İşçi Emekçi Kadın Komisyonları (İEKK), ocak başında “kreş hakkı” ile ilgili yürüttüğü çalışmanın sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı.
İşçi Emekçi Kadın Komisyonları (İEKK), ocak başında “kreş hakkı” başlığıyla çalışmayı gündemine aldı. “Tüm işyerlerinde, OSB’lerde ve mahallelerde 7/24 açık, nitelikli, ücretsiz kreş istiyoruz” talebiyle bir çalışma yürüttü. Bugün de çalışmaların sonucunda kreş hakkı ekseninde oluşturduğu raporu kamuoyu ile paylaştı.
Fabrikalarda, sanayi havzalarında, işyerlerinde Kreşe dair hakların ne kadar bilindiğini, tarihten bugüne nasıl mücadeleler verildiğini ve sendikal alanda bu talebe dönük çalışmaları inceleyen İKK, yaptığı çalışma hakkında şunları dile getirdi:
İLK ADIM: KREŞ KONUSUNDA BİLİNÇLENDİRME
“İki buçuk ay, bu yönlü hem saha-anket çalışması hem de deneyimlerin araştırılması çabası ile hareket ettik. Fabrika önlerinde, birçok sanayi bölgesinde, kent merkezlerinde yaygın bir şekilde bildiri dağıtımları, stikır ve duvar gazeteleri yaptık; standlar açtık. Online ve yüz yüze anket çalışması yaptık, fabrika-OSB-sanayi bölgelerindeki kreş durumunu ve işçilerin kreş hakkını nasıl ele aldığını araştırdık. Çalışma sırasında tanık olduğumuz şu ki kadın işçiler başta olmak üzere işçi ve emekçiler kreş hakkı konusunda birçok hak için olduğu gibi bilinçsiz. Kadın işçiler başta olmak üzere toplumun bu talep konusunda bilinçlendirilmesi ilk adım olarak karşımıza çıkmaktadır.”
GASPLARDAN BİRİ DE KREŞ HAKKIDIR
Kadın işçi ve emekçilerin çalışma yaşamında birçok sorun ile karşı karşıya olduğunu, aynı işi yapan erkeklerden daha düşük ücret almak, baskı, mobbing, taciz, iş kazaları, güvencesiz ve esnek çalışma gibi birçok sorun yaşadığını, Kreş hakkının gaspının da bunlardan biri olduğuna dikkat çekilen açıklamada,"8İşçi sınıfının ve bir parçası olan kadın işçilerin geçmiş mücadele deneyimlerine ve güncel örneklere baktığımızda kreş hakkının patronlar tarafından bahşedilmediğini, kadın işçilerin inisiyatifiyle kadın-erkek işçiler olarak kazanıldığını görüyoruz. Cibali Tekel fabrikasından Kadıköy Belediyesi çalışanlarının kazandığı ücretsiz kreşe kadar pek çok örnek bize bu gerçeği göstermektedir.”denildi.
SADECE GÜNDÜZ KREŞ UYGULAMASI YETERLİ DEĞİL
Kamu kurumlarında yıllar içerisinde kreşlerin büyük oranda kapatılmış durumda, son dönemde belediyeler tarafından açılan kreşlerin sayısının toplam ihtiyacı karşılayamayacak kadar az olduğu, belediye çalışanlarının çocuklarına öncelik verildiğinden kreş kontenjanı o bölgede yaşayan diğer emekçilerin çocuklarına yanıt vermekte çok sınırlı kaldığı, büyük çoğunluğunun da sadece gündüz açık, çoğunluğu vardiyalı çalışan işçilerin ihtiyacına yanıt vermediği dile getirilen açıklamada şöyle denildi:
OSB KREŞLERİ DE YETERLİ DEĞİLDİR
“Fabrikalara ve OSB'lere baktığımızda kreş açısından yasal yükümlülükler patron tarafından yerine getirilmiyor. Patronlar yasal olarak kreş açmak zorunda oldukları 150 kadın işçiâ olduğunda kreş açmak yerine ceza ödemeyi tercih ediyor. Kreş açma sorumluluğundan kurtulmanın bir hamlesi olarak da kadın işçi sayısını 149'da bırakıyorlar. Kreş açmayan fabrikaların bir kısmında kreş yardımı yapılıyor. Ama kreş ücretlerini karşılamaktan uzak bir düzeyde. Çalışma Bakanlığı OSB'lere dönük politikalarını sıralarken "Her OSB'ye bir kreş" dese de çok sınırlı ve ihtiyacı karşılamaktan çok uzak birkaç örneğin dışında üretilmiş bir çözüm yok. OSB'lerin bir kısmında özel kreş örnekleri karşımıza çıktı. Bunların bir kısmı ile fabrikalar anlaşma yapsa da büyük çoğunluğu işçinin kendi çabasına bırakılmış durumda. Büyük oranda maddi yükümlülük işçilerin üzerinde.”
KREŞLERDE ÇOCUK YAŞI SORUN
Kreş örneklerinde karşılarına çıkan bir sorunun da genellikle 3 yaşın üzerinde çocukların kabul ediliyor olması olduğunu, doğumdan sonra kadınların iki aylık izninin olduğu, ayrıca bir sene de ücretsiz izin kullanılabildiği, normalde kreşin 0-6 yaş çocuklar için planlanması gerekirken kadınlar izin sürelerinin sonrası için çözümsüz bırakıldığının da ifade edilen açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“Kreş, fabrikalarda-işletmelerde ve OSB’lerde olması gerektiği gibi yaşam alanı olan mahallelerde de olması gerekir. Kreş çalışma saatlerine uygun olmadığından aile yakını ve komşusu kreşe gönderme ve karşılama ile ilgilendiğinden; Kreş çalışma saatlerine uygun olmadığında aile yakını ve komşusu çocukların kreşe götürülmesi ve karşılanması ile ilgilenmek zorunda kalıyor. Bu nedenle üretim alanlarının şehir dışına taşındığından kreşlerin mahalle içerisinde kurulması da fabrika ve OSB'ler kadar ihtiyaçtır.
NASIL BİR KREŞ?
Yürütülen saha çalışması sonucunda oluşan talepler ise şöyle sıralandı:
-Tüm fabrikalara/işyerlerine, OSB’lere ve mahallelere 7/24 açık, ücretsiz, nitelikli kreşler açılmalı!
-Kreşler sayı sınırlaması olmadan kadın ve erkek tüm işçilerin çocuklarını kapsamalı!
-Kreş yükümlülüğünü yerine getirmeyen kapitalistlere cezalar caydırıcı olacak şekilde artırılmalı!
-Çocuk bakımının toplumsallaştırılmalı!
BİRLİKTE MÜCADELE OLMADAN ÇÖZÜM OLMAZ
Öte yandan açıklamada, İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak, kadın işçi ve emekçilerin çalışma yaşamına katılımı ve çocukların eğitimi için yaşamsal önem taşıyan bu talepler için önümüzdeki süreçte de mücadeleyi sürdürmeye devam edececeklerinin vurgulandıı açıklamada, “Fabrikalarda, işyerlerinde, OSB’lerde ve mahallelerde kreş hakkının kazanılması için emekçi kadın mücadelesi veren öznelerin, sendikal güçlerin ve emek örgütlerinin birlikte mücadele vermesi gerektiğine inanıyor, ortak mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.”denildi.