MAHKEME BAŞKANI, SİYASİ PARTİ GENEL BAŞKANINA 'SİYASET YAPMAYIN' DEDİ

Evrensel'den Eylem Nazlıer'in haberine göre, dava iddianamenin okunmasıyla başladı. İddianamenin okunmasının ardından Selma Gürkan savunmasına geçildi. Gürkan, iddianamedeki ithamlara üç çerçevede yanıt vermek istediğini dile getirdi. Bunun üzerine mahkeme başkanı ‘siyaset yapmayın, sadece suçlamayı yanıtlayın’ diyerek sözünü kesti. Avukatlar ‘Bir partinin genel başkanı tabi ki siyasi savunma yapacak’ diye tepki gösterdi. Savunmasına devam eden Gürkan, "Bu dava, bir siyasi partinin politik görüşlerini açıklamasını ceza tehdidine bırakmak suretiyle, partimizin ve genel başkan sıfatıyla şahsımın siyaset yapma hakkını yasaklamaya yöneliktir. Siyasi iktidarın memuru polisin fezlekesi, hiçbir hukuki süzgeçten geçmeden savcılık iddianamesine dönüşmüş, mahkemeniz ise iddianameyi kabul ederek bu hukuksuzluğa ortak olmuştur. İktidarın politikalarını onaylamayan, bu politikalara destek vermeyen, bu politikalara karşı tutum alan her toplumsal ve siyasal kesim siyasi iktidarın hedefi haline gelmektedir ve maalesef yargı sistemi-kurulları siyasi iktidarın bu politikalarından bağımsız işlememektedir” dedi.

‘İŞÇİ SINIFININ, HALKLARIN ÇIKARINA OLMAYAN HİÇBİR SAVAŞIN MEŞRULUĞU OLAMAZ’

Gürkan savunmasına şöyle devam etti:

“Partimiz dönemsel ya da güncel kararlarında, 150 yıllık sosyalist birikim ve işçi sınıfı ve demokrasi mücadelesi deneyimlerinin zenginliğiyle oluşturulmuş programını ve kongre kararlarını esas alır. Hükümetin Afrin operasyon kararını eleştirdiğimiz için şimdi yargılanıyoruz. Oysa bizler nasıl ülkemize başka devletlerin, güçlerin ekonomik, askeri, diplomatik ne türde olursa olsun müdahalesini istemiyor ve böylesi müdahalelere karşı mücadeleyi ve savaşmayı hak görüyorsak, kendi ülkemizin de başka ülkelere bu tür müdahalelerini doğru bulmuyoruz. İşçi sınıfının, ezilenlerin, halkların çıkarına olmayan hiçbir savaşın haklılığı ve meşruluğu olamaz."

GÜRKAN, SAVCILIK HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULMASINI İSTEDİ

"Bir suç varsa ortada, partimizin görüşlerinin ve politikalarının yargılanmasıdır. Bu gerekçelerle iddianamenin derhal reddedilerek davanın düşürülmesini, siyaset yapma hakkını engelleyen, bu haksız yargılamaya dayanak hazırlayarak mahkemeyi boş yere meşgul eden kolluk güçleri ile dayanaksız iddianamenin hazırlayıcısı savcılık hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyorum."

'YAPILAN AÇIKLAMA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜDÜR'

Gürkan'ın beyanlarından sonra duruşma, avukatların savunması ile devam etti. Av. Devrim Avcı, "Yapılan açıklama ifade özgürlüğüdür. Düşünce ve ifade özgürlüğü yargılanıyor. Emek Partisinin siyaset yapması engellenmiştir. Dosya, polis fezlekesinden ibarettir. Herhangi bir suç unsuru yoktur. Müvekkilimiz için beraat istiyoruz" dedi.

Av. Leyla Han Tüzel, "Bu iddianameyi düzenleyen savcıyı sert bir şekilde eleştiriyorum. İddianamede bir nevi denilerek niyet anlamaya çalışılmıştır. Soyut bir propaganda varmış gibi iddianame düzenlenir mi? Yorum yapmak hukuki midir? Bu iddianameyi mahkum etmelisiniz ki hükümeti eleştirenler, farklı söz söyleyenler, bizler barış içinde yaşayalım" diye konuştu.

Savcı esas hakkındaki mütalaasını açıklamak için süre istedi. Duruşma 22 Ocak tarihine ertelendi.

DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA YAPILDI

Duruşma öncesi Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi önünde bir araya gelen kurum temsilcileri, "Bugün burada Selma Gürkan'ın yanı sıra yargılanan birçok gazeteci, avukat ve sendikalı arkadaşımız var. Onlar suç işlediği için değil iktidarın suçunu konuştukları için yargılanıyorlar" dedi.

Afrin operasyonu sırasında barışı savunan bildiri dağıttıkları için yargılanan EMEP üyesi Neslihan Korkmaz ve Bilal Karaman’ın yargılandıkları dava öncesi yaptığı konuşma nedeniyle hakkında dava açılan EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, dün hakim karşısındaydı. Gürkan’ın yargı önüne çıktığı dava öncesi bir basın açıklaması yapıldı. "Barış talebi ifade özgürlüğü yargılanamaz" pankartının açıldığı açıklamaya EMEP merkez, il ve ilçe yöneticileri, HDP Milletekilleri Hüda Kaya, Oya Ersoy, Ali Kenanoğlu, Saruhan Oluç, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, DTK Eş Başkanı Onur Hamzaoğlu, KESK MYK üyesi Elif Çuhadar, DİSK Gıda-İş Genel Başkanı Seyit Aslan, DİSK Cam Keramik İş Genel Başkanı Birol Sarıbaş, Barış Akademisyenleri, Halkevleri Eşbaşkanı Dilşat Aktaş, EHP Genel Başkanı Sibel Uzun, TKP Merkez Komite Üyesi Aydemir Güler, DİP Genel Başkan Yardımcısı Levent Dölek, TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek, Barış Vakfı Başkanı Hakan Tahmaz ve İHD yöneticileri katıldı.

İŞÇİ SINIFININ BARIŞ TALEBİ YARGILANIYOR

İlk olarak söz alan EMEP Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel, 'Bu suça ortak olmayacağız' diyen gazetecilerin, akademisyenlerin, hukukçuların, demokratik örgütlerin yanı sıra sendikacıların da yargılandığını hatırlatarak, "Emek Partisi bizlerin savaş dediği Afrin harekatına onay vermediği için; genel başkanımız yargılanıyor. Partimizin ve sosyalistlerin tutumu emperyalistlerin çıkarları için paylaşım savaşlarına, bölge gericiliklerinin çıkar savaşlarına tabi ki karşı olmaktır" dedi. 

Tüzel sözlerine şöyle devam etti: “Bölge halkları ve ülkemiz işçi sınıfın bu türden haksız savaşlarda zerrece çıkarı yoktur. Bunu ifade eden parti bildirilerini dağıtan genç yöneticilerimiz tutuklandılar. Onların yargılanması öncesinde açıklama yapan Selma Gürkan, Afrin harekatı ve savaş operasyonlarının AKP'nin iktidarını güvence altına almak için yaptığını söylediğinden, bu açıklama terör propagandası olarak nitelendirildi. AKP iktidarı dış politikasını resmi bir devlet ideolojisi olarak dayatmak istemektedir. Dünyanın efendiliğine soyunmuş tefeciler için biz işçi sınıfının yok olmasına elbette seyirci kalamayız.”  

HDP İstanbul Milletvekili Saruhan Oluç ise yaptığı konuşmada "Onların yargılanması birer onurdur. Eğer sussalardı AKP'nin yanlış dış politik adımlarına göz yumsalardı esas suç işlemiş olurlardı. Bugün burada yargılananlar suç işledikleri için değil, iktidarın suçunu konuştukları için yargılanıyorlar" dedi. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da “Bence bu adliyede yakın dönemimizin tarihi yazılıyor. Bugün bizi buraya getirenlerin yarın mutlaka yargılanacağını biliyoruz. Ama biz onları adil ve dürüst yargılayacağız" ifadelerini kullandı. 

KESK adına konuşan Elif Çuhadar, tıpkı Gürkan gibi 29 Kasım'da da KESK’in de barış istediği için yargılanacağını hatırlatarak, "Sendikacılar sendikal işlerini yaptıkları için, avukatlar müvekkillerini savundukları için yargılanıyorlar. Böyle bir ülkede demokrasiden ve insan haklarından söz etmek mümkün değil. Savaş biz emekçilerin ekmeğini küçültüyor” dedi.