İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, "İzmir'den giden aylık verginin yüzde 12'si yardım amaçlı gönderiliyor
Belediyelerin iller bankası payının yaralar sarılana kadar kesintiye uğramamasını talep ediyoruz. Afet bölgesi mutlaka ilan edilmeli. Soruyoruz: Deprem vergileri nerede?" diye belirtti.
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, 30 Ekim'de yaşanan depreme ve sonrasında sürdürülen dayanışma çalışmalarının engellemelerine ilişkin açıklama yaptı.
Mimarlar Odası İzmir şubesinde düzenlenen basın toplantısında açıklamayı DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı okudu. Sarı, depremde yıkımın, ölümlerin sorumluluğuna değinerek başladığı sözlerini, "115 kişinin hayatını çalan, on binlerce yurttaşı sokakta yaşamaya iten sorumluluk zinciri 3-5 müteahhitten mi ibarettir? Bu ölümcül hırsızlığa göz yuman, binaların temel kamusal denetimlerini gerçekleştirmeyenler neden yargılanmıyor? Ülkemizin acil ve yaşamsal sorunu olan depremlerden kaynaklanan tahribatların üstü kolayca örtülemez" şeklinde sürdürdü.
'ENGELLENMEK İSTENEN İZMİR HALKININ DAYANIŞMASIDIR'
Depremden sonraki dayanışmanın engellenmeye çalışılmasına ilişkin Sarı, "İktidar yanlısı her türlü oluşum her türlü serbestlik içinde hareket ederken halkın yardımlarını depremzedelere ulaştırmaya çalışan, sadece maddi olarak değil ruhsal olarak da depremden zarar görenlere moral destek sunmaya çalışanlar çadır alanlarından çıkarıldı. Engellenmek istenen İzmir halkının dayanışmasıdır. Bundan sonra da İzmir halkının dayanışma konusunda sergilediği örnek tutumun sürmesi için İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri elinden geleni yapacaktır" diye konuştu.
'BİNALARIN DEPREM ENVANTERİ ÇIKARILMALIDIR'
Geçici barınma alanlarının yerinin bir an önce belirlenmesi ve gerekli altyapıya bir an önce kavuşturulması gerektiğini vurgulayan Sarı, meslek odaları ve ilgili kurumların sürece dahil edilmesinin önemine dikkat çekti. Sarı, "Hasarlı kamu binaları ve işyerlerinde çalışmaya izin verilmemelidir. İzmir'deki tüm binaların depreme dayanıklılık envanteri çıkarılmalıdır. Deprem vergilerinin nasıl kullanıldığı halka açıklanmalıdır" diyerek rant için değil, bilim ve emeğin ışığında kurulacak sağlıklı ve güvenli bir yaşam için mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi.
'DEPREM VERGİLERİ NEREDE?'
Sarı son olarak şunları kaydetti: "İzmir'den giden aylık verginin yüzde 12'si yardım amaçlı gönderiliyor. Belediyelerin iller bankası payının yaralar sarılana kadar kesintiye uğramamasını talep ediyoruz. Afet bölgesi mutlaka ilan edilmeli. Soruyoruz: Deprem vergileri nerede? AKP iki şeyden korkuyor bir sokaktan iki dayanışmadan. Bizler dayanışmamızı sürdürmeye devam edeceğiz."
AKDEMİR: DUR DEMEK SORUMLULUĞUMUZ
Ortak açıklama ardından konuşan TMMOB İKK Sözcüsü Aykut Akdemir, sahadaki gözlemlerini ve raporları yansıttıkları izmirdepremi.com sitesini İzmir Barosu ile birlikte sürdüreceklerini söyledi. Rant sürecinin başladığı bir döneme girildiğini ifade eden Akdemir, "Halkımızın doğru bilgilendirilmesi gerekiyor. Hükümet İzmir depreminin provasını yapmış ve şuan o tatbikatı uyguluyorlar buna dur demek sorumluluğumuzdur" diye konuştu.
'BULAŞI AZALTACAK CİDDİ ÖNLEMLER ALINMALI'
İzmir Tabip Odası başkanı Lütfi Çamlı da gerek kurtarma çalışmalarında gerek barınma yerlerinin ilk dönemlerinde kontrolsüz görüntüler ortaya çıktığını söyleyerek, "Gözlemlerimizi yetkililerle paylaşma çabamıza karşın talebimiz yerine getirilmedi. Son olarak ya Afad ya da Büyükşehir altında çalışmamız yönünde uyarı geldi. İzmir Tabip odası halk sağlığı için sahada olmaya devam edecek" dedi. Artan pandemiyle ilgili olarak da vatandaşları uyaran Çamlı, "maske, fiziksel mesafe önemli ama yapılan her 100 testten 25'i pozitif çıkmakta. Ciddi yapısal tedbirlere ihtiyaç var. Sadece 22.00'den sonra bazı yerlerin kapanması yeterli değil. Özellikle toplumsal hareketliliği yavaşlatacak, bulaşı azaltacak ciddi önlemler alınmalı" diye konuştu.
'KAMU EMEKÇİLERİ TALEPLERİ GERÇEKLESMEZSE İŞTEN KAÇINMA HAKKINI KULLANACAK'
KESK Dönem sözcüsü Necip Vardal ise kamu emekçileri açısından en önemli sorunun hasar gören kamu binalarının olduğunu söyledi. Belediye ana binasından vergi binalarına, okullardan adliye binalarına kadar tüm kamu binalarında yapısal hasar çalışmaları gerçekleştirerek hasar görmemiş binalarda kamu emekçilerinin devam etmesi gerektiğini belirtilen Vardar, "Eğer bu olmazsa KESK olarak işten kaçınma hakkını tüm kamu emekçileri kullanacaktır" dedi.
Etha