Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbeycan ziyareti öncesi gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. İdlib’de yaşanan çatışmalara ilişkin konuşan Erdoğan; İdlib meselesi hakkında, “İçerisinde olmaya  mecbur değil; mahkumuz” dedi.

“Bu mücadelenin içerisinde olmaya mecbur değil; mahkumuz”

Erdoğan’ın açıklamalarından başlıklar şöyle:

“Yol haritasıyla ilgili olarak malum Türkiye-Rusya arasında İdlib ve Libya’da yaşanan bir süreç var. İdlib’i süratle çözmemiz gerekiyor. Putin ile bu konuyu görüşüyorum. Bu işin Libya ayağında da Rusya ile görüşmelerimiz var. Hafter denilen gayrimeşru bir kişilik var. Bunların yanında Abu Dabi yönetimi var. Rusya’nın da orada Vagner diye bilinen paralı bir ekibi var. Bunun para kaynağı ise BAE’den geliyor. Bütün bunların değerlendirmesini Rusya ile yürütüyoruz.

Rusya rejim güçlerine en üst düzeyde desteği veriyor. Her ne kadar inkar etseler de bizde kanıtları var. Bizim sınırlarımızda gerçekleşen olaylardan dolayı bu mücadelenin içerisinde olmaya mecbur değil mahkumuz.Eğer bizim sınırlarımıza doğru bir insan seli geliyorsa buna sessiz mi kalacağız. Buna hiç kimse duyarlılık göstermiyor. Biz insani durumları göz önüne alarak değerlendirmeleri yapıyoruz.

“Biz bütün tedbirlerimizi aldık”

(Koronavirüs) Sağlık noktasındaki hassasiyeti bir kenara koyamayız. Bilim kurulu ile yapılan çalışmalar neticesinde en uygun olan neyse biz bu kararlara uymak durumundayız. İran’dan bir virüsün ülkemize çıkarması bizde ciddi boyutlara ulaşabilir. Şu ana kadar biz bütün tedbirlerimizi aldık.

“Fox, önce ciddi bir medya mensubu olsun”

(‘Birkaç şehit var’ ifadesine yanıt) Bakın Fox önce gazete olsun. Fox önce ciddi bir medya mensubu olsun. Bunu bir defa öğrenmemiz lazım .Yalan haber üretmeyi bırakın. Muhalefet önce kendini yargılasın. Gidip Esed’le görüşeceksiniz diyorlar. Bu nasıl muhalefet ya. Milyonlarca insan ülkesini terk ediyor, Bay Kemal bunun hesabını sormuyor kalkıp bize akıl vermeye kalkıyor. O aklı kendine sakla. Arkadaşlar bizim kendimize ait iki tane şehidimiz var. Ben bu rakamı açıkladım Bay Kemal ne yapacak bunu.”