25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'ne ilişkin açıklama yapan İHD Kadın Komisyonu, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmeyi kabul etmedikleri ve kadınların haklarıını gasp edenlere boyun eğmeyeceklerinin altını çizdi.
İnsan Hakları Derneği Kadın Komisyonu, 25 Kasım'a ilişkin yazılı açıklama yaptı. İktidarın kadın ve LGBTİ+'ların tüm kazanımlarına saldırdığı kaydedilen açıklamada, "Türkiye'de politik iktidar kadın ve LGBTİ+ların tüm kazanımlarına dört koldan saldırıyor. Giderek yoksullaşan haneler, kadın+lar için daha fazla sömürünün, şiddetin adresleri haline geliyor. Savaşa, ranta ayrılan kaynaklar sosyal politikaya ayrılmıyor. Kadın yoksulluğu giderek derinleşiyor. Yıllardır mücadele ile kazanılan, uygulanması için takipçisi olduğumuz İstanbul Sözleşmesi'nden çekilen hükümet faillere şiddetin meşru olduğu mesajını veriyor. Cezasızlık yaygın bir politika haline gelerek failleri cesaretlendiriyor" ifadeleri kullanıldı.
'SÖZLEŞMENİN HAZIRLANMASINA KADIN HUKUKÇULAR KATKIDA BULUNDU'
İstanbul Sözleşmesi'nin kadınların mücadelesi sonucu hazırlandığı hatırlatılan açıklamada, "Diyarbakır'da kocası tarafından annesi öldürülen ve kendisi de yaralanan Nahide Opuz'un açtığı davada 2009 yılında AİHM Türkiye'yi mahkum etti. Avrupa Konseyi bu davayı esas alarak tüm üye devletlere kadınları şiddete karşı koruyacak bir sözleşme yapılması çağrısında bulundu. Sözleşmenin hazırlanmasında Türkiye'den çok sayıda kadın hukukçu katkıda bulundu. Sözleşme hem kadınlar hem de LGBTİ+ mücadelesi için büyük politik ve 'duygusal' destek sağlıyordu" diye kaydedildi.
'HAKLARIMIZI GASP EDENLERE BOYUN EĞMİYORUZ'
Savaş süreçlerinde kadınların şiddete ve cinsel işkenceye maruz kaldıkları belirtilen açıklamada, "Yaşadığımız coğrafya giderek daha fazla insan haklarından, Uluslar arası norm ve standartlardan uzak, şiddetin politik olarak desteklendiği bir yer haline geliyor. Ancak biz sokaklarda, evlerde, iş yerlerinde yaşam tehlikesiyle burun buruna yaşayan kadın+lar her bir hakkımız için mücadele ettik, etmeye de devam ediyoruz. Ne İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmeyi kabul ediyoruz, ne de kazandığımız hakları gasp edenlere boyun eğiyoruz."