Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, öldürülmesinin 13’üncü yıldönümünde memleketi Malatya’da anıldı.
MALATYA
Anmada yapılan açıklamada, “Dink’in öldürülmesinin ardından geçen 13 yıla rağmen gerçek sorumlular hala ortaya çıkarılamamıştır” denildi.
2007 yılında Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı Şişli Halaskârgazi Caddesi’nde bulunan Agos Gazetesi önünde uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden Hrant Dink için memleketi Malatya’da, İnsan Hakları Derneği (İHD) öncülüğünde anma töreni düzenledi.
Birçok siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcisinin de destek verdiği anma töreninde ‘Hrant Dink’i unutmadık, unutturmayacağız’ pankartı açılarak, kırmızı karanfiller bırakılarak, fotoğrafları taşındı.
İHD Malatya Şube Başkanı Gönül Öztürkoğlu, Hrant Dink’in söylemlerinden, kimliğinden ve sisteme karşı duruşundan dolayı sistem tarafından her fırsatta ölümle tehdit edildiğini ve tehditlerin önüne geçilemediği için de katledildiğini söyledi. Hrant’a yapılan saldırının barış içinde bir arada yaşama taleplerine karşı yapılan saldırı olduğunu belirten Öztürkoğlu, konuşmasına şöyle devam etti;
“Hrant en çok kardeşlikten ve birlikte yaşamaktan söz ederdi. Hrant yaşadığı topraklarda sevgi ve bağlı olan biriydi. Sevdiği bu topraklarda yaşananlar ve yaşanacaklar konusunda düşüncelerini söylediği için öldürüldü. Hrant kendisini güvercin gibi tedirgin hissediyordu. Bu ülkede güvercinlere bir şey yapmazlar diyordu. Oysa biz akbabaları üzerimize salanlara karşı yeterince karşı koyamadık. işte bu yüzden koruyamadık, kaybettik Hrantı. daha kalabalık daha cesur, daha akılcı, olmanın yolunu bulmayı görevimiz olarak kabul ediyoruz.
“13 GEÇTİ GERÇEK SORUMLULAR BULUNAMADI”
Dink’in öldürülmesinin ardından geçen 13 yıla rağmen gerçek sorumlular hala ortaya çıkarılamamıştır. İstanbul’da devam eden davada zaman aşımı dolmaması için sadece tetikçi ve ona yardım eden birkaç kişi cezalandırılmış, ancak gerçek azmettirenler ve sorumlular hala açığa çıkarılıp cezalandırılmamıştır. Sorumluların korunmasının nedeni bu konuda bağımsız, etkili ve kapsamlı soruşturmanın yürütülememesi, yani uygulanan cezasızlık politikasıdır. İnsan hakları savunucuları olarak cezasızlık politikasına hayır diyoruz! Dink cinayetinde etkili ve kapsamlı bir soruşturma talebimizi bir kez daha yineliyoruz.
Esasen, Türkiye bir bütün olarak geçmişle yüzleşmeli, bunun için bir hakikat komisyonu kurmalıdır. İnanıyoruz ki Hrant Dink cinayeti dâhil olmak üzere işlenen binlerce faili meçhul cinayet ancak bir hakikat komisyonu marifeti ile açığa çıkarılabilir. Ancak anlaşılmaktadır ki siyasal iktidarın hakikat komisyonu kurmaya cesareti bulanmamaktadır…”