75 yaşındaki hasta tutsak Fatma Güler'in durumuna dikkat çeken İHD İzmir Şubesi Hapishane Komisyonu, birçok ameliyat geçiren Fatma Güler'in hapishanede kalmasının hayati tehlikesini arttırdığının altını çizdi ve derhal tahliyesini istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi Hapishane Komisyonu, bu hafta 75 yaşındaki hasta tutsak Fatma Güler'in durumunu kamuoyuyla paylaştı. Dernek binasında yapılan açıklamanın metnini İHD İzmir Şube Sekreteri Ahmet Çiçek okudu.
Dersim'in Hozat ilçesinde hayvancılık ve çiftçilikle yaşamını sürdüren Fatma Güler'e, 2012 yılında hayvanlarını otlattığı Hozat-Çet bölgesinde çıkan bir çatışma sırasında orada bulunmasından dolayı, "Örgüte yardım yataklık ettiği" iddiasıyla hakkında açılan davada Tunceli Ağır Ceza Mahkemesince 5 yıl hapis cezası verildiğini hatırlatan Çiçek, "Cezası Yargıtay'ca onandıktan sonra 30 Ekim 2018'de tutuklanarak Aydın E Tipi Kapalı Hapishanesi'ne oradan İzmir Aliağa/Şakran Hapishanesi'ne gönderilmiştir. Fatma Güler, 30 Ekim 2018 tarihinden beri hapishanede hükümlüdür" dedi.
Fatma Güler'in, tutuklanmadan önce mide kanseri hastalığına yakalandığı ve iki defa ameliyat geçirdiğini belirten Çiçek, "Ayrıca astım, yüksek tansiyon ve karaciğerlerinde rahatsızlıkları bulunmaktadır. Hapishaneye girdikten sonra gerek hapishanenin yarattığı kötü ortam gerek yeterli beslenememe gerekse de hastaneye gidememe nedeniyle var olan hastalıkları artmış ve yeni hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Avukatının yaptığı görüşmede kulaklarında ağrılar başladığını, ağrı nedeniyle uyuyamadığını, yüksek tansiyon hastası olması nedeniyle sık sık tansiyonunun yükseldiğini, göğsünde şişliklerin olduğunu, bu şişliklerin koltuk altlarına yayıldığını ve ayrıca karaciğerinden rahatsızlıkları arttığını ve karnında şişliklerin olduğunu belirtmiştir. Karaciğerinde oluşan kist, sürekli şişme yapmaktadır. Patlama ihtimali yüksektir. Patlaması halinde zehirleme yapacaktır. Avukatı, Fatma Güler'in guatr ameliyatı olduğunu ve görme bozukluğu bulunduğunu da bildirmiştir" ifadelerini kullandı.
Çiçek, hapishanede tedavi olma koşullarının kısıtlı olması ve pandemi nedeniyle hastaneye gidememe nedeniyle hastalıklarında ilerleme olduğunu belirtti ve şöyle devam etti: "Pandemi döneminde hasta haneye gidildiğinde ise hasta hane dönüşü 14 günlük karantina uygulamaları, karantina koğuşlarının yetersiz olması, koğuşların sağlığa uygun olmaması nedeniyle de sıkıntılar yaşamaktadır. Bu nedenle de çoğunlukla hasta haneye gitmek istememektedir. Fatma Güler, hapishaneye konulduktan sonra Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı'na avukatı vasıtasıyla ‘yaşlılık ve hastalık nedeniyle cezasının ertelenmesi' talebinde bulunmuş ama talep reddedilmiştir.
Pandemi nedeniyle hayati tehlike riski olmasından tahliye talebi savcılık ve infaz hakimliklerince reddedilmiştir. Defalarca yapılan tahliye veya cezasının ertelenmesi yargı birimlerince ‘cezaevinde kalabilir' denilerek reddedilmiştir. Tahliyesi için CİMER'e yapılan başvuruya ise hiçbir cevap verilmemiştir. Yeni infaz yasası nedeniyle gerek 75 yaşında olması ve gerekse de hastalığı nedeniyle avukatının başvurduğu tahliye talepleri ‘terör suçu kapsamında' olması nedeniyle kabul edilmemiştir. Dışarıdaki yaşlılara aşı yapıldığı bu günlerde hapishanedeki insanlara aşı yapılmaması düşündürücüdür.
Birçok ameliyat geçiren Fatma Güler'in hapishanede kalması hayati tehlikesini arttırmaktadır. Kendisinin sürekli tedaviye ve bakıma ihtiyacı vardır. Hapishanede kalması geri dönülmez maddi ve manevi sorunlar doğuracağı kesindir. Yaşamının tehlikeye gireceği muhakkaktır. Hasta mahpus Fatma Güler derhal serbest bırakılmalıdır."