Güncel

İHD'den çağrı: Bağımsız heyetler hapishaneleri denetlemeli

İHD Ankara Şubesi Hapishaneler Komisyonu'nun hazırladığı "İç Anadolu Hapishaneleri 3 Aylık Hak İhlalleri İzleme Raporu"na hapishanelerde işkence kötü muamele arttı. Raporda, "bağımsız" heyetlerin kurulması çağrısı yapıldı.

28 Temmuz 2020 Saat: 07:06
İHDden çağrı: Bağımsız heyetler hapishaneleri denetlemeli
İHD'den çağrı: Bağımsız heyetler hapishaneleri denetlemeli

İHD Ankara Şubesi Hapishaneler Komisyonu, Nisan-Mayıs-Haziran aylarında İç Anadolu Bölge Hapishanelerinden derneklerine yapılan 165 başvurudan oluşan raporunu yayınladı. Rapor avukat ziyaretleri, mahpusların yolları mektuplar, ailelerin aktarımlarıyla oluşturuldu.

Afyonkarahisar 1 Nolu Tipi Kapalı Hapishanesi, Aksaray T Tipi Kapalı Hapishanesi, Bolu F Tipi Kapalı Hapishanesi, Eskişehir L Tipi Kapalı Hapishanesi, Karaman T Tipi Kapalı Hapishanesi, Kırıkkale F Tipi Kapalı Hapishanesi, Kırşehir E T Tipi Kapalı Hapishanesi, Seydişehir E Tipi Kapalı Hapishanesi, Sincan Kadın Kapalı Hapishanesi, Sincan 1 Nolu L Tipi Kapalı Hapishanesi, Tokat T Tipi Kapalı Hapishanesi'nden 123, diğer hapishanelerden 42 kişi'nin yaptığı başrularla hazırlanan raporda "Hapishanelerde Ölümler", "Sağlık Hakkı", "İşkence, Kötü Muamele", "Baskılar, İletişim Yasakları, Diğer Sorunlar", "Sonuç ve Öneriler" başlıkları yer aldı. 

Adalet Bakanlığı'nın açıklamalarına göre "17 Temmuz itibariyle 355 ceza infaz kurumunda 232.342 hükümlü ve 48.752 tutuklu"nun bulunduğu kaydedilen raporda, en az 604'ü ağır olmak üzere en az 1.605 hasta mahpus bulunduğu belirtildi. 

İç Anadolu Bölge Hapishanelerinde İHD'ye ulaşan başvuru ve bilgilere göre 27'si kadın olmak üzere 243 hasta mahpus bulunmaktadır. Bunların 81'i ağır hasta mahpus.

19 MAHPUS YAŞAMINI YİTİRDİ
Raporda sadece 2020 Nisan-Mayıs-Haziran aylarında 19 mahpusun yaşamını yitirdiği belirtilirken, bu konuyla ilgili özetle şu bilgilere yer verildi:

- 1'i çocuk 10 mahpus intihar etti
- 3'ü açık hapishanede, 1'i Silivri Hapishanesi'nde olmak üzere 4 mahpus Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi.
- Bahattin K. Vezirköprü M Tipi Kapalı Hapishanesi'nde 11 Mayıs'ta yatağında şüpheli şekilde ölü bulundu.
- Hasta maphuslar Sabri Kaya, Vefa Kartal, Bedri Bozkurt, kalmakta oldukları hapishanelerde kalkp krizi geçirerek yaşamını yitirdi.
- Mustafa Koçak, İzmir/Kırıklar 1 Nolu Kapalı Hapishanesi'nde 23 Nisan'da Adil yargılanma talebi ile başlattığı ölüm orucunun 297. gününde yaşamını yitirdi.

KORUYUCU TEDBİR YOK
Raporun "Sağlık Hakkı" bölümünde ise etkisini sürdüren Covid-19 salgınına karşı yeterli önlemlerin alınmadığına vurgu yapıldı. 

Kalabalık koğuşlar ve hijyenin sağlanmaması nedeniyle koruyucu tedbir uygulamasının imkansız olduğuna dikkat çekilen raporda, "Yoğunluğun ve hapishanelerdeki hareketliliğin de göz önüne alındığında salgın hastalığın ne kadar hızlı yayılabileceği aşikardır. Ancak ailelerden ve mahpuslardan gelen bilgilere göre hapishanelerde gereken önlemlerin alınmadığı anlaşılmaktadır" denildi.

Başvurularda sağlık hakkına ulaşım konusunda çok sayıda bilgi verildiği kaydedilen raporda, hasta mahpusların sorunlara özel olarak yer verildi:

"24 Ocak 2013 tarihinde İnfaz Yasası'nın 'Hapis cezasının infazının hastalık nedeni ile ertelenmesi' başlıklı 16. maddesinde yapılan değişiklik ile 'toplum güvenliği' kıstası getirilmiştir. Bu değişiklik sonucunda kanser, kalp hastaları gibi cezaevinde yaşaması mümkün olmayan mahpusların tahliyesi neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Büyük bir sorun olan ve kamuoyunun vicdanını kanatan hasta mahpusların yaşamış oldukları sorunlar çözüm üretilmeden ortada durmaktadır. Teşhis ve tedavisi yapılmadan adeta işkence çektirilen, hapishanede hayatını kaybeden ya da ölümüne ramak kala bırakılıp kısa sürede hayatını kaybeden insanların olduğu bir toplum, adalete olan inancını da kaybeder. Türkiye hapishanelerinde bulunan hasta mahpusların acil ve kalıcı tedavileri yapılmalı, hapishane koşullarında tedavisi yapılamayan/yapılmayan hasta mahpusların da acilen infazları durdurulmalıdır."

İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE DEVAM EDİYOR
Raporda 32 mahpusun işkence veya kötü muameleye maruz kaldı. Konuyla ilgili şu değrelendirme yapıldı: 

"İHD'nin belirlemelerine göre, 2020 yılı Nisan-Mayıs-Haziran aylarında İç Anadolu bölgesindeki hapishanelerde en az 32 mahpus işkence ve/veya kötü muameleye maruz kaldı. Ancak, Adalet Bakanlığı'nın verileri paylaşmaması, hapishanelerle haberleşmenin sürekli engellenmesi, sıkı bir biçimde denetlenmesi, özellikle taşra hapishanelerinden haber almada yaşanan güçlükler, adli mahpusların yaşadıklarını basına, yetkili makamlara ve insan hakları örgütlerine (çoğunlukla) iletmemesi nedeniyle işkence ve kötü muameleye maruz kalan mahpus sayısının bunun çok üzerinde olduğunu ortaya çıkarmaktadır.

"Raporda anlatılan olaylar, cezaevi görevlilerinin tip durumlarda soruşturulma, yargılanma kaygısı olmadan hareket ettiklerini göstermektedir. Mahpusların, Adalet Bakanlığı'na, cezaevi yönetimlerine, cumhuriyet savcılıklarına başvuruları çoğunlukla sonuçsuz kalmaktadır. 

"Yaşanan hak ihlalleri ve işkence iddiaları ile ilgili olarak bölgemizde olan Kırşehir ve Seydişehir Cezaevlerinde mahpuslar tarafından açlık grevi yapılmıştır."

İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE SON BULMALI
Raporun "Sonuç ve Öneriler" kısmında ise özetle şu değerlendirmeler yer aldı:

-Mahpuslar, ulusal ve uluslararası insan hakları hukukunda yer alan haklarını doğrudan kullanamamaktadır.

-Yetkililer, hapishane müdürleri, yasal düzenlemelere aykırı işlemler ve uygulamalar yapmaktadır. Mahpusluğun bu "ağırlaştırılmış" koşullarını etkin biçimde denetleyecek bir mekanizma bulunmamaktadır.

-Mahpusun avukat görüşü, arkadaş görüşü ve aile görüşlerinden mahrum bırakılması, yine dışarıyla iletişim bağı olan telefon, faks ve mektup hakkının engellenmesi gibi uygulamalar insanlık onuruna aykırı uygulamalardır. Mahpusun işkence ve onur kırıcı ceza işlemlerine maruz bırakılması demektir.

-İç Anadolu Bölgesindeki cezaevlerinde insanlık onuruna yakışır muamele yapılmamakta ve mahpuslar şiddet, hakaret ve kötü muameleye ve hak ihlallerine maruz kalmakta, hasta olanların tedavileri aksatılmakta, iletişim ve bilgi edinme hakları engellenmektedir.

KELEPÇELİ MUAYENE UYGULAMASINDAN VAZGEÇİLMELİ
-Hapishanelerdeki sağlık personeli sayısı arttırılmalıdır. Hastaların havasız, kışın soğuk, yazın sıcak ringler ile hastaneye sevk edilmesi, hastane önlerinde ringler içerisinde saatlerce bekletilmesi uygulamalarına son verilmelidir. Ağır hastaların ring araçları ile değil ambulansla hastanelere sevki sağlanmalıdır. Tek kişilik ring aracı tamamen kaldırılmalıdır.

-Hastaların revire çıkarılmaları, hastaneye sevkleri hızlandırılmalıdır. Teşhis, tedavi ve kontrollerinin uzman hekimler tarafından yapılması sağlanmalıdır.

-Kelepçeli muayene ve tedavi yöntemi uygulamasından vazgeçilmelidir. Bu uygulama nedeniyle birçok hasta mahpusun tedavisi yapılamamaktadır.

-Hapishanelere bağımsız sağlık kurumlarının girmesine ve inceleme yapmasına izin verilmelidir. Hapishanelerin denetiminde başta meslek kuruluşları ve insan hakları örgütleri olmak üzere ilgili kuruluşların yer alacakları şekilde yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

-Hapishanelerin infaz sistemi ve hukuk sistemi ile bir bütünlük içinde ele alınarak değerlendirilmeli, insan haklarına, evrensel hukuk ilkelerine uygun çözümler üretilmelidir.
-Hakkında yasaklama, toplatma kararı olmayan gazetelerin hapishanelere alınmasının önündeki engeller kaldırılmalı ve temini sağlanarak gazeteler mahpuslara verilmelidir.

-Ailelerinden uzakta olan mahpusların, maddi koşullar ve hastalıklar nedeniyle gelemeyen ailelerine yakın cezaevlerine nakil talepleri kabul edilmelidir. Mahpusların bu yöndeki başvuruları sonuçsuz kalmaktadır.

-Cezaevlerinde son dönemlerde artış gösteren işkence-darp vakalarına son verilmeli, sorumlu olan kişiler hakkında soruşturma açılmalı ve cezai yaptırımlar uygulanmalıdır.

-Cezaevlerinde meydana gelen intihar vakalarının önüne geçmek için mahpusları ruh ve bedensel bütünlüklerine yönelik tehditler ortadan kaldırılmalı, insan onuruna yaraşır uygulamalar geliştirilmelidir. Gerekli önlemi almayan ve etkisi olan kişiler varsa etkin soruşturmalar yapılmalı ve yaptırımlar uygulanmalıdır."

BAĞIMSIZ HEYET ÇAĞRISI
İHD Ankara Şubesi Hapishaneler Komisyonu, 'bağımsız' ulusal denetim mekanizmasının oluşturulmasının gerekli olduğunu vurgulayarak, tüm hapishanelerde yaşanan hak ihlalleriyle ilgili kurumların görevlerini yapmaya çağırdı.

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız