Gezi Direnişi’nin üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen soruşturma dalgası büyüyor Taksim Dayanışması’ndan Mimar Mücella Yapıcı: Soruşturmaların amacı Gezi Direnişi’ni kirletme ve kendilerine göre başka bir tarih yazma çabasıdır.

BirGün gazetesinden MEHMET EMİN KURNAZ'ın haberine göre, Gezi’nin üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen başta Taksim Dayanışması üyeleri olmak üzere, direnişe katılanlar hakkında soruşturmalar sürüyor. Son olarak oyuncu Memet Ali Alabora ve gazeteci Can Dündar hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. Geçen hafta ifadeye çağrılan Taksim Dayanışması’ndan Mimar Mücella Yapıcı ve Avukat Turgut Kazan, Gezi Direnişi’ne yönelik soruşturmaları BirGün’e değerlendirdi.

Soruşturmanın gizliliğinden kaynaklı detaylı bilgi veremediğini belirten Mücella Yapıcı, Anayasa’nın 312. Maddesi’nden yargılandıklarını ifade etti. Yapıcı, soruşturmaların Gezi’yi kriminalize etme çabası olduğunu belirterek şunları aktardı:” Bir kere iktidarın ne yapmaya çalıştığı hakkında mantıklı fikir yürütmek mümkün değil. Şöyle bir şey var sadece mekan üzerinden bir takım müdahaleler yaparak, kentleri değiştirmek, eski kültür varlıklarını yıkarak, yeni bir toplumsal hafıza inşa ediliyor”

Taksim Dayanışması’ndan Mimar Mücella Yapıcı

İktidarın, Gezi’nin umut var eden olumlu hallerini yok etme çabasından vazgeçmediğine değinen Yapıcı, sözlerini şöyle sürdürdü:” insanlara umut veren, yaşamlarına sahip çıkma arzusunu, bir arada olmanın yarattığı o keyfi, yani bütün o olumlu yanlarını kirletmek. Ben yeni bir toplumsal hafıza inşa etmeye çalıştıklarını düşünüyorum . Bu bir propaganda, Gezi’de 10 yaşında olanlar şimdi 15 yaşında. Yeni bir tarih yazımı ortaya koyuyorlar, bunu da Gezi’yi kirleterek yapmaya çalışıyorlar. Seçimlerde de alıştık, insanları ayrıştırıp ötekileştirmek, korku salmak. Başka bir şey düşünemiyorum, çünkü ciddiye alınacak bir şey yok ortada. Gezi bu ülkenin onurudur, kirletilmesine izin vermeyiz “

Av. Turgut Kazan

Yargı ‘iş bitirme yeri’ değildir
Türkiye’de bağımsız bir yargının olmadığının altını çizen Gezi Parkı davası avukatlarından Turgut Kazan, gerçek bir hukuk devletinde absürd davaların yaşanmayacağına değindi. Kazan, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:” Hukuk devleti olmayınca, insanları beş yıl önceki Gezi Direnişi’ne katıldı diye bugün tekrar sorguya çağırmaları, Memet Ali için yakalama kararı çıkarmaları hiç şaşırtıcı değil. Daha önce Taksim Platformu olarak tanımlayabileceğimiz grubun yargılandığı dava, Gezi tartışmalarının temel davasıdır. Orada mahkeme, çok değerli bir beraat kararı vermiştir. Orada beraat kararında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki temel kararlara atıf yapılmıştır. Gösteri hakkı temel bir haktır. O yüzden beraat kararı verilmiştir. Temyiz etmekle görevli savcılık, bu kararı yasaya uygun bulduğu için temyiz bile etmemiştir. O tarihlerde iyi kötü bir yargı vardı. Hatırlayın, AİHM’nin Demirtaş kararı açıklandığında ‘Biz de hamlemizi yapar, işi bitiririz’ demişlerdi. Yargı iş bitirme yeri değildir.

Ne olmuştu?

Kasım ayının son haftasında Ankara’daki eylemlerde yer aldığı gerekçesiyle 120 kişi için 6 ayrı dava açılırken, yaklaşık 600 kişi hakkında Gezi soruşturmasının devam ediyor. Geçen hafta İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında Taksim Dayanışması’ndan avukat Can Atalay, TMMOB Şehir Plancıları Odası Başkanı Tayfun Kahraman ve Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube yöneticilerinden mimar Mücella Yapıcı ifadeye çağrılmıştı. Son olarak oyuncu Memet Ali Alabora hakkında, Gezi Direnişi’nden dolayı ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engellemeye teşebbüs etme’ suçlamasıyla ‘tutuklamaya yönelik’ yakalama kararı çıkarıldı.