Kerim Eren

Yapılan açıklamada şu görüşlere yer verdiler:

"Cumhuriyet Gazetesi davasında olduğu gibi. İsminaz ve Havva için, sayıları 170'i bulan tutuklu gazeteciler için özgürlük istiyoruz.

Osmanlı'dan Cumhuriyet'e, yargının hiçbir zaman bağımsız olmadığını biliyorduk. Tam da bu yüzden coğrafyamızda adalete olan özlem ve istem hiç bitmemiştir. Her dönem siyasi olan yargı mekanizması, şimdi tek adama biat ederek, burjuva hukukuna bile rahmet okutmaktadır.
Bu zor şartlar altında bile halktan yana, ezilenlerden yana tutum alan, onların hak ve adaleti için uğraş veren onurlu hukukçular hedef halinde. Özlem Gümüştaş ve Sezin Uçar gibi onlarca avukat tutsak edilerek, halkın savunma hakkı gasp ediliyor. Savunma hakkı yoksa, adalet hiç yoktur. Yarın 5 Nisan Avukatlar Günü. Özlem ve Sezin'e, siyasi saiklerle hukuksuz olarak tutuklanan tüm avukatlara özgürlük istiyoruz.
Demokrasi, özgürlük ve barış istemenin bedeli bu topraklarda hep ağır olmuştur. Sosyalistler, bu bedeli ödemekten hiç çekinmemiştir. Çünkü onlar, dünyanın her yerinde karanlık rejimlere, çürümüş düzenlere karşı eşitliğin, adaletin, özgürlüğün, aydınlığın taşıyıcısı olmuştur.
Bugün görülen davada 13'ü tutuklu 23 arkadaşımız yargılanmaktadır. Tutuklu yargılanan arkadaşlarımızla tutuksuz yargılanan arkadaşlarımıza isnat edilen suçlamalar tamamen aynı. O zaman bu keyfi tutukluluk hangi hukuk, hangi kanunla açıklanabilir? Onun için, sosyalistlere ve istibdat rejimi tarafından rehin tutulan tüm siyasi tutsaklara derhal özgürlük istiyoruz!
İsminaz ve Havva özgürlüğüne kavuşacak, gerçeğin peşinde koşmaya ve bunu halka aktarmaya devam edecek!
Özlem ve Sezin, halktan yana hak ve hukuk mücadelesinin neferi olmayı sürdürecek!
Kapitalist barbarlığın insanı, insanlığı ve doğayı yıkıma sürüklediği koşullarda sosyalistler, yeni bir dünya kurma mücadelesinde hep var olacak!
Haber alma hakkına, savunmaya, sosyalistlere özgürlük!