KESK İstanbul Şubeler Platformu Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen üyeleriyle birlikte Kadıköy Rıhtımda bir basın açıklaması yaptı.
NECDET ÖZSAYGIN
KESK Şubeler Platformu dönem sözcüsü Abuzer Aslan açıklamasında şunları söyledi;
15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe girişimi bastırıldıktan sonra demokrasi zaferi kutlayanlar gelinen süreçte demokrasiyi ortadan kaldırdıkları gibi,dönemin karekteristiği fırsatçılık,keyfiyet ve hukuksuzluğu norm haline getirmişlerdir.Yayınlanan 36 KHK ile toplamda 160 bin gözaltı 70 binden fazla tutuklama ve devlet kurumlarından 136 bin 49 ihraç gerçekleştirilmiştir.Aynı dönemde ‘’OHAL’’ uygulamaları ile 3046 kurum ve kuruluş kapatılmış çalışmalarına son verilmiştir.
Son üç yılda Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımız üyelerinden 4283 OHAL KHK’larıyla ve 487’si Yüksek Disiplin kurulları kararlarıyla olmak üzere 4770 KESK’linin çalışma hakkı gasp edilerek ihraç edilmişlerdir. Halen 2900 dolayında üyemiz ise, başvurularının ele alınmasını beklemektedir.
İktidar bir hakkı bir gecede gasp ettiğinde gayet hızlı davranırken yapılan itirazlara yanıt vermeyi ise oldukça ağırdan almakta yıllara yaymaktadır. Nitekim Cumhurbaşkanlığının 2019/443 sayılı kararı ile OHAL İşlemleri inceleme komisyonunun görev süresi bir yıl daha uzatılmıştır.İktidar zaman kazanarak bir yandan da ihraçlarla boşalttığı yerlere kendi kadrolarını yerleştirmek istemektedir.
Bildiğiniz üzere sadece darbe girişimi ile ilgili olarak ve sınırlı süre için ‘’tedbirler’’alınması gerekirken Türkiye’nin siyasal toplumsal yapısını değiştirmeye dönük kalıcı düzenlemeler KHK’ler eliyle yapılmış, OHAL’in kaldırılması sonrasında ise uygulamalara devam ettirilmiştir.
Bunun en somut örneği ihraçların devamına olanak veren 375 sayılı KHK’nin geçici 35.maddesi eliyle yapılan ihraçlardır. Bu şekilde şu ana kadar 18 arkadaşımız bağlı oldukları Bakanlıklar bünyesinde kurulan komisyonların kararı ve bakanlık onayı ile ihraç edilmişlerdir.Bu arkadaşlarımızın tümünün ortak özelliği sendika yöneticileri olmaları ya sendikanın aktif üyeleri olmaları ya da sendikal eylem ve etkinliklere katılmalarıdır.
Siyasi iktidar atamalarda ve işe alımlarda güvenlik soruşturması adı verilen hiçbir hukuksal dayanağı olmayan tamamen ayrımcılık ötekileştirme dışlama mantığına dayanan objektif bilimsel ve hukuki dayanağı olmayan yasa tasarısının yeniden gündeme alıyor.Bizler daha öncede gündemleştirilen karşı duruşumuz neticesinde alt komisyona çekilen bu tasarıdan derhal vazgeçilmesini istiyoruz.Güvenlik soruşturması fişlemedir,güvenlik soruşturması çalışma hakkının gaspıdır,güvenlik soruşturması temel insan hakları ihlalidir.
Ekonomik krizin her geçen gün daha da derinleştiği, işsizliğin arttığı,temel hizmet faturalarının ödenemez noktaya geldiği,bir dönemde oluşan tepkileri farklı yönlere çekmek için,tiyatro oyunlarını,sanatçıları hedef gösteren iktidar bloğuna bir an önce ülkenin temel sorunlarına eğilmesini başta çalışanlar olmak üzere halkın taleplerine kulak vermesini öneriyoruz.
Başta ihraç edilen üyelerimiz olmak üzere haksız hukuksuz bir şekilde işinden ekmeğinden edilen tüm emekçilerin derhal işlerine iade edilmelerini talep ediyoruz.
Peki neden ihraç edildik,İnsanca yaşam demokratik Türkiye diyen barış içinde yaşayan özgür bir ülke mücadelesi veren bizler;
-Kamuda güvenceli çalışmayı savunanlarız.
-Adil bir vergi sistemi isteyenleriz.
-Emeklilik yaşının düşürülmesini savunanlarız.
-Hak ettiğinin çok altında olsa da yıllardır emeğiyle biriktirdiği kıdem tazminatı gaspına karşı çıkanlarız.
-Tüm toplumsal yaşamın dinsel referanslarla yeniden yapılandırılmasına karşı laik ve seküler yaşamı savunanlarız.
-En başından beri kesintisiz olarak sürdürdüğü parasız ulaşılabilir ve nitelikli kamusal hizmet mücadelesi verenleriz.
-Halkın iradesini savunanlarız.
-Emeği barışı demokrasiyi savunanlarız.
İşte biz KESK üyeleri savunduklarımızdan dolayı ihraç edildik.
KESK her türlü baskıya, engellemeye rağmen herkese güvenceli iş güvenli gelecek talebinden taviz vermeyen kamu emekçilerinin biricik mücadele örgütüdür.
İhraç edilen arkadaşlarımız tekrar görevlerine dönünceye kadar iş ekmek ve onur mücadelemizden taviz vermeyeceğiz.