VİDEO İÇİN TIKLAYINIZ

https://www.youtube.com/watch?v=6XYeVBGZ_wI

Tutuklu yakınları, hasta mahpusların serbest bırakılması için 436. F oturmasında hükümete ve kamuoyuna çağrıda bulundu.

Hapishanelerde hak ihlalleri artarak devam ediyor ve çözüm yerine yeni infaz uygulamaları ile sağlığa erişimden iletişim hakkına her
alanda bu sorunlar daha da derinleştiriliyor.
Coronavirüs salgını ile beraber komisyonumuza hemen hemen her gün gelmekte olan sağlık ve tedavi hakkı ihlalli başvurularını,
çözüm talebi ile ilgili kurum ve kuruluşlara bildirmemize rağmen, ihlalleri sona erdirmeye yönelik etkin bir çabayı maalesef
göremiyoruz.
Bu nedenle, Covid 19 ve sağlığa erişim önündeki engeller; yaşlı, ağır ve kronik hastalığı olanlar başta olmak üzere tüm mahpusların,
sağlığı yanında yaşamlarını tehdit etmeye devam etmektedir.
436. F oturmasında sizlere Silivri 6 Nolu L Tipi hapishanesinde bulunan kanser hastası Hasan Subaşı'nın durumunu aktaracağız.
Hasan Subaşı 2008 yılında 20 yaşındayken tutuklanır, 5 yıl sonra tahliye olur.
Hapishanedeyken, kalın bağırsağında oluşan kist nedeniyle hastalanır.
Tahliye edilince Adana'da Türkiye İnsan Hakları Vakfı'na ( TİHV) başvurur. Yapılan sağlık kontrollerinde bu kistlerin zamanla büyüme
yaptığı ve kolon kanseri olduğu söylenir. Yapılan ameliyatla kalın bağırsağı tamamen ve sol böbreğinin de bir bölümü alınır.
Kemoterapi görür ama hastalığı sol akciğerine de sıçramıştır. Doktorlar yeniden ameliyat olması gerektiğini söyler ancak ameliyat
olamadan yeniden tutuklanır.
Hasan Subaşı, derneğimize yazdığı 16 Nisan 2017 tarihli mektubunda bu durumu anlatır ve yardım ister.
7 Ekim 2017’de derneğimize gelerek başvuruda bulunan eşi S. Subaşı :
" Eşim Hasan Subaşı 2015 yılında kalın bağırsak kanseri nedeniyle ameliyat edildi ve tüm bağırsakları alınarak ince bağırsağa
bağlandı. Ancak kanser yayıldı. Şu an 3. evre olduğu ve akciğerde de leke görüldüğü söyleniyor. Hasta olmasına rağmen 2017 yılının
Ağustos ayında gözaltına alınıp tutuklandı. Adliyede kendini gördüğümde darp edildiğini belirtmişti ve çok kötü haldeydi. En son 4
Ekimde ziyaretine gittim, eşimin hapishanede yaşaması imkansız, zaman kaybetmeden tahliye edilmesi gerektiğine inanıyorum"
demiş,
10.07.2018 yılında derneğimize gelerek başvuruda bulunan Hasan Subaşının annesi H. Kuzugüden'de aynı şikayet ve taleplerin
devam ettiğini belirtmişti.
Hasan Subaşı, o günden bu yana üstelik covid 19 tehdidi altında hapishanede tutulmaya devam edilmektedir.
Annesi H. Kuzugüden tarafından derneğimize yapılan 06.07.2020 tarihli başvuruya göre; 29.06.2020 tarihinde eşi ile yaptığı görüş
esnasında Hasan Subaşı ; "Hastaneye gidip geldikten sonra tedbir denilerek hücreye alındım. Günde 1 saat havalandırmaya
çıkarılıyorum. Yan odaya Bülent Aydın adında bir mahkûm getirildi. Hastaneye gittiği için tedbir amaçlı onu da karantinaya benim
yan taraftaki hücreye aldılar. Gardiyana Aydın’ın ne hastası olduğunu sordum, bilgi vermedi. Bu arada B. Aydın benden çakmak
istedi. Birbirimize çakmak alıp verdik. Daha sonra B. Aydın’ın coronavirüs hastası olduğunu öğrendim. Covid-19 hastalığı temas
yoluyla bulaşan bir hastalık ve hepimiz bunu biliyoruz. Ben Covid-19 hastası olsam bunun sorumlusu gardiyanlardır. Çünkü bana B.
Aydın’ın Covid-19 hastası olduğunu söylemediler. Ben ağır hastayım, kronik rahatsızlıklarım var, işitme kaybı yaşıyorum ayrıca son
olanlar da psikolojimi bozdu. Benim hücrede kalmam sağlığım açısından büyük risk taşımaktadır. Cezaevinde bana herhangi bir şey
olduğunda bunun cezaevi görevlilerinden kaynaklandığının İHD’nin kayıtlarında bulunmasını talep ediyorum" demiştir.
Eşi S. Subaşı'nın aktardığı son bilgiye göre ise; Hasan Subaşı, karantina sonrası koğuşuna alınmış ve covid ve kanser tetkikleri için
hastaneye götürülmeye başlanmıştır. Bu arada Covid testi negatif çıkmış ancak her hastaneye götürülüşünde 14 gün karantina
adıyla hücrede tutulması nedeniyle kronik hastalıklarının tetkik ve tedavisinin yapılamadığı gibi belinde çıkan yeni bir rahatsızlık
nedeniyle yapılması gereken ameliyatın yapılabilmesi de hapishane koşullarında mümkün olamıyor.
Hasan Subaşı bu ağır sağlık sorunlarına rağmen halen hapishanede tutuluyor.
İnsan hakları savunucuları olarak Hasan Subaşı ve onun nezdinde risk grubunda bulunan tüm hasta mahpusların sağlık ve yaşam
haklarının korunabilmesi için serbest bırakılmalarını istiyoruz.