Necdet ÖZSAYGIN

İSTANBUL-Bugün, Emeklilikte Yaşa Takılanlar Dayanışma Derneği (EYT) sorunlarını kamuoyu ile paylaşmak, seslerini duyurabilmek için Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen üyeleri ve destekçileriyle İstanbul-Maltepe sahili miting alanında bir miting düzenlediler.

Meydanı dolduran kalabalığa seslenen Emeklilikte Yaşa Takılanlar Dayanışma Derneği Dernek başkanı  Gönül Boran Özüpak açıklamasında şunları söyledi:

“Uzun zamandan beridir yolları arşınlayıp il,il dolaşarak içimizde ki yangını muhataplarına anlatmak için toplantılar yaptık.Kim olduğumuzu kitlelere ifade edebilmek adına büyük bir çaba sarfettik. Yılmadık, yorulmadık, bıkmadık, usanmadık ve nihayet bu gün koskoca bir aile olarak burada tek yürek halinde ve bir aradayız.Dün birbirinden ayrı birer tuğlayken,şimdi sarsılmaz bir kale gibi dimdik,sapasağlam ve güçlü bir şekilde ayaktayız.Birleşip yumak haline gelebilmek için çoluğumuzun, çocuğumuzun nafakasından,dişimizden tırnağımızdan artırıp,zaten kısıtlı olan imkanlarımızı zorladık ve zamanımızdan feragat ederek büyük mücadeleler verdik.

Bize bu değirmenin suyunun nereden geldiğini sormaya cüret edenler de oldu.Harama uzanmaya alışmamış ellerimizi görmeyenlerin gönlümüzün zenginliğine anlam verememiş olmalarını hiç yadırgamıyoruz.Bu güne kadar olduğu gibi şimdi de bizim veremeyeceğimiz hiçbir hesabımız yoktur. Feryatlarımız ayyuka çıktı.Meramımızı duymayan kalmadı ama ne var ki ne derdimize derman olan ne de günümüzde ki yaraya merhem çalan oldu.Sözümüze karşılık azar işitmek,boş işler yapmakla itham edilmek,ülkeye yük olarak görülmekte cabası. Biz avaz,avaz kimsenin yandaşı olmadığımızı haykırırken,ocu-bucu diye yaftalanışımız kim olduğumuzu idrak edemeyenlerin bilgisizliğindendir.Bilgisi olmadan fikir beyan eden art niyetli insanların iftira atmaya yeltenmeleri edepsizlikten başka bir şeyde değildir zaten.Bizim siyasi bir amacımız olmadığını, derdimizi anlayan,bize hak veren insanların yanımızda bulunmalarının doğal olduğunu ve bize bir adım yaklaşandan uzaklaşmanın nankörlük olabileceğini söylemeye gerek duymuyoruz.Aramızda ki mesafeleri kısıtlamak isteyenlere bizim kollarımız her daim açıktır.Kapılarımız aralıktır ve o kapının aralığından gün ışığı gibi süzülerek bir müjdenin gelmesini beklemekteyiz.Burada toplanan binlerce kişinin beklentisine sessiz kalınamayacağını düşünmekteyiz.Emeğimizin,ekmeğimizin ve alınterimizin davasını savunmak boynumuzun borcudur.Evimizin bekasını sağlamadıkça başka mevzulara odaklanabilmemiz hayli zordur.Bu davada ayrımcılığa ve ötekileştiriciliğe de yer yoktur.Çünkü,gördüğünüz bu insanlar Türkiye’nin her kesimini temsil eden Türk’üyle, Kürd’üyle,Laz’ıyla ,Çerkez’iyle, Alevisi,Sünnisiyle yüce Türk milletinin öz evlatlarıdır.

Burada toplananlar, evine ekmek götürebilmek için çalmadığı kapı kalmayan,iş imkanı bulamadığı için 50 yaşında gurbet kahrı çeken, tansiyonu ine-çıka en ağır işlerde çalışmak zorunda olan,gücü yetmeyen takatsiz kalan işçilerdir.

Sonuç ne olursa olsun mağlup sayılmayacağımızı, ümidimizi asla kaybetmeyeceğimizi, başımızı dik tutarak mücadelemizi bırakmayacağımızı ve bir bütün olduğumuzu cümle alem bilmelidir.Beklentimiz ve ümidimiz en yüksek seviyede devam ederken bütün olumsuz konuşmalara rağmen sesimizin duyulduğu ve halimizin anlaşıldığı kanaatindeyiz.Söz verilenin icra edilmesi bir zorunluluktur.Bu zorunluluğu geleceğe dair söz vereceklerin de dikkate alması gerekmektedir.Çünkü,yerine getirilmeyen sözler güvensizliği doğuracaktır.

Her şeye rağmen, geceli gündüzlü çalışarak hayatımızda ki bir çok şeyden ödün vererek yaptığımız bu hak arayışının karşılık bulacağını ümit etmekteyiz. Önümüzde ki günlerde bizi temsil edenlerin güzel haberler vereceğine hala inanıyoruz.

Çünkü, ekonomik sıkıntıları güçlükle göğüsleyenler sabırsızlık içerisinde haklarının iade edilmesini ümit edenler ve toplumsal sorunlara çözüm bekleyenler var oldukça hiçbir seçim sonucu öngörülebilir değildir. İktidarların başarısı ancak,milletin sesine kulak verip mağduriyetlerinin giderilebildiği müddetçe devam eder.Hanemizin bekası sağlanmadıkça milli şuuru oluşturmak zordur.Şunu bir kez daha yinelemekte fayda görüyorum.

Biz emeklilikte yaşa takılanlar olarak izinsiz hiçbir gösteri yapmadık.Tahriklere bugüne kadar kapılmadık.

Şimdiye kadar bizimle beraber çaba gösteren, sesimizi duyurmamıza yardımcı olan,aynı hissiyatla hareket eden,sorunumuza çözüm arayarak yanımızda yer alan tüm siyasilere de çok teşekkür ediyoruz.Bundan sonrada davamıza katkıda bulunacak istisnasız herkese minnettar olacağız.

Haklıyız, güçlüyüz ve her şeyden önemlisi birlik ve beraberlik içindeyiz.Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonrada kanun ve hukuk içerisinde hakkımızı sonuna,sonuç alana kadar aramaya devam edeceğiz.Tekrar ve gururla bir kez daha söylemek istiyorum ki bizler,Türkiye’nin şu ana kadar gördüğü farklı fikirlere sahip,fakat barış ve anlayış içerisinde hareket eden en olgun en bilinçli ve en büyük topluluğuz.Dünya da EYT gibi bir topluluk daha önce hiç görülmemiştir.

Bizlerde bir gün torunlarımıza uyduruk masallar değil birlikte gerçekleştirdiğimiz bu efsanevi dayanışmayı anlatacağız!”

Mitingde ayrıca, sosyal güvenlik uzmanı Ali Tezel’de bir konuşma yaptı.  Miting folklör gösterisi ve müzik dinletisi ile son buldu.