İSTANBUL – Tüm Emekliler Sendikası'nın İstanbul'daki şubeleri, emeklilerin gülünç zamlarla avutulmaya çalışıldığını belirterek, yüksek zam talebinde bulundu.
NECDET ÖZSAYGIN
Tüm Emekliler Sendikası’nın İstanbul'daki şubeleri, Temmuz ayında yapılacak olan zam oranına ilişkin Kadıköy’de bulunan Beşiktaş İskelesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya çok sayıda emekli katıldı. “Emekli maaşı yetmiyor, ek zam istiyoruz” ve “Mutfakta yangın var, tencere boş, file boş” pankartlarının açıldığı açıklamada, sık sık “İnsanca yaşamak istiyoruz”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz” sloganları atıldı.
AKP EMEKLİLERİ KENDİ HALİNE BIRAKTI
Sendika adına açıklama yapan Kadıköy şube üyesi Semra Aydın, koronavirüs salgınıyla birlikte daha kötü şartlarla yaşamak zorunda kaldıklarını, AKP’nin ise bu süreçte salgından olumsuz etkilenen kesimleri kendi başlarının çarelerine bakmaya bıraktığını ifade etti.
Zaten yetersiz olan emekli maaşlarının salgınla beraber iyice yetersiz hale geldiğini, açlık sınırında yaşayan emeklilerin özellikle sağlık giderleri ve koruyucu tedbirler için yetersiz maaşlarından harcama yapmak zorunda kaldıklarını dile getiren Aydın, açıklanan ekonomik paketlerde ise emeklileri rahatlatacak hiçbir önlem alınmadığını belirtti.
Açıklama şöyleydi;
Mart ayı başında başlayan koronavirüs salgını ile gerek kişisel gerek toplumsal yaşamımızda önemli değişiklikler olmuştur.
Anayasamızın amir hükmü olan sosyal devlet olmanın gereğiyle hareket etmesi gereken siyasi iktidar ne yazık ki tam tersi davranmış,bu salgından olumsuz etkilenen bütün kesimlerin kendi başının çaresine bakmayla baş başa bırakmıştır.Bu kesimlerin başında hiç şüphesiz emekliler gelmektedir.Zaten yetersiz olan emekli maaşları salgınla beraber iyice yetersiz hale gelmiş,açlık sınırında yaşayan emekliler özellikle sağlık giderleri ve koruyucu tedbirler için yetersiz maaşlarından harcama yapmak zorunda kalmışlardır.
Ardı ardına açıklanan paketlerde ise,emeklilerin hayatını kolaylaştıracak rahatlatacak hiçbir önlem yer almamıştır.En düşük emekli maaşının 1.500 TL olacağına dair açıklama emeklilerin açlık sınırının altında yaşadığı gerçeğinin yetkililer tarafından kabul edilmesidir.Aslında artış diye ifade ettikleri bu durum bir kandırmacayı ifade etmektedir.Şöyle ki maaşı 1.500 TL ye yükseltilen emeklinin maaşına gerçek anlamda 1.500 TL ye ulaşıncaya kadar zam yapılmamakta,maaş artışlarından yararlanamamaktadır.Takdir edileceği gibi bu da bir iyileştirme değildir.
8 milyon civarında emeklinin maaşı 2.000 TL nin altındadır. Yani 8 milyon emeklimiz açlık sınırının altında maaş almaktadır.Bu yüke birde maske, dezenfekten vs. giderler salgın nedeniyle eklenmiştir.Emekliler bu dönem ne yazık ki ekmekle maske arasına sıkıştırılmıştır.
Siyasi iktidar bu salgını bahane ederek bir yandan işçi sınıfının kıdem tazminatı ve emeklilik hakkı gibi kazanılmış haklarını yok etmeğe çalışırken diğer yandan baskıcı yasalarla ve uygulamalarla toplumsal muhalefeti sindirmeğe çalışmaktadır.
Tüm emekliler sendikası iktidarın bu baskıcı,yasaklayıcı yok sayıcı yaklaşımına karşı hak ve taleplerini dile getirmekte ısrarcıdır.Sendikamız başta 65 yaş üstü yurttaşlarımız olmak üzere kısıtlama ve yasaklamaya maruz kalan herkesin bütün ihtiyaçlarının merkezi ve yerel yönetim tarafından karşılıksız olarak giderilmesini her ortamda ifade etmiştir.
Bu çerçevede hala salgının etkisinin azalmadığı hatta kimi illerde arttığı gerçeğinden hareketle kısıtlama getirilen bütün kesimler başta olmak üzere her türlü maddi,sosyal ve tıbbi desteğin verilmesi sendikamızın temel hedeflerinden biridir.
Yine emekliler gülünç oranda yüzdelik zamlarla avutulmaya çalışılmaktadır.Ülkemizin bütün birikiminde payı emeği olan emekliler ne yazık ki siyasi iktidar tarafından bir yük olarak görülmekte,aldıkları sefalet ücretinde bile kesinti yapılmaya çalışılmaktadır.Salgın süresince destek yerine borçlandırmayı seçen ve teşvik eden siyasi iktidar bu yolla emeklinin faiz batağına düşmesine de adeta teşvik etmektedir.Temmuz ayında maaşlarımıza yapılacak olan yüzdelik zammın derdimize çare olmayacağını zaten temel ihtiyaç maddelerine yılbaşından bu yana yapılan neredeyse %50 oranını bulan zamlarla bu yüzdelik zammın çoktan geri alındığını biliyoruz.
Krizin ve olumsuzlukların sebebi emekliler değildir.Sonucunuda emekliler çekemez.Temmuz ayında yapılacak olan ve yüzdelik bile sayılmayacak zamlar ile güya enflasyon farkı komik bile denemeyecek oranlardır.Emeklinin yüzdelik zamlara değil,insanca yaşayacak ücrete ihtiyacı vardır.
Bziaçlıkla,yoksullukla,baskıyla terbiye edeceğini sananlar yanılıyor.
Bu süreçte siyasi iktidardan taleplerimiz şunlardır;
1-En düşük emekli maaşı açlık ve yoksulluk sınırı rakamları dikkate alınarak insanca yaşayacak bir düzeye yükseltilmelidir.
2-Emekli maaşlarının sahte enflasyon oranına göre yüzdelik zamlarla belirlenmesi uygulanmasından derhal vazgeçilerek emekli aylıklarının toplu sözleşme yolu ile belirlenmesi için gerekli olan yasal ve anayasal düzenlemeler biran önce gerçekleştirilmelidir.
3-Yılda iki kere verilen ikramiyeler 4 sefere çıkarılmalı ve maaş tutarında ödenmelidir.
4-Sağlık hizmeti alırken yapılan kesinti ve katkı payları kaldırılmalıdır.Sağlık hizmetleritamamen ücretsiz ve kamu denetiminde olmalıdır.
5-Emekliler için Mart ayından geçerli olmak üzere 6 ay süresince her ay için 2.000TL salgın desteği yapılmalıdır.
6-İkinci bir işte çalışmak zorunda kalan emeklilerin hak kayıpları devlet tarafından karşılanmalıdır.
7-Elektrik,su ve doğalgaz emekliler için%50 indirimli olmalıdır.Aradaki fark sosyal devlet olmanın bir gereği olarak devlet tarafından karşılanmalıdır.
8-Emekliler ve eşlerin toplu ulaşımdan ücretsiz olarak yararlanmalıdır.
Hakkımızı istemek,hakkımızı aramak bu ülkenin her değerinde payı emeği olan biz emeklilerin doğal hakkıdır.
Yaşasın emeklilerin ortak demokratik mücadelesi.
Biz birlikte güçlüyüz.
İnsanca ve onurlu bir yaşam istiyoruz.