DEV TEKSTİL İstanbul Temsilciliği ve TOMİS İstanbul Temsilciliği gözaltılar ile ilgili bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Direnişçi işçiler, tüme emekçiler, ve demokratik kurumları haklı direnişlerine desteğe davet ettiler.
İSTANBUL
Direnişteki TOMİS üyesi Simbo ile Dev Tekstil üyesi SML Etiket işçileri, pandemi dolayısıyla İstanbul Valiliği'nin aldığı eylem yasağı gerekçesiyle gözaltına alındı.
Sinbo direnişçisi Dilbent Türker ve TOMİS temsilcisi Onur Eyidoğan'ın aralarında olduğu 4 işçinin gözaltına alınması ardından direnişe destek vermek isteyen SML Etiket işçileri, Haramidere'de bulunan Sinbo fabrikası önünde işçilere seslenmek istediği sırada gözaltına alındı.
TOMİS, Sinbo fabrika temsilcisi Onur Kömek, TOMİS yöneticisi Sabit Yıldırım, SML Etiket direnişçisi Seçil Arı, Buse Bayram, Ulaş Uslu, Yaren Sarısaltık, Meltem Güç, Fatih Taşer ve soyadı öğrenilemeyen Beyza gözaltına alındı.Direnişçi işçiler daha sonra serbest bırakıldı.
DEV TEKSTİL İstanbul Temsilciliği ve TOMİS İstanbul Temsilciliği gözaltılar ile ilgili bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Sinbo ve SML direnişleri dün polis saldırısıyla karşı karşıya kaldığını, saldırılara gerekçe olarak Valilik ve Kaymakamlık kararının gösterildiğini ifade edilen açıklamada, "25/2 (Kod29)’ye, ücretsiz izne, yani işçi sınıfına dönük hak gasplarına karşı direnenlere saldırının gerekçesi ise Anayasa’dan, Yasalardan doğan haklarını aramaları, keyfi yasaklara karşı durmalarıdır" denildi.
SLADIRILARIN ARKASINDA SERMAYE SINIFI VAR
Saldırı işçi sınıfının emek, onur gelecek mücadelesinedir!" denlen açıklamada şöyle denildi: "Saldırının amacı açıktır. İşçi sınıfına ve topluma dayatılan yıkıma karşı hak ve onur mücadelesi verenleri engellemek, öncüleri şahsında işçilere gözdağı ve korku yaymaktır. Bunun için azgınca saldırıyorlar. Başka bir nedeni de yok! İktidar sahipleri de çok iyi biliyor ki işçi sınıfına dayatılan kölelik koşullarına karşı derin bir öfke birikiyor. 1 Mayıs’ın ön günlerinde bu öfke daha da derinleşiyor ve sınıfın tepkisini örgütlü biçimde ortaya koymasının zemini güçleniyor. Bu zemini öncü işçilerin mücadelesi daha da güçlendiriyor. Sermaye ve hizmetindeki iktidar bunu gördüğü için sermayenin çıkarları ve istekleri doğrultusunda keyfi saldırılarını devreye sokuyor. İşçi sınıfının direnişlerine yapılan saldırının arkasında bunlar var".
EMEK GÜÇLERİNE SEYİRCİ KALMAYIN ÇAĞRISI
DEV TEKSTİL İstanbul Temsilciliği ve TOMİS İstanbul Temsilciliği açıklmasında yaptığı çağrıda şu ifadelere yer verildi:
"Bizler sınıfımız adına direniyoruz. Direnişimizin talepleri milyonların karşı karşıya kaldığı saldırıların ortadan kaldırılmasına dönüktür. Buradan bir kere daha haykırıyoruz. Gerçekten tüm çalışanlara ücretli izin verilmedikçe ve tam kapanma yapılmadıkça çadırımızı kurmaya devam edeceğiz. Sermayenin küçük hesapları ve dar çıkarları için tüm demokratik haklara kazanımlara dönük keyfi saldırılarına boyun eğmeyeceğiz. Bu duruşu güçlendirmek ve kazanımla sonuçlandırmak bu ülkenin bütün ilericilerinin görevidir. Gelin hep beraber direniş alanlarımızı, demokratik hak ve özgürlükler için mücadeleyi büyüttüğümüz alanlara çevirelim!Anayasayı, yasaları hiçe sayanlara, fabrikalarda orman kanunlarını hayata geçirenlere, toplumun bütün ilerici birikimini hedef alanlara ve sermayenin talimatlarını ikiletmeyenlere hep birlikte güçlü bir yanıt verelim.Suçlu kime yanıtınız sermaye, iktidar ve bunların hizmetindeki bütün kurumları ise pazartesi direniş alanında görüşmek üzere".