81 yaşında ve yüzde 61 engelli Makbule Özer için İzmir'de düzenlenen eylemde, Özer'in başına gelebilecek tüm olumsuzluklarda ATK, hapishane idaresi ve Adalet Bakanlığı'ın sorumlu olduğu kaydedildi.
ERKAN SOYLU
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi Hapishaneler Komisyonu hasta tutsak Makbule Özer'in sağlık durumunu kamuoyuna aktardı. Konak'ta bulunan eski Sümerbank önünde "Hasta mahpuslar ölüyor susma, suça ortak olma!" ve "Yüksek güvenlikli hapishanelerde tecrit var, tecride hayır!" pankartları açıldı. Basın metnini Türkçesini Ahmet Çiçek, Kürtçesini ise İHD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Zilan Gümüş okudu.
81 yaşındaki yüzde 61 engelli Makbule Özer'in 24 Temmuz 2018 tarihinde evli olduğu Hadi Özer ve çocuklarıyla birlikte evine yönelik baskınla gözaltına alındığını, Özer çiftine "örgüte yardım" iddiasıyla dava açıldığı hatırlatılan eylemde, "Yapılan yargılama sonunda Makbule Özer'e 2 yıl 1 ay hapis cezası verilmiş, hukuka aykırı yargılama sonucunda verilen bu ceza nedeniyle 9 Mayıs 2022 tarihinde tutuklanmıştır. Makbule Özer'in ailesi, avukatları ve demokratik kitle örgütlerinin çabaları ile Özer'in sağlık sorunları ve hapishanede kalıp kalamayacağına dair bağımsız uzman raporları alınmıştır. Adli tıp uzmanı olan Prof. Dr. Ümit Biçer'in Özer hakkında hazırladığı raporda: 'Özer'in her iki kulağında orta derecede işitme kaybı; sol gözde katarakt nedenli lens kullanımı, her iki kalça, sol omuz, sol el bileğinde hareket kısıtlılıkları, sol ayakta kısalık tanımlandığı ve kişinin tek destekle kısa mesafe hareket edebildiği, D vitamini eksikliği, astım, diyabet, idrarını tutmakta güçlük tanımlandığı belirlenmiştir. Buna göre ceza infaz kurumlarında tutulan hükümlü ve tutukluların alıkonulan kişilerin kişisel engelleri, kronik hastalıkları, iletişim sorunları gibi nedenlerle tedaviye erişimlerinde yaşanan sıkıntılar daha da ağırlaşabilmektedir. Yaşı, sağlık ve engel durumu nedeniyle cezaevinde kalmaması gereken Makbule Özer hakkında hukukun gereği yerine getirilmeli, tekrar ATK'ye sevki yapılmalı, infazın ertelenmesi veya konutta infazın gereği yerine getirilmelidir' şeklinde makbule Özer'in hapishanede kalamayacağı belirtilmiştir" denildi.
Makbule Özer'in ailesi, avukatları ve demokratik kitle örgütlerinin yoğun çabaları üzerine bağımsız raporlar ışığında ATK'ye sevki ve infazının ertelenmesi için başvurular yapıldığı, doğuştan ortopedik sorunları, astım, işitme kaybı, ilerlemiş şeker, yüksek tansiyon hastalığı ve kemik erimesi hastalıkları olan, 81 yaşındaki yüzde 61 engelli Makbule Özer'in geçen yıl Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan değerlendirme neticesinde "Hayatını yalnız başına idame ettiremez" şeklinde rapor düzenlenmesi üzerine 2 yıl 1 aylık hapis cezasının bir yıl ertelenmesine dair karar verildiği ve 7 Eylül 2022'de serbest bırakıldığı hatırlatıldı.
Açıklama şöyle devam etti: "Hayatını tek başına idame ettiremeyen, Adli Tıp Kurumu'na dahi tekerlekli sandalye ile götürülen Makbule Özer hakkında, 11 Kasım 2023 tarihinde yeniden yapılan değerlendirme sonrasında, sağlık sorunlarında herhangi bir değişiklik olmadığı kurul raporuna yansımasına rağmen "R (rehabilitasyon) tipi cezaevi şartlarında kalmasının uygun olduğu"na dair karar verilmiştir. Bir önceki raporda ATK 3. İhtisas Kurulu yaptığı tetkikler sonrası verdiği rapora, 'Tedavisiz kalması kemik kırığı riski yaratmaktadır. Yaşı dikkate alındığında uzun vadede risk oluşturabilir' notu düşülmüştü. Raporunun devamında Makbule Özer'in, hapishanede banyodayken kayarak düştüğü ve sağ el parmağında kırık oluştuğu tespitine yer vermişti. ATK'nin Özer'in yaşı ve hastalıkları artmasına rağmen böylesi bir rapor hazırlanmış olması ATK'nin kararları ile mahpusların hapishanelerde ölüme terk edildiğini göstermektedir. Bu durumun tıbbi, hukuki ve vicdani açıdan ayrı ayrı ağır sorumluluğu bulunmaktadır ve evrensel hekimlik değerleriyle bağdaşmamaktadır.
"Makbule Özer, yaşlılık sebebiyle lavabo, banyo gibi en temel ihtiyaçlarını tek başına karşılayamamaktadır. Hapishanede şeker ve tansiyon hastalığı ilerlemiştir. Ayrıca hapishane öncesi buhar cihazı kullanan Makbule Özer, hapishanede bu cihaz olmadığı için, sürekli hastaneye götürülmek zorunda kalınmaktadır. Bu durum onun için artı bir eziyete dönüşmektedir. Acilen bu cihazın kendisine verilmesi gerekmektedir. Zaten buhar cihazını sürekli kullanamadığı için astımı ilerlemiş durumdadır.
Türkçe bilmeyen Özer, şu anda Van T Tipi Hapishanesi'nde tutulmaktadır. Hastalıklarında herhangi bir iyileşme, düzelme olmadığı halde hala hapishanede tutulması işkencedir, yaşam hakkının ihlalidir. Makbule Özer'in hapiste kaldığı sürede başına gelebilecek tüm olumsuzluklardan; hapiste kalmasına izin veren ATK, hapishane yöneticileri ve Adalet Bakanlığı sorumludur. Biz insan hakları savunucuları, Makbule Özer'in durumunu yakından takip edip, ihmali veya hukuksuz uygulamaları olan yetkililer hakkında çalışma yapmaya
devam edeceğiz."
Eylem alkışlı protesto ve oturma eyleminin ardından son buldu.