Güncel

“Hapishanelerde TEK TİP ELBİSE DAYATMASINA HAYIR”

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu tarafından, TÜYAP Uluslararası Kitap Fuarı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi.

12 Kasım 2017 Saat: 00:06
“Hapishanelerde TEK TİP ELBİSE DAYATMASINA HAYIR”
“Hapishanelerde TEK TİP ELBİSE DAYATMASINA HAYIR”

Hapishanelerde mahpusların Tek Tip Elbise giymeye zorlanmasını istemediklerini, Tek Tip Elbisenin 0nur kırıcı bir ceza olduğunu,Tek Tip Elbisenin mahpuslara yönelik her türlü şiddet uygulamasını kolaylaştırdığını, adil yargılama hakkına dönük ihlal olduğunu, Tek tip elbisenin  sadece mahpusa değil, toplumun tamamına dayatılan bir cezalandırma olduğunu açıkladı.

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:

1980 askeri darbesinden sonra derin acılara yol açan, yaygın bir direniş sonucu kaldırılan “mahpusların hapishanelerde tek tip elbise giymeye zorlanması” son dönemde yeniden gündeme getirilmeye çalışılmaktadır. Bu zorlamalı gündem de başta olmak üzere ağır insan hakları ihlallerinin simgesi haline gelen

Guantanamo esir kampı uygulamalarına atıf yapılması da bu konuyu gündeme getirenlerin zihniyet yapılarını göstermesi açısından dikkat çekicidir.

Mahpusların hapishanelerde tek tip elbise giymeye zorlanması, bugün dünyada yeniden yaygınlaşmaktadır. 20. yüzyılda çeşitli ülkelerde terk edilen mahpuslara tek tip elbise zorunluluğu, ceza politikalarının sertleşmesine paralel olarak 21. yüzyıl başında yeniden gündeme gelmiştir.

Kısa bir araştırma bile, hapishanede tek tip elbise giymeye zorlanan mahpusların onur kırıcı bir ceza ile karşı karşıya olduğunu anlamaya yeterlidir. Çeşitli araştırmalar ve mahpusların yaşam öyküleri, tek tip elbise zorlamasının psikolojik olarak yaralayıcı, kişilik örseleyici etkileri olduğunu ortaya koymaktadır.

Tek tip elbise dayatması ile insanlara üniforma giydirilerek davranışları üzerinde örtük bir kontrol oluşturmaya, tek tek kişilikleri susturmaya ve insanları aynı şekilde hareket ettirmeye çalışılmaktadır. Mahpusları bir elbisenin, bir tipin içine sıkıştırarak kendi bedeni içerisine hapsedilmesi, bir başka deyişle bir sivil ölüye dönüştürülmesi, bir özne olmaktan soyutlanarak hiçleştirilmesi ve tüm mahpusların aynılaştırılarak tekleştirilmesiyle ifadesizleştirilmeleri hedeflenmektedir.

Mahpusun tek tip elbiseye zorlanmasının kendi iç dünyasında yarattığı etki, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin “onur kırıcı ceza” tanımına da uyar. Şöyle der AİHM: “Bir cezanın ‘onur kırıcı ceza’ sayılabilmesi için, mağdurun başkalarının gözünde olmasa bile kendi gözünde aşağılanması yeterlidir.

İnsan onurunun korunması, insan haklarının temelinde yatan ana amaçtır. Bu bakımdan insan onurunu çiğneyen bir cezanın insan haklarıyla bağdaştırılabilmesi mümkün değildir.  Konunun bir başka boyutu ise, mahpusun iki kez cezalandırılmaya maruz kalmasıdır. Hükümlü hem hapis cezasını çekmekte hem de bu sırada bir başka cezaya da maruz kalmaktadır.

Tek tip elbisenin uygulandığı birçok yerde hukuk, adalet kavramları tartışılır düzeyde gerilediği gibi mahpusa yönelik her türlü şiddet uygulamasının kolaylaştırıcı bir aracı da olduğu görülmektedir. Ülkemizde de birçok mahpusun seslerini, itirazlarını duyurmak isterken yaşamını yitirdiği hatırlanmalıdır.

Psikolojik bir cezalandırma ve aşağılama aracı olarak, tek tip elbise sadece mahpusları değil, yargılama süreçlerindeki sivilleri de etkilemektedir. Tek tip elbise ile damgalanmış olan mahpusun duruşmalara götürülürken, izleyicilerin saldırıları da kolaylaşmaktadır. Hatta yapılan araştırmalar mahkeme heyetlerinin, tulum giyen bir sanığın, giymeyen birinden daha fazla suçlu olduğuna inanmaya eğilimli olduklarını göstermektedir. Bu, tek tip elbise dayatmasının adil yargılanma hakkını ihlal edici bir yönüdür. Böylelikle masumiyet karinesi ihlal edilmekte ve telafisi zor sonuçlar doğmaktadır.

Tek tip elbise uygulaması aracılığıyla suç ile özdeşleştirilmiş bireyin toplum karşısına tehdit ve sindirme aracı olarak sunulmasıyla toplumsal dışlanma arzulanır. Aynı zamanda bir duygu tasarrufu gözetilmeden toplumun bunu sindirmesi ve cezanın yıldırıcılığına boyun eğmesi istenir.

Tek tip elbise iktidarların politik tercihlerine uymayan bireylere yönelik simgesel, biçimsel, politik bir saldırı aracına dönüştürülmek istenmektedir. Bir şiddet simgesi olan tek tip elbise kişi üzerine kurulan, aynı zamanda tüm topluma gösterilen iktidar otoritesinin en görünür ifadelerinden birisidir. Bu bakımdan sadece mahpusa değil toplumun tamamına dayatılan bir cezalandırmadır.

Mahpusun tek tip elbise giymeye zorlanmasını istemiyoruz. Çünkü;

1. “Onur kırıcı bir ceza” niteliğindedir. İşkence ve diğer zalimane, insanlık dışı, aşağılayıcı ve onur kırıcı muamele veya cezalar suçtur.

2. Mahpusa yönelik her türlü şiddet uygulamasının kolaylaştırıcı bir aracı haline dönüşerek adil yargılama hakkı da ihlal edilmiş olur.

3. Tek tip elbise sadece mahpusa değil, toplumun tamamına dayatılan bir cezalandırmadır.”

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız