İzmir’de farklı iş kollarından işçiler, emekçiler 28 Nisan'da yapılacak "Kriz ve İşçi Sınıfının Çözümleri" konulu etkinlikte sorunlarını ve çözüm önerilerini tartışacaklar.
SERPİL ÜNAL
İZMİR-İzmir'de farklı iş kollarından, fabrikalardan, çalışma alanlarından işçiler, emekçiler bir araya gelerek sorunlarını ortaya koyacak, deneyimlerini paylaşacak ve sık sık sömürülmelerinin gerekçesi olarak öne sürülen krize karşı çözüm yollarının neler olabileceğini, işçi sınıfının birlikte mücadelesinin yol ve yöntemlerini "Serbest Kürsü"de konuşup tartışacak, ortak bir sonuç ortaya koymaya çalışacak.
İzmir Karşıyaka'da Boyoz Akademi Kültür Merkezi'nde 28 Nisan 2019 Pazar günü, Devrimci İşçi Komiteleri'nin düzenlediği "Kriz ve İşçi Sınıfının Çözümleri" konulu Serbest Kürsü" de farklı iş kollarından ve şehirlerden işçi ve emekçiler, çalışma alanlarındaki sorunları ve mücadele deneyimlerini ve çözüm önerilerini paylaşarak işçi sınıfının birlikte güçlü bir mücadeleyi nasıl yürütebileceğinin yol ve yöntemlerini tartışacaklar.
"Kriz ve İşçi Sınıfının Çözümleri"nin konuşulacağı Serbest Kürsü'ye yapılan çağrıda "İki yüzyıl önce mücadeleye atılan işçilere önderleri 'İşçi sınıfının kurtuluşu kendi eseri olacaktır!' diyerek sesleniyordu. Bu iki yüzyıl boyunca biz işçiler kerelerce kendi eserimizi yaratabileceğimizi sömürünün olmadığı bir dünyaya ulaşabileeğimizi gösterdik. Bugün ise patronlar ve onların temsilcileri bizlere 'Siyasete bulaşmayın, geleceğinize karar vermeyin, size ekmek verdik sadece ekmeğinize sahip çıkın' diyorlar. Bir kısmı da siyasetin zenginlerin, entellektüellerin işi olduğunu bizim kendimizle ilgili kararları veremeyeceğimizi anlatıyor, bizim hakkımızda hükümler veriyorlar. Biz işçiler yaşamı ve dünyayı yaratanlar olarak bugününümüzü de geleceğimizi de yaratabileceğimizi TEKEL işçilerinden, Bursa'da başlayıp tüm ülkeye yayılan metal işçilerinin eylem süresince oluşturdukları eylem komitelerinden, Flormar, Cargil, Tariş, Sibaş işçilerinden, fabrika ve işletmelerde kurulan komitelerimizden öğreniyor, öğretiyoruz. Biz farklı iş kollarından, fabrikalardan işçiler olarak krizi, işten atılmaları, fabrika sorunlarını ve çözüm yollarımızı birlikte tartışacağız. Ya bir yol bulacağız ya bir yol açacağız!" deniliyor.
"Krizden Çıkış Önerilerinde İki Düşman Sınıfın Savaşı Gözlerden Saklanmakta"
"Kriz ve İşçi Sınıfının Çözümleri" başlığıyla bir Serbest Kürsü düzenleme kararını kapitalizmin krizine bir çıkış arayışının, toplumun tüm kesimlerine sirayet ettiği bir dönemde aldıklarını belirten Etkinlik Komitesi,küçük burjuva hareketlerin burjuvaziye krizden çıkış yollarını salık verirken, "faturayı kimin ödemesinin sistemi kurtaracağı" yönünde pansuman yöntemler önermekte olduğunu, sınıfın mücadele yol ve yöntemlerini sendikalist çerçeve ile sınırlama anlayışının sınıflar mücadelesini de sınıfın kendisini de sistem içi kanallara, dar günlük mücadeleye yöneltmekte olduğunu ve daha da önemlisi, yaşanan sürecin iki düşman sınıfın savaşını gözlerden saklanmakta olduğuna dikkat çekti.
"Tüm Kesimlerin Sorunlarının Çözümü İşçi Sınıfının İktidarıyla Mümkün"
İşçilerin tarihsel konumlarını pratik olarak göstermeleri için toplumun tüm kesimlerinin sorunlarının çözümünün işçi sınıfının iktidarı ile mümkün olduğuna ezilen tüm kesimleri ikna etmesi gerektiğini ifade eden Etkinlik Komitesi, bu nedenle de öncelikle işçilerin güçlü ve birlikte bir mücadeleyi nasıl sağlayabileceklerini konuşabilecekleri, deneyimlerini paylaşabilecekleri ve ortak sonuçlara ulaşabilecekleri bir ortamı oluşturmayı amaçladıklarını ve "Kriz ve İşçi Sınıfının Çözümleri" başlığıyla Serbset Kürsü' şeklinde bir etknlik dözünlediklerini belirtti.
Etkinlik çalışmalarının pek çok bölgede işçilerin farklı sebeplerle hareketlendiği, eyleme geçtiği ve önümüzdeki günlerde artarak devam edeceği görünen günlerde planlandığını bu dönemde. Üçüncü Havalimanı işçilerinin eylemleri ve tutuklanmalarının toplumun tüm kesimlerindeki öfkeyi yükselttiğini, KHK ile ihraç edilenlerin eylemlerindeki kararlılık, Cargill işçilerinin komiteleri, Sibaş işçilerinin hızla bilinçlenmeleri, Kale kayış işçileri, Flormar işçilerinin kararlılıkları gibi büyüklü küçüklü birçok eylemin de buzdağının görünen yüzü olduğnu ifade eden Etkinlik Komitesi, OHAL yasaklarının doldurduğu kasalarıyla birlikte burjuvazinin yurtdışına kaçışı bir anda yayıldıdığını, sosyal medya gözaltılarına ve tutuklamalarına rağmen toplumun büyük bir kesiminin hızla merkezi medyanın sansürlerinden çıkarak gerçeklere ulaşabildiği bir süreçte olunduğunu belirtti.
"Tüm Sorunları ve Çözüm Yöntemlerini Tartışarak Ortak Akıl Üretme Çabası Olacak"
Ekonomik krizin bir çöküşe doğru yol aldığı bu günlerde, işten atmalar yoksulluk ve yoksunluğun yaşamı kabusa çevirdiği, pazardan boş pazar çantalarıyla dönen emekçilerin öfkelerinin giderek yükseldiği bir dönemde olduğumuzu, tam da böylesi bir dönemde devrimci işçilerin, ileri ve öncü işçilerin çıkış yollarını tartışacaklar ve ortak bir mücadele hattı için zaman ve enerjilerini birleştireceklerini ifade eden Etkinlik Komitesi "Bu toplantının en önemli yönlerinden birisinin çok yaygın ve çeşitli iş kollarından işçilerin bir araya gelerek tüm bu sorunları ve çözüm yöntemlerini tartışarak ortak bir akıl üretme çabası olacak" dedi.
"İşçiler Yeni Mücadele Arayışının İçinde"
İşçilerin uzun ve zorlu mücadelelerle elde ettikleri kazanımların büyük bir bölümü gasp edildiğini, elde kalan kırıntılara da sermaye sınıfı ve onun devleti saldırarak, kıdem tazminatına el uzatıldığını , sözde arabulucularla işçinin haklarını almasının önü kapatıldığını, hemen her yerde iş güvencelerinin ve iş yasalarının yerle bir olduğunu ve tüm bunların işçileri ortak taleplerle bir araya getirdiğini belirten Etkinlik Komitesi, diğer yandan burjuva sendikaların uzlaşmacı tavırları ve öncü devrimci işçileri tasfiye çabalarının da, işçilerin yeni mücadele araçlarının arayışına girmelerini getirdiğine vurgu yaptı.
"İşçi Sınıfı Sadece Kendi Sorunlarına Çözüm Üretmekle Yetinemez"
İşçi sınıfı toplumun öncüsü olarak sadece kendi sorunlarına çözüm üretmekle yetinemezdi. İşçi sınıfının olduğu kadar toplumun ezilen tüm kesimlerinin de çürümeye karşı duyarlılıkları ve tepkisinin bir araya geldiğini, doğaya ve doğa canlılarına karşı suçların, kadınların ve çocukların uğradıkları saldırıların ortak öfkeyi tırmandırdığına dikkat çeken Etkinlik Komitesi, işçi sınıfının tam da burada sözünü söylemesine, pratik olarak sadece en ileri değil aynı zamanda en insani sistemin de sosyalizm olduğunu anlatmasına her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu belirtti.
"İşçi Sınıfı Topluma Bağımsız Sınıf Politikasını Topluma Taşımalı"
Etkinlik hazırlıkları başladığı sırada "yeni" bir burjuva çözüm işçi ve emekçilerin önüne konulduğunu, yerel seçimlerde "faşizmi geriletme" manevraları arasında küçük burjuva öncülerin iktidar değişmiş gibi zafer kutladığını, buna karşın toplumun büyük bir kesiminde "yengi"nin heyecanını hissettiklerini ifade eden Etkinlik Komitesi, işte tam da bu zamanda işçi sınıfının, toplumun topyekün kurtuluşunun öncüsünün, burjuvazinin etkisindeki kesimlere bağımsız sınıf politikasını taşıması gerektiğini bu çalışmalar sırasında Sudan'daki gelişmelerin dinci gerici iktidarın yıkılmasının, gözleri bir kez daha işçi sınıfının öncülerine çevirdiğine dikkat çekti.
'Devrim, gözlerimizin önünden akıp giden olaylar zinciridir' misali, etkinliğin düşünüldüğü, çalışmaların başladığı süre içinde olaylar üst üste binip ve karmaşıklaştığına da değinen Etkinlik Komitesi, bu süre içerisinde ulaşabildiğimiz tüm işçi kesimlerinde etkinliğin sözlerinisöyleyebilme ve ortak bir sonuç çıkarabilmek imkanı açısından heyecan yarattığını belirtti.
"Kriz ve İşçi Sınıfının Çözümleri" konulu etkinlikte Serbest Kürsü'de her iş kolundan işçiler söz alarak sorunlarını aktarıp ve çözüm önerilerini paylaşacaklar.
"Ya Bir Yol Bulacağız, Ya Bir Yol Açacağız!"
Etkinlikteki amaç ise; son sözünü söyleyecek olanın, işçi sınıfı olduğnu, kendisinden başka bir çözüm merkezinin olmadığını ortaya çıkartmak, görünür hale getirmek, etkinlikte söz alacakların tüm görüşlerini yayınlamak, işçilerin birikimlerinin hiç de küçümsenmeyecek düzeye geldiğini toplumun tüm kesimlerine aktarmak.
Farklı kesimlerden işçilerin, emekçilerin bir araya gelerek sınıfsal kurtuluşları için birlikte mücadelenin yol ve yöntemlerini tartışarak "Ya bir yol bulacağı ya bir yol açacağı" bir etkinlik olmasını amaçladıklarını belirten Etkinlik Komitesi; 'İşçi sınıfının kurtuluşu kendi eseri olacaktır' sözünden hareketle yola çıkıyoruz. İşçinin politik ve teorik öncülüğüne sahip çıktığını ve çözümün kendisinde olduğunu yansıtabildiğimizde görevimizi yerine getirmiş olacağız" dedi.
İzmir'de Karşıya ilçesinde Boyoz Akademi Kültür Merkezi'nde 28 Nisan 2019 Pazar günü düzenlenecek olan "Kriz ve İşçi Sınıfının Çözümleri" konulu Serbest Kürsü'ye KHK ile işten atılan ve hale işe dönme mücadelesini sürdüren Kenan Güngördü, Mahmut Konuk, Soma Maden İşçileri, Demir Çelik İşçileri, İşçi Avukatlar, Otomotiv ve Sanayi İşçileri, Belediye İşçileri, Kargo-Taşıma İşçileri, Gıda Üretim İşçileri, Sayaİşçileri, İnşaat İşçileri, Metal İşçileri katılacak.
Etkinlik Programı ise şöyle;
14.00 -15.30 Açılış Ve Saygı Duruşu