İkizdere Dernekler Federasyonu (İDEF), İkizdere'de yapılan doğa talanını protesto etmek amacıyla Kadıköy Rıhtım'da basın açıklaması gerçekleştirdi. "İkizdere’de taşocağı olmasın! İkizdere sahipsiz değildir" pankartının açıldığı açıklamada "Cengiz’in yoluna taş koyuyoruz" ve "Talan mafyası Cengiz Holding" dövizleri taşınırken sık sık, "Direne direne kazanacağız" sloganı atıldı.

Açıklamada söz alan İstanbul Rize Masası Başkanı Necati Ekşi, taş ocağı projesinin hukuka ve usule tamamen aykırı olduğunu belirterek, ilgili bakanlığa karşı açılan davaların henüz karara bağlanmadığını aktardı. Taş ocağı yol çalışması kapsamında bölgede sayısız ağacın köklendiğini, hafriyatla birlikte dereye atıldığını söyleyen Ekşi, şimdiden çevresel zararların yaşandığını kaydetti. Köylülerin hayatta kalabilmek için en doğal ve anayasal haklarını kullandığını ifade eden Ekşi, iş makinelerinin pandemi yasakları ve kolluk kuvvetlerinin desteği ile yol çalışmasına devam ettiğini söyledi.    

RİZE VALİLİĞİ’NDEN HALKA ENGELLEME

Rize Valiliği’nin İkizdere ilçe sınırlarını kapsayan soyut bir yasaklama kararı getirerek, köylülerin toplanma ve basın açıklaması yapmalarını engellemeye çalıştığını söyleyen Ekşi, “Rize Valiliği sırf taş ocağı çalışmasının devamı edebilmesi için bu yasaklama kararını almıştır. Öyle ki bu kararda köylünün alanda bulunması genel sağlığa aykırı bulunurken aynı sakınca Bakanlık, şirket faaliyetleri için zikredilmemiştir. İkizdereliler 35 gündür pek çok hukuksuz ve haksız muamele ile karşı karşıya kalmıştır. Kurulan çadırlar kolluk kuvvetlerince bir gece yarısı el konulmuş, el konulma ile ilgili hiçbir resmi karar tebliğ edilmemiştir. Avukatlar ve desteğe gelen gazetecilerin halkla buluşması engellenmiş, avukatların çalışma sahasında yaşanan heyelanla ilgili davaya delil teşkil edebilecek tespit yapmasına izin verilmemiştir” ifadelerini kullandı. 

Diğer taraftan Rize İlçe Belediye Başkanlarının, Muhtarlar Derneği’nin, Rize STK ve odalarının taş ocağını destekleyen nitelikteki açıklamalarda bulunduğunu aktaran Ekşi, “Adeta şirketin sözcülüğü yaparak halktan ve doğadan değil şirketten yana olduklarını göstermişlerdir. Biz Rize Masası olarak tarafımızı net bir şekilde belirledik, iş makineleri gidene kadar İkizdere halkının yanında yer alacağız yaşamı savunacağız” şeklinde konuştu.

‘ANT İÇTİK’

Ardından basın açıklamasını yapan İDEF Başkan Yardımcısı Musa Yılmaz, sergiledikleri direnişin devam ettiğini söyleyerek, taş ocağının durdurulması için mücadelelerinden geri adım atmamaya ant içtiklerini belirtti.

Vadilerine yapılan hukuksuzluğa karşı sessiz kalmayacaklarını ifade eden Yılmaz, “Bu bir doğa katliamıdır. Sadece bizlerin yaşam alanı değil, yaban hayatının da yok oluşudur. Havanın suyun yüzyıllık ağaçların yok oluşudur. Deli balın kayboluşudur. Tüm bunlar geri dönüşü olmayacak tahribattır. Bu yüzden taş ocağına sessiz kalmadık, kalamazdık. Haklı olduğumuzu kamuoyu da gördü, arkamızda durdu” diye konuştu.  

 ‘REDDEDİYORUZ’

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün, (UNESCO) kesinlikle koruması gereken 53. Vadisi olan İkizdere'yi yok edecek bu projeye sonuna kadar karşı duracaklarını yineleyen Yılmaz, “Biliyoruz ki, buradaki direnişi bölmek için çeşitli gerçek dışı söylemlerle algı yaratılmakta ve kamuoyuna servis edilmektedir. Davamız, hak arayışıdır. Hakkımıza sahip çıkma davasıdır. Hak arayışında olan bizlere yapılan yakıştırmalarının tamamını ret ediyoruz” şeklinde konuştu. 

‘DİRENİŞİMİZİ SAHİPLENİN’

Mücadelelerinin topyekun yaşamı koruma mücadelesi olduğunu belirten Yılmaz, “Bugün susarsak, sessiz kalırsak yarın başka bir yer için aynı durum yaşanırsa konuşmaya savunmaya hakkımız olmayacak. O yüzden hem mahkemelerde, hem de yıkmaya devam ettikleri alanda, hem de sesi olan her kentin her meydanında, sokağında hak arayışımızı sürdüreceğiz” sözleriyle direnişlerini sahiplenme çağrısı yaptı.

Açıklama sloganlar eşliğinde son buldu.