EŞİK, AKP MYK'si tarafından Cumhurbaşkanlığı'na sunulması beklenen Medeni Kanun'da düzenleme öngeren yasa teklifi ile ilgili açıklama yaptı.
Tasarının kadınların kazanılmış haklarını gasp edeceğini söyleyen EŞİK, "Nafaka hakkına sahip çıkmak, Medeni Kanun’a, hukuk devletine ve laiklik ilkesine sahip çıkmaktır" dedi.
Erdoğan’ın ATV’de katıldığı programda Hilal Kaplan’ın sorusu üzerine “Temennimiz odur ki bu yıl içerisinde bu problemi çözelim ama bu konudaki gerek Adalet Bakanlığımız gerek Aile Bakanlığımız bu çalışmayı yürütüyorlar” dediği nafaka hakkının gasp edilmesine karşı Eşitlik için Kadın Platformu (EŞİK) açıklama yaptı.
Medeni Kanun’da düzenleme öngören kanun tasarısı ile ilgili yapılan hazırlıklar konusunda bilgi olmadığını yalnızca bugün (10 Ocak) yapılacak AKP MYK’sında konunun Cumhurbaşkanlığı’na sunulacağı bilgisinin olduğunu ifade eden EŞİK, “İstanbul Sözleşmesi’nden Anayasa’ya ve hukuka aykırı şekilde gece yarısı yayınlanan çıkma kararından bu yana; kadınların, çocukların aleyhine olan ve bugüne kadar kadınların mücadelesi sayesinde durdurulan düzenlemelerin pervasızca hayata geçirilmeye çalışıldığını görüyoruz” dedi.
Ayrıntılar açıklanmıyor
Düzenlemenin bir hafta içerisinde Meclis’e sunulacağı söylentilerinin olduğunu ancak herhangi bir ayrıntı olmadığını hatırlatan EŞİK, tasarının üç temel konuda düzenleme getireceğinin konuşulduğunu ifade etti:Bir hafta içinde Meclis’e sunulacağı söylenen paketin ayrıntıları açıklanmıyor, Medeni Kanun’u ilgilendiren üç temel konuda düzenleme içereceği konuşuluyor: Kadın ve çocukların yoksulluk/iştirak nafakası hakkı, boşanma davalarının usulü ve aile arabuluculuğu. Kadınların nafaka hakkına sınırlama getirmek veya bu hakkın hakim takdirine bırakılması kadınlara yönelik ekonomik, psikolojik, cinsel ve fiziksel şiddeti artıracak, kadınları ev içine hapsedecek, Türkiye’de giderek artan toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ve kadın yoksulluğunu daha da derinleştirecek, kadınların boşanma kararı almalarını zorlaştırarak büyük hak ihlallerine neden olacaktır.
Bahsedilen değişiklikler nafaka ile sınırlı da değil
Kadınların Medeni Kanun’da düzenlenen evlilik birliği içerisindeki hakları, boşanma aşamasındaki mal paylaşımı, ölüm halinde miras hakkı gibi tüm haklarını, hatta Medeni Kanun’u tümden ortadan kaldırmaya yönelik girişimler yıllardır sürüyor, bu paket de bunun en güncel örneği. Aynı zamanda çok hukukluluğun önünü açacak olan paket, hem hukuk devleti ve laiklik ilkesine hem de kadına karşı şiddet vakalarında arabuluculuk ve uzlaşma gibi alternatif uyuşmazlık çözümlerinin uygulanmaması gerekliliğine aykırı.Çeşitli adlar altında örgütlenen, bir takım siyasi partilerin erkeklerini ve sayısız cemaat ve tarikatı da içinde barındıran, açıkça kadın düşmanlığı yapan, dertlerinin “sadece nafaka değil, Medeni Kanun” olduğunu ifade eden bir grup erkeğin talebi tüm toplumun talebi gibi yansıtılarak, tüm kadınlar ve çocuklar Medeni Kanun koruması dışında bırakılmaya çalışılıyor.
Nafaka hakkına sahip çıkmak, Medeni Kanun’a, hukuk devletine ve laiklik ilkesine sahip çıkmaktır!
Ne olmuştu?
Hükümet, kadın örgütlerinden gelen tepkiler sonucu ve kadınlar açısından mağduriyet yaratacağı gerekçesiyle rafa kaldırılan, boşanma davalarında verilen “süresiz nafaka” olarak da adlandırılan “yoksulluk nafakası”na ilişkin yasal düzenlemeyi yeniden gündemine aldı.
Erdoğan’ın, ATV’de katıldığı programda, Hilal Kaplan’ın, “Bir süredir kamuoyunun gündeminde bu süresiz nafaka meselesi. Hatta sizin de bu konu hakkında görüşlerinizi biliyoruz, daha önce belirtmiştiniz. Meclis genel kuruluna gelmesi önümüzdeki yıl beklenebilir mi? Bu hususta bir Adalet Bakanlığının çalışması olduğunu biliyoruz. Bakanlık da açıklamıştı bunu. Bu hususta neler dersiniz? Bir öngörünüz var mı acaba?” sorusu üzerine verdiği yanıtın ardından konunun Meclis’e sunulacağı belirtilmiş ancak düzenlemeye ilişkin ayrıntı paylaşılmamıştı.
Erdoğan, Kaplan’ın sorusuna şu sözlerle yanıt vermişti:
Temennimiz odur ki bu yıl içerisinde bu problemi çözelim ama bu konudaki gerek Adalet Bakanlığımız gerek Aile Bakanlığımız bu çalışmayı yürütüyorlar. Kadınların mevcut haklarından geriye dönüş anlamına gelebilecek bir çalışma asla söz konusu değildir. Tüm tarafları koruyacak, çocuğu gözetecek, kadın ve erkek arasında ortak denge gözetecek bir husus geliştireceğiz. Herkesin içine sinecek bir sonuca varıncaya kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Önümüzdeki yıl içinde nafakayı da içine alacak şekilde boşanma hukukuna bağlı konuları, yeni mağduriyetlere yol açmayacak şekilde tümüyle ele alacağız.
sendika.org