ESP'ye yönelik saldırının devrimcilere yönelik olduğunun altı çizilen açıklamada, birleşik mücadele ve devrimci dayanışmayla zafere ulaşılacağı kaydedildi.

Emekçi sol güçler, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu'na (SGDF) yönelik siyasi soykırım operasyonuna karşı İstanbul'da sokağa çıktı. "Sosyalistleri yıldıramazsınız" şiarıyla Kadıköy Süreyya Operası önünde yapılan açıklamada, sistematik saldırılara karşı mücadelenin sokakta yürütüleceğinin altı çizildi.

"Bize gücünüz yetmez" yazılı pankartın açıldığı eyleme Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur, Birleşik Mücadele Güçleri (BMG), Birleşik Gençlik Meclisleri (BGM), HDK, BEKSAV, Polen Ekoloji Kolektifi, Dev-Lis, SODAP, EHP, DAF, Öğrenci İnisiyatifi, Halkevleri, Öğrenci Faaliyetleri ve çok sayıda kişi katıldı. Eylemde, "İşkence terörünü, ölüm tehditlerini birleşik mücadelemizle yeneceğiz", "ESP'ye ve HDP'ye sahip çıkmak için eylemli mücadeleye", "Faşizme karşı omuz omuza" yazılı dövizler taşındı.

SELEN: BU SALDIRILARI TARİHİMİZDEN BİLİYORUZ
SGDF MYK üyesi Hivda Selen, her Eylül ayında bu saldırılarla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. Selen, "Bu saldırılar tarihimizden de bildiğimiz gibi; Mustafa Suphiler'den, Rojava'ya; Ethem Nejat'tan, Suphi Nejat Ağırnaslı'ya; mücadeleyi sokaklarda büyütenlere; Türkiye ve Kürdistan halklarınadır. Biz bu mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz" dedi.

'MÜCADELEYE SOKAKTA DEVAM EDECEĞİZ'
Devletin devrimcileri ve sosyalistleri "terörist" ilan etmeye çalışarak gözaltına aldığını belirten Selen, şöyle devam etti: "Ancak biz burada herkesin önünde teröristin kim olduğunu anlatalım: Onlar Berkin Elvan'ı sokak ortasında katledenler, Hacı Lokman Birlik'i katledip panzer arkasında sürükleyenlerdir. Bizler ise Berkin Elvan ve Hacı Lokman Birlik için mücadele edenleriz. Onlar İpek Er'e tecavüz edip, intihara sürekleyen Musa Orhan'ı koruyanlardır, bizlerse erkek egemenliğine tekmesini esirgemeyen Polen Ünlü'nün yoldaşlarıyız. LGBTİ+ mücadelesini yükseltenleriz. Onlar, işçileri, emekçileri bu sistemin sömürü çarkları altında ezilmeye mahkum edenlerdir. Kürt halkının, bu topraklarda yaşayan ulusların katlini vacip görenlerdir onlar. Bizler ise mücadeleyi sokak sokak büyütenleriz. Bu saldırılarınız bizi asla yıldıramayacak. Bu saldırılarınız burjuva iktidarın yıkılmasını geciktirme saldırısıdır. Sizin yerle yeksan olmanızı bu saldırılar engelleyemeyecektir. Sosyalist gençlik sokakta, antifaşist mücadeleyi ilmek ilmek büyüterek karşınıza gençlik önderimiz Cebrail Günebakan gibi dikilmeye devam edecektir."

TÜMÜKLÜ: SİZİN HER SALDIRINIZ BİZE ROLÜMÜZÜ HATIRLATIYOR
ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü de bu tür operasyonlar ve faşist saldırılar karşısında çok fazla söz kurduklarını dile getirdi. Tümüklü, "Kendini akıllı zanneden devlet aklı, her 10 Eylül geldiğinde partimiz ve bu mücadelede, bu coğrafyada devrim için sosyalizm için halkların eşitliği için mücadele edenlere siyasi tasfiye ve soykırım operasyonları yapıyor. Ama biz hep aynı şeyi söylüyoruz. Hep aynı inadı haykırıyoruz; siz bize saldırdıkça kendi rolümüzü, kendi görevimizi yeniden ve yeniden hatırlıyoruz. Siz bize saldırdıkça mayamızı direnişle, dayanışmayla ve devrim iddiasıyla büyütüyoruz. Siz bize saldırdıkça geleneklerimize, tarihimize, köklerimize yeniden dönüyoruz. Bakıyoruz bize ne söylüyor mücadele, bize ne söylüyor pınarlar, kaynaklarımız" dedi.

Marko Sarkisyan'ın Ermeni, Kürt, Türk halklarının eşitliğini savunan düşün peşinde olduklarının altını çizen Tümüklü, halklara karşı yürütülen savaşa, sömürgeciliğe, inkara ve amisilasyona karşı olduklarını; bunun mücadelesini de her cephede, her zeminde yürüteceklerinin altını çizdi. Tümüklü, "10 Eylül'de Mustafa Suphilerin, Ethem Nejatların devrim düşüyle birleştiriyoruz. Devrim iddiasını o kaynaktan alıyoruz. Her 10 Eylül geldiğinde devrim, sosyalizm, halkların eşitliği ve özgürlüğü uğruna düşenleri andığımız, onları uğurladığımız için bize saldırıyorsunuz. Hiç kuşkusuz Hüseyin'i, Yusuf Aslan'ı, Deniz Gezmiş'i, Mahir'i, Mazlum Doğan'ı, İbo'yu anmaya devam edeceğiz. O geleneği, devrim şehitlerinin her birine uygulamaya devam edeceğiz" diye konuştu.

'GÖREVİMİZ BU ÜLKEDE DEVRİMİ VE ÖZGÜRLÜĞÜ YARATMAK'
Dünyada yaşanan devrim örneklerini hatırlatan Tümüklü, şöyle devam etti: "Emekçileri, ezilenleri devrim bayrağı altında buluşturabiliriz, bunu başarabiliriz. Kapitalizm dünyayı yok oluşa götürüyor. İşte partimiz bunların hepsine kendi gücü oranında yanıt verdiği için faşist devlet tarafından saldırıya uğruyor. Yılmıyoruz, gocunmuyoruz, korkmuyoruz. Çünkü ne yaptığımızı biliyoruz, görevimizin ne olduğunu biliyoruz: Bu ülkede devrimi ve özgürlüğü yaratmak! Başka hiçbir yolu yok."

UĞUR: BU KAVGA HALKLAR VE FAŞİZM ARASINDA
SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur da AKP-MHP faşizmiyle halk arasında büyük bir kavga olduğunu söyledi, devletin kendisine muhalif olanları susturmak istediğini dile getirdi ve ekledi: "İnsanca, adil, yaşanılabilir bir ücret istiyoruz, örgütlenmek istiyoruz. Doğanın talanına hayır diyoruz. Onlar halka karşı savaşıyorlar. Ama onlardan büyük halk var. Yaşasın devrimci dayanışma, yaşasın devrim ve sosyalizm."

ÖNEREN: BU SALDIRILARDAN BAŞIMIZ DİK ÇIKTIK
Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren ise halklara karşı topyekun bir savaş olduğunun altını çizdi. Bu saldırıların tek nedeninin, iktidarın korkusu olduğunu kaydetti. Öneren, "Asla biz sosyalistler, komünistler, onların saldırılarından, gözaltılarından korkmayacağız. Onlarca, yüzlerce, binlerce kez gözaltına alındık. ESP'li yoldaşlarımız alındılar ama o gözaltından, tutuklamalardan dimdik çıktılar. Faşizme yenilmeyeceğiz, faşizmi yenene kadar alanlarda, sokaklarda hep beraber mücadelemizi vereceğiz. Ta ki zafere ulaşana kadar. Yaşasın devrim ve sosyalizm" diye vurguladı.

AKDAĞ: SOKAKLARDA SOSYALİZMİ KURMA MÜCADELESİNİ BÜYÜTECEĞİZ

SODAP Sözcüsü Sevtap Akdağ, ise, bu operasyonların ne ilk ne de son olduğunu kaydetti. Bu savaşın bir sınıf savaşı olduğunu vurgulayan Akdağ, "Onlar hayatı doğayı, geleceğimizi katletmek isteyenler, biz de onlara karşı direniş bayraklarını yükseltenleriz. Bu mücadele elbette ezilenlerin, sosyalistlerin, demokrasi taraflarının her türlü bedeli göze alanların mücadelesiyle sonuçlanacak. Siyasi ömürlerini uzatmak için bu nafile çabalardan medet ummaya devam ededursunlar, bizler sokaklarda, yan yana, geleceğimizi, sosyalizmi kurma mücadelesini büyüteceğiz. Siper yoldaşlarımızın her zaman yanında olacağız" ifadelerini kullandı.

BMG: MÜCADELEYE DAHA GÜÇLÜ DAHİL OLACAĞIZ
Birleşik Mücadele Güçleri (BMG) adına konuşan Mahir Gürz, bu coğrafyada yüz yılı aşkındır devrim ve sosyalizm mücadelesine yönelik, egemenlerin tasfiye saldırıları olduğu kaydetti. "ESP'li dostlarımıza yapılan saldırıyı da bu minvalde okumak gerekiyor. Bizler dün olduğu gibi bugün de hiçbir saldırının, bastırma hareketinin. hiçbir gerici fütursuz egemenliğin, saldırının bizleri devrim ve sosyalizm düşünden vazgeçirmeyeceğini bir kez daha haykırıyoruz" dedi. Gürz, 1920'den '71 devrimci atılımına, bugüne kadar kesintisiz süren devrim ve sosyalizm mücadelesinin yarattığı bütün tarihsel birikimler üzerinden, mücadeleye daha güçlü dahil olunacağını söyledi.

EHP: TARİHİN HİÇBİR BOYUTUNDA SALDIRILAR BİZİ YILDIRAMADI

Emekçi Hareket Partisi (EHP) adına yapılan konuşmada, ESP'nin bu zamana kadar hiçbir saldırı karşısında yılmadığı kaydedildi. Konuşmada, "Bu devrimcilerin ilk kez yaşadığı bir durum değil. Bu sefer farklı olarak iktidar bloğu da kendi içindeki tartışmalardan operasyonları sağlıklı yönetemiyor. Tarihin hiçbir boyutunda bu saldırılar karşısında yılmadık" denildi. Omuz omuza mücadeleye devam edileceği söylendi.

ÇOPUR: ESAS TERÖRİST DEVLETTİR
DAF adına Şeyma Çopur yaptığı konuşmada ESP'ye yönelik operasyonun gerekçesini çok iyi bildiklerini söyledi. "Eğer amaçları safları netleştirmekse, bizim safımız bellidir" diyen Çopur, devrimcilerin bugüne kadar devletin yaptığı hiçbir saldırıda korkmadan mücadeleye devam ettiğini vurguladı. Çopur, "Bizleri 'terörist' ilan etmeye çalışan devlet bunu başaramayacak. Esas terörist devlettir, esas terörist iktidardır" ifadelerini kullandı.

KALDIRAÇ: SALDIRILARI DEVRİMCİ DAYANIŞMAYLA AŞACAĞIZ
Kaldıraç adına yapılan konuşmada ise, ne özelde ESP'lilere ne de Anadolu Devrimci Hareketi'nin bu operasyonlar karşısında bir adım geri adım atmadığı kaydedildi. Konuşmada, "Bugün bizler bu saldırıları bir kez daha devrimci dayanışma bayrağını yan yana getirerek, daha da büyüterek aşacağımıza inanıyoruz. ESP ve SGDF'nin yanındayız, devrimci dayanışmayı büyüteceğiz, mutlaka kazanacağız" denildi.

Köz adına Güldeş Önkoyun konuşmasında ESP'ye yönelik gözaltı operasyonlarının nedeninin sokağı, eylemle mücadeleyi göstermesi olduğunu kaydetti.

Eylem, "Baskılar bizi yıldıramaz", "Direne direne kazanacağız", "Bize gücünüz yetmez biz kazanacağız", "Yaşasın devrimci dayanışma", "ESP umuttur, umut dimdik ayakta", "Bize gücünüz yetmez biz kazanacağız" sloganlarıyla sona erdi.