmaktır. Azami karları için, iş güvenliğini gereksiz maliyet ve masraf gören işveren ve taşeron sistemi bu cinayetlere davetiye çıkarmıştır.Eğer gerekli önlemler alınsaydı bu arkadaşlarımız yaralanmayacaktı.
KUŞLAR GİBİ ÖLDÜRÜLÜYORUZ
Tersanelerde iş güvenliği tedbirleri alınmadığından meydana gelen kazalar, kolumuz kopmuş bacağımız kırılmış, gözümüze çapak batmış, meslek hastalığına yakalanmışız, bunlar kayda bile geçmiyor. Ancak öldüğümüz koşullarda kayda geçiyoruz. O da ancak kamuoyuna yansırsa.
19 YILDA 30 BİN CİNAYET
Ülke genelinde her gün enaz 5 arkadaşımız iş kazası kurbanı oluyor. 2020 yılında 2500 arkadaşımızı iş cinayetlerine kurban verdik. 2021 ilk 6 ayında 1674, sadece Eylül ayında ise 175 arkadaşımız iş cinayetleri sonucu yaşamını yitirdi.Kuşlar gibi ölüyoruz, kuşlar gibi öldürülüyoruz. Sanki işe değilde savaşa gidiyoruz. 19 yılda patronların karı uğuna 30 bini aşkın arkadaşımız kurban verdik. Bu bir düşük yoğunluklu savaştır.
CİNAYETLERE GÖZ YUMMAYACAĞIZ
Sözün bittiği yerdeyiz. İş cinayetlerini patronların, iktidarın ve siyasallaşmış yargının insafına bırakılamaz. Taleplerimizi bir kez daha duyuruyoruz.Taşeronluk sistemi yasaklansın, sendikanın önündeki engeller kaldırılsın, meslek odalardan, barolardan ve öncü işçilerden oluşan bir İş Güvenliği Komisyonu kurulmalıdır. Sendikamız ve emekçi kamuoyu, işçi güvenliği uzmanlarını üstüne yıkarak patronların aklanmasına göz yummayacaktır.”